Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
O akşam, güzel bir elbise giymiş, güzel bir şal bağlamıştı. Düğüne gidiyordu, köylü halkından olduğunu kabul eden birileri onu da davet etmişti. Gündüz işini yapıyor, akşamları evinde oturuyordu. Düğün de olmasa evden çıkacağı yoktu. Pazardan aldığı kısa topuklu sandaletlerini giymişti. Şalını ve çantasını eline alarak evden çıktı. Kapıyı kilitleyip insanların peşine takıldı.
Yürüyerek giden ablaların yanında yürüyordu. Aralarında hummalı bir dedikodu dönüyordu.
"Gel kızım gel, gir koluma" dedi minnoş bir abla. Gülce bunu geri çevirmedi ve kadının koluna girdi. "Sen biliyor musun kız kaçmış."
"Yok valla bilmiyordum."
"Kaçmış. Çocuk üç kere istemiş kızı, babası vermemiş. Vermem demiş aylak oğlana kızımı. Kız da kudurdu zaar kaçmış gitmiş." Güldü.
"Seviyorlar demek ki."
"Her seven alsaydı sevdiğini oho" dedi elini sallayarak.
"Biz zamanında kocamızı görmeden vardık" dedi yanında ki kadın. "Gerdek gecesi gördüm kocamı. Aman kara da bir oğlandı, bileydim varmazdım."
"Ya ya o yüzden her sene doğurdun bir uşak. Kız Hatce sende az kuduruk değilsin."
"Ne yapayım anacım, koca işte. Hiç bir geceyi boş geçmiyor beli kopasıca." Gülce elini ağzına kapatarak gülüyordu. Çok tatlı kadınlardır vesselam.
"Gençsin, kocandan ayrı nasıl duruyorsun kız? Çocuğun da yok senin."
"Duruyorum işte. Bana zor gelmiyor."
"Seviyor musun?"
"Severiz bir gün, acelem yok."
"İstemeden mi aldın?"
"Kaçırdı beni, benim evleneceğim yoktu. Evlendik gittisonra şehre, çalışıyor. Para gönderiyor" dedi yalan. "Arada geliyor, sonra hemen dönüyor" dedi yalan. "Yaşıyoruz işte."
"Maşallah çok da güzelsin."
"İnsanın yüzü güzel olacağına, bahtı güzel olsun derler" dedi diğer abla. "Garibi hem kaçırmış, hemde yalnız bırakmış. Gözü kör olmayasıca."
Olsun dedi Gülce içinden. Bu hayatı kendi tercih etmedi ama hatayı kendi yaptı. O gece hiç evden çıkmamalı, o düğüne hiç gitmemeliydi. Babası da gitme demişti üstelik. Akılsız başın cezası işte.
