Eşiniz varsa sokağa çıktığınızda ona bakan çok olur. Kimisi sizi çok yakıştırdığı için bakar, kimiside benimle evli olsa nasıl olurdu düşüncesiyle.
Fakat Ha-Neul'un bakışları bunların daha üst seviyesindeydi. Sanki ikiliyi sürekli takip ediyormuş gibi sürekli karşılaşıyorlardı.
Asansörde sürekli karşılaşmamız tesadüf değildir artık diye düşünmüştü minik beden.
Bu düşüncesi kıskançlığının üzerine sinirde eklemişti.
"Hayırdır Ha-Neul artık bizi takip etmeyemi başladın?" Sarı saçlı kız gözlerini devirirken , Jungkook her an kızın üzerine atlayacakmış gibi duran eşinin minik elini elleri arasına alıp sıktı.
"Pardon senin neyini takip edicem ben?" Jimin kıkırdayarak bakışlarını sarı saçlı bedene çevirdi.
"Beni demedim bizi dedim eşim ve ben." Bilerek eşim kelimesini bastırarak söyleyince kız gülümsemişti.
"Eşin apartmana girince kokusu her yeri sardığı için geldiğini biliyorum ve onu birazda olsa görmeye çıkıyorum." Jimin sinirden kızın saçını başını yolmamak için zor duruyordu.
Asansörün kapısı açılıp istedikleri kata geldiklerini belli etti.
"Ne o şimdi de k-9 köpeklerine mi özeniyorsun?" O sırada Ha-Neul'un evinden çıkan abisi Jimini duymuş olacaktı ki sinirle asansörden yeni inmiş bedenlerin yanına geldi.
"Ha-Neul bu denyo sana mı dedi bu kelimeyi?" Jungkook duyduğu hitapla ellerini yeni gelen sınırlı abinin yakalarına sardı.
"Kelimelerine dikkat et seni buraya gömmeyim!" Aynı şekilde adamda ellerini Jungkookun yakalarına sardığında Jimin korkuyla aralarına girmeye çalışıyordu.
"Oppa! Yapma lütfen." Ha-Neul'un abisi kardeşine bakıp ellerini Jungkookun yakalarından çekmiş tam karnına yumruk atmıştı.
Yediği yumrukla dört büklüm olan Jungkook sinirden köpürsede kendine gelemeye çalıştı.
"Sen ne yaptığını sanıyorsun lan!" Jimin kendinden uzun olan adamın üzerine atlayıp yere düşmesini sağlamış, sonrada yumruklarını yüzüne sıralamıştı.
Apartmandan gelen sesleri duyan herkes dışarıya çıkmış Jiminin bir yumruk daha atsa bayılacak olan bedenden uzaklaştırmaya çalışmışlardı.
Jungkook Jimini kendine çekip sıkıca sarıldığında minik beden kanlı elleriyle onun tişörtüne tutunmuştu.
"Sakin ol bebeğim. Ben burdayım." Saçlarına ard arda öpücük kondurarak sakinleştirmeye çalışmış ve başarmıştı.
Fakat kimin ne ara polisi çağırdığını bilmediklerinden siren sesini duyan Jimin korkuyla eşinin göğsüne iyice sinmişti.
"Az kalsın abimi öldürüyordun. Katilsin sen katil." Jungkook sinirle Ha-Neula baktı.
"Sözlerine dikkat et! Haddini bil." Olay yerine gelen doktorlar yerde kıpırdamadan yatan bedeni almış, polislerde Jimini almıştı.
Jungkook hemen arabasını çalıştırıp eşini götüren polis arabasını takip etmeye başladı.
"LANET OLSUN!" Eliyle direksiyona bir kaç kez sertçe vurmuştu fakat hala sınırı geçmiyordu.
"Ben olmalıydım miniğimin yerinde. Lanet olsun onun öfkesine sahip çıkamadığını unutmamalıydım." Kendini sakinleştirmeye çalıştı ama başaramıyordu.
-
Geldikleri emniyette Jiminin ifadesini almışlardı fakat Ha-Neul'un onu şikayette bulunmasıyla nezarethaneye atmışlardı.
"Aptal kadın." Minik beden demir parmaklıklara yaslanarak yere çökmüştü.
"Hem eşime takıntılılık yapıyor hemde beni şikayet ediyor." Gözlerini kaçıncı kez devirdiğini bilmiyordu fakat çok ağrıdığı kesindi.
"Bonom obomo yomrokloroylo oldorocokto. (Benim abimi yumruklarıyla öldürecekti.) diyor birde keşke öldürseydim az bile yaptım " kanlı ellerine bakıp iç çekti.
" Jungkooka yumruk atmasının bedelini ödedi işte."
-
İri beden bolca yalvarmasının ardından eşini görmek için sadece beş dakika vermişlerdi.
Koşarak eşinin olduğu yere ilerledi.
"Jiminim." Eşinin sesini duyan minik beden hemen ayağa kalkıp ellerini eşine uzattı.
Hiç bekletmeden uzatılan elleri tuttu iri beden.
"Merak etme küçüğüm seni çıkartıcam bu lanet yerden." Jimin gülümseyerek eşinin ellerini sıktı.
"Biliyorum sevgilim. Jin hyungu aradın mı?"
"Evet. Karşı taraf şikayetini çekmediği sürece biz bir şey yapamayız dedi." Jimin sıkıntılı bir iç çekti.
"Jungkook lütfen o kızla şikayetini geri çekmesi için konuşma." Jungkook başını aşağı yukarı sallayarak eşini onayladı.
"Süre doldu dışarı çıkın lütfen." Polis memuru konuştuğunda Jungkook dolu gözleriyle eşinin başını kendine çekip dudaklarına öpücük kondurdu.
"Seni seviyorum bebeğim."
"Bende seni sevgilim." Sıkıca tuttuğu minik elleri bırakarak ordan uzaklaştı iri beden.
"Seni orda bırakmaya içim el vermez sevgilim." Şimdi yapması gereken bir anlaşması vardı.
-