Seokjin evin önüne çektiği bisikletine binip yavaşça gitmesi gereken yere doğru pedal almıştı.
Yüzü kendiliğinden gülümsüyordu resmen. Hiç gerçek gibi değildi son zamanda yaşadıkları.
Kendini bir kitapta gibi hissediyordu..Aynı mutlu halinde birkaç mektubu daha dağıttıktan sonra her zamanki tepeye çıktı. Çimenlere oturdu ve çantasından mızıkasını çıkarıp gelişi güzel üflemeye başladı.
Manzara karşısında içindeki mutluluk da artıyordu."Teşekkürler Tanrım.."
Yaklaşık 1 saatlik seyretmenin ardından evine gitmiş ve bir güzel dinlenmişti.
_"Hoseok ne yaptı acaba?"
Diye kara kara düşünürken aynı zamanda yere dökülen camları süpürüyordu Ressam. Onunla ne zaman kavga etse huzursuz olurdu içi.
Tam odasına girip resim çizmek için harekete geçtiği an kapı çaldı. Bi 10 saniye kim niye gelir bu saatte sorularını kendisine sorduktan sonra kapıyı açabilmişti.
"Merhaba."
"Hoseok?"
"Nasılsın?"
"Sen nasılsın?"
"Özür dilerim. Fazla abarttım."
"Saçmalama. Asıl ben abarttım.."
"Barışalım mı?"
"Soruyor musun bir de?"
İkili sıkıca sarılırken sargılı eli ancak görebilmişti Hoseok. Yavaşça arkadaşından ayrılıp endişeli bir şekilde yağdırıyordu sorularını.
"Aman Tanrım.. Eline ne oldu? Ne yaptın yine!? Aah, iki dakika boş bırakmaya gelmiyorsun Taehyung. Ne yaptın eline söylesene be!"
"Önce bir sakin ol Hoseok. Sen susmazsan nasıl anlatacağım? Ayrıca kapıda kaldık gelsene içeri."
Birlikte oturma odasına geçtiklerinde Hoseok yerinde duramıyordu.
"Bu arada.. Sen ailem gelecek dememiş miydin? Ne işin var burada?"
"Biraz yalnız kalmak için söylemiştim onu ama konumuz bu değil. Eline ne oldu anlat artık!"
"Önemli bir şey değil. Her zamanki ataklar."
"Azaldığını söylemiştin. Benden sonra mı oldu bu?"
"Azaldı zaten. Arada geliyor sadece. Seninle de bir ilgisi yok endişelenme lütfen."
"Hastaneye mi gittin?"
"Hayır."
"Kendin nasıl sardın elini?"
"Kendim sarmadım ki."
"Kim sardı o zaman?"
"SeokJin."
Taehyung hazır ve hızlı cevaplarıyla bir bir şaşırtıyordu Hoseok'u.
"Ne!?"
Şaşkınlık ve mutluluk çığlığını tanıyordu Taehyung. Bu da onlardan biriydi maalesef.
"Evet."
"Nasıl oldu bu? Yoksa o hemşire miymiş!? Aman Tanrım! Demek bizi kandırmış. Ama önemi yok. Ne bakıyorsun öyle? Anlatsana çatlayacağım meraktan!"
"Hoseok. Yalvarırım biraz nefes al. Ve saçmalamayı da bırak ne hemşiresi. "
"Alıyorum ben nefesi boşver şimdi onu."
Taehyung olanları bir bir anlatırken Hoseok koltuktaki yastığı çekiştiriyor, kafasını gömüyor ve mutlulukla arkadaşını dinliyordu.
"İşte böyle.."
