"Bir insan inmeden önce kocasının dudaklarını boş bırakır mı?" Jungkook direksiyona başını yaslamış kendi kendine dert yanıyordu.
"Jimin bey bırakıyor işte." Arabadan inmek üzere olan Jimin kıkırdayarak kapıyı geri kapatıp eşine baktı.
"Getir bakalım dudaklarını koca bebek." İri beden hemen kafasını direksiyondan kaldırıp dudaklarını eşine uzattı.
Jimin ufak bir öpücük kondurup geri çekildiğinde Jungkook kaşlarını çattı.
"İn aşağıya Jimin ya. Dalga geçer gibi öpüyorsun." Jimin gülümseyerek tekrar eşine yaklaştı fakat iri beden geri çekilerek arabayı çalıştırdı.
"Kook yapma ama böyle." Jungkook omuzlarını silkerek gözlerini yola sabitledi.
"İn hadi aşağıya işe geç kalıcam." Jimin dudaklarını büzerek aşağıya indi.
Çok geçmeden iri beden okulun önünden hızla ayrılırken Jiminde arkasından boş boş bakıyordu.
"Görende yıllardır kocanı görmüyorsun sanar." Arkasından sessizce yaklaşıp minik bedenin kulağına doğru fısıldayan Hoseok Jimini korkudan yerinden sıçratmıştı.
"Hyung! Ödümü kopardın." Hoseok minik bedeni kolundan tutup çekiştirirken bir yandan da kıkırdıyordu.
"Öyle şeyler yaparım arada." Jiminde geldikleri öğretmenler odasında kolunu hyungundan kurtararak kıkırdadı.
"Seni çok özledim minie. Burda müdürle tek başına uğraşmak cidden zormuş." Jimin hoş olan öğretmenler odasında gözlerini gezdirdi.
"Bende seni çok özledim hyung. Başımdan bir sürü olay geçti seninle de iletişime geçemedim özür dilerim." Hoseok minik bedeni kolları arasına alarak saçlarına öpücük kondurdu.
"Sorun değil min. Dersimizin başlamasına çok var. Başından geçenleri anlatmaya ne dersin?"
-
Jungkook geldiği kapalı otoparka arabasını park ederek her yeri ilaç kokan hastaneye girdi.
"Vay Jungkook bey siz buraya gelir miydiniz?" Jungkook gülümseyerek karşısında ki kendinden küçük bedenin saçlarını okşadı.
"Demek ki geliyormuşum Do-Yun." Küçük beden kıkırdayarak ileriden panik halinde çağıran hemşirenin yanına doğru giderken Jungkooka el salladı.
İri beden başını sağa sola sallayarak odasına girdi. Çok geçmeden yoğunlaşan hastane yüzünden başını karşıyacak zaman bulamaz hale gelmişti.
Şuanda tek istediği eve gidip eşinin göğsünde dinlenmekti.
Başını kaldırıp saate baktığında öğle molasının geldiğini görmesiyle hemen telefonuna sarıldı.
-mesajlar-
Jeon Jungkookie♡
Naber beni düzgün bir şekilde
öpmeyen kocam?Güzeller güzelim♡
İyiyim.
Senden naber beni zorla arabadan
indirip bir başıma bırakan kocam.Jeon Jungkookie♡
Bende iyiyim.
Güzeller güzelim♡
Sevgilimmm.
Lütfen benimle soğuk konuşma.
Özür dilerim öyle yapmamalıydım.
Zaten gecemiz çok güzel geçti neden sabahında böyle davranıyorsun bana?
Jeon Jungkookie♡
Ya Jimin bir insan kocasını doya doya öpüp öyle iner arabadan.
Sen ne yapıyorsun? Gösterip elletmiyor gibi öpüyorsun.
Bir daha öyle yap o okulun bahçesinde ve arabanın içinde seni ağlatarak becermeyen ne olsun.
Güzeller güzelim♡
Ow haşin Jungkook.
En sevdiğim.
Jeon Jungkookie♡
Beni kışkırtma istersen sevgilim.
Güzeller güzelim♡
Ah! Şey benim dersim var.
Görüşürüz Jeon.
Jeon Jungkookie ♡
Kaç bakalım.
Güzeller güzelim♡
😚😚 (görüldü)
-
Saatler akşamı gösterirken ikilinin işten çıkma saati gelmişti.
Jungkook doktor önlüğünü çıkartıp askısına takarken bir yandan da eşini arıyordu.
"Alo?" Çok geçmeden açılan telefonla karşıdan gelen bir kadın sesiyle iri beden masanın üzerinde hoparlörü açık olan telefonu eline aldı.
-