Bütün günü evde geçirmiş birbirlerine olan özlemlerini az da olsa gidermişlerdi.Öylece otururken Seokjin'in sesiyle dikkatini ona yöneltti Taehyung.
"Taehyung-ah."
"Söyle güzelim?"
"Benim resmimi çizer misin yine?"
"Gece oldu. Uykun yok mu?"
"Hiç yok."
"Elimde olsa her saat çizerim seni.. Madem istiyorsun tabii ki yaparım. Gel hadi."
Ay ışığının aydınlattığı odaya geldiğinde ilk çizdiği gün geldi akıllarına.
"İstediğin şekilde geç bakalım."
"Pekala."
Seokjin zayıf bedenini saran beyaz ve bol gömleğini çıkarmadı bu sefer.
Taehyung'u rahatça görebilecek şekilde duruyordu öylece. Masaya oturmadı ve bekledi."Görmediğin yüzümü göstereceğim bugün sana. Şaşırıp kalacaksın."
Taehyung'un değişen sesiyle gerildi Seokjin.
Başına geçtiği tuvali bırakmış kendisine yaklaşıyordu."Öyle mi?"
"Bu sefer gömleğini çıkarmayacak mısın?"
"Çıkarayım mı?"
"Çıkar."
"Düşündüm de.. Sen neden çıkarmıyorsun?"
"Bana uyar."
Yavaşça gömleğinin düğmelerini açan ressamı izlemeye başladı Seokjin. Parmakları tenine değdiği an yanıyordu.
Seokjin yanında olunca düşünme yetisini kaybettiğini düşünüyordu Ressam. Bu güzellik karşısında başka ne yapılırdı ki?
Önü tamamen açılmış gömleği omuzlarından sırtına doğru çekerek çıkarmış arkaya atmıştı."Yine masaya mı oturayım?"
"Otur."
Masaya oturduğunda Taehyung'un bakışları karşısında ne yapacağını şaşırmış hale geldi.
"Çok güzelsin."
"Bence sen öyle sanıyorsun."
Taehyung tam önünde durduğunda bir tepki bekliyordu Seokjin.
"Yanlış bir şey mi söyledim?"
"Evet."
"Üzgünüm."
"Sen cidden.."
Dayanamıyordu Ressam olan. Yutkunarak tekrardan sigara izi olan omzunu öptü.
"Neden hep o yarayı öpüyorsun?"
Dudaklarını çekmeden gülümsedi Taehyung. Yavaşça kaldırdı başını
"Bu yaranı seviyorum."
Boynuna kondurdu dudaklarını.
Seokjin nefesini kontrol edemiyordu.
Geri çekildiğinde boşluğa düşmüştü Postacı çocuk.
Büyüğünün ne yaptığını seyrederken heyecanla kıpırdanıyordu.Sigarasını eline almış kibrit ararken önüne tutulmasıyla gülümseyerek Seokjin'e baktı Taehyung. Yaktığı sigarayı içine iyice çekmiş parmaklarının arasına alarak tuttuğu eli masaya yaslamıştı. Yüzlerinin arasında çok az mesafe olması daha da heyecanlandırıyordu Seokjin'i.
