*birazcık zaman atlıyoruz*
"Hala bir haber yok mu?"
"Yok."
Yoktu. Ne seokjin ne de kendisi ile ilgili bir bilgi yoktu.
1 aydır yoktu."Belki de ailesiyle ilgilidir."
"Airi bile bilmiyor Hoseok."
"Eminim mantıklı bir sebebi vardır Taehyung."
"Olmalı."
"Lütfen şu odadan çık artık."
Kapının ardında konuşmaktan bıkmıştı Hoseok. Arkadaşını bu şekilde görmek onun da mutsuz olmasını sağlıyordu.
"Yemek yemelisin."
"Resim çiziyorum."
"1 aydır mı?"
"Evet."
"Lütfen Taehyung.."
Ressam daha fazla arkadaşını üzmek istemeyip üzerine bir hırka geçirdiği gibi çıktı odadan.
"Dışarı çıkacağım."
"Delirdin mi? Bu havada hiçbir yere çıkamazsın."
"Bu havada çıkmak için bekliyordum ya Hoseok. Sen de üzülme lütfen."
"Sen mutsuzken mutlu olmamı mı bekliyorsun?"
"Hemen çıkıp geleceğim."
Gülümseyerek çıktı evden. Arkadaşına fırsat sunmadan uzaklaştı.
Taehyung kafasına göre hareket etmek istiyordu artık. Vücudu onu kıyıya getirmiş yağmur ve şimşeklerle harmanlanan dalgalarla buluşturmuştu.
"Niye bu kadar eksik hissediyorum?"
Elleri pantolonunun cebinde salına salına yürürken etrafındaki insanlar yağmurdan saklanmak için yer arıyorlardı.
"Ahmak insanlar. Bu güzelliği neden kaçırıyorsunuz ki?"
Kendi kendine konuşurken SeokJin ile sabahladığı kayalıklara yaklaştığını fark etti. Kalbinin atmadığını düşünüyordu uzun süredir.
"Ben de bir ahmağım.. Giderken hiçbir şey söylemeyen birisini özleyecek kadar ahmak."
Sorgulamadan edemiyordu kendini.
"Neyi özlüyorum bilmiyorum.. Fazla vakit mi geçirdik? Hayır. Tamamen arkadaşım olmuş muydu? Sanmıyorum.. Zihnim bana oyunlar mı oynuyor?"
Denize düşen yağmur damlalarıyla kavuşan dalgaları seyretmeye başlamıştı.
"Gökyüzüne aşık olmakta haklıymış.."
Pür dikkat izlerken yanına siyah şemsiyeli biri yaklaşmaya başladı. Bu da gelip geçici insanlardan biriydi muhtemelen.
Ve birden yine değişti her şey. Yağmur yerine güneş vardı gökyüzünde. Yerdeki taşların rengi bile değişmişti.
Yine üzerinde askeri üniforma?'Tanrım.. Yine mi?'
İnsanların tarzlarına kadar her şey değişikti. Kıyı aynı dursa da her şey farklıydı.
'Binbaşım.'
Gamzeleriyle ona gülümseyen çocuğa kaşlarını çatıp bakmaya başladı. Çok tanıdık gelmişti..
'Binbaşı mı?'
'Göreve hazır mısınız?'
'Anlamadım?'
![](https://img.wattpad.com/cover/326580015-288-k228262.jpg)