Saçları yüzüne düşmüştü Devika'yi tutan kişi yumuşak bir üflemeyle yüzüne düşen saçları geriye aldı.Yüzünü üflemesiyle etrafi saran ılık rüzgarla kendine geldi ve kollarinda olan Devika'yi saniyelik bir beklemeden sonra arka merdivenlere dogru goturdu. İceriye girip dikkatleri üzerine cekemezdi.Bu yuzden Merdivenlerin hemen ilerisinde bulunan otoparktan arabasini aldi ve Devika'yi kucaklayıp ön koltuğa oturttu.Arabayi calistirip ilerlerdi.Nereye gidecegi ve ne yaptigi konusunda bir fikri yoktu cok uzaklasmadan duraksadi Devika'nin basi arabanin hiziyla yavasca koltuktan kayarken adam Devika'ya döndü. Basini yavasca koltuga yaslarken Devika kendine geldi.
Tam karsisinda duran kaslarinin altindan belli belirsiz can alici bakislarini once gozlerine sonra goz ucundan suzercesine ellerine yoneltti. Karsisinda duran kisinin elleri kolunda ve diger elide basindaydi. Devika karsisinda duran kisiyi gorunce ayaklandi.
"Sen?"
Adam Devika'ya aldirmiyordu bile arabayi kullanmaya devam etti.
"Sana diyorum heyyy"
Arnav sessizdi. Devika daha fena olmustu.
"Dur!dur dedim kendimi iyi hissetmiyorum." Arnav Devikayi suzdu gercekten iyi gorunmuyordu. Arabayi tam denize sifirladi ve ellerini direksiyona iyice sabitledi."Beni neden buraya getirdin bana ne oldu?"
"Bilmiyorum bayildin."
"Bayildim mi? Peki Esha o nerede davet bitti mi beni merak etmistir.Sen ne hakla beni buraya getirirsin ki?
"Bak sen bayildin ve bende seni yakinlardaki bir hastaneye götürüyorum ama başın düşmek üzereydi ve- her neyse gitmek istiyorsan git."Devika birkac dakika sessiz kaldi ve arabadan indi uzerindeki beyaz elbise ve ayagindaki topuklularla yorgun olmasina ragmen şık görünüyordu. Devika arabadan iner inmez ayagindaki topuklulardan kurtuldu. Ve derin bir nefes aldi. Beyaz elbisenin uclari ruzgarin dansina eslik ediyordu. Sahilde esen ruzgar ciplak ayaklarina yapisan kum tanecikleriyle dans eder gibiydi... ruzgarin saclarini savurmasini engellemek icin saclarini toplayarak yana aldi..sabitledi bakislarini denizin en uzak ayla bulustugu yere.Sonra yavasca ilerledi. Ayagina yapisan tane tane kumlar suyla kucaklasmanin verdigi serinlikle yurusuyundeki endam urkek bir ceylanin yuruyusundeki narinligi andiriyordu. Sonra bir an tokezledi. Arnav bir an panikledi.
"Denizi hic mi gormedin cocuk gibi hizla yurumenin anlami ne?
Evet Devika denizi gormemisti. Buraya geldiginden beri ilk kez su an bulunuyordu. Arnav devam etti."İyi gorunmuyorsun? Doktora gitmeliyiz."
Devika, Arnavin bu insancil sorusuna sasirmisti.
"Vay be! Bunlari duyduguma inanamiyorum sen insan olmaya mi karar verdin?"
Arnav sert bakislarini atmaya baslamisti bile...
"Benim Esha'nin yaninda olmam gerekirdi.Senin yuzunden Esha meraktan deliye dönmüstür."
"Benimde davette olmam gerekirdi senin gibi bas belasi biriyle neden ugrasirim ki"
O an Arnav arabaya binip hizla uzaklasti Devika ne oldugunu anlayamamisti bile gecenin bir vakti issiz sokakta tek basinaydi. Oyle öfkelenmisti ki eline aldığı ayakkabilari giymeden yürümeye başladı.
Esha meraktan deliye dönmüstü. Gece Himesh ile karsilasmis olmasi bile ilgilendirmiyordu. Tam 45 dakikadir Devikadan haber alamiyordu. Telefonu masanin uzerindeydi. Nereye gitti bu kiz Tanrim yardim et.
Arnav salona agir adimlarla giris yapti. Karsi masada bulunan is adamlariyla selamlasmak icin yürüdü. Masaya geldiginde yan masadan gelen isim dikkatini cekti.
"Chameli bana yardim et Devika ortada yok burayi birakmamam gerekiyor ve ben buna ragmen iki kez bahçeyi kontrol ettim ama yok sanki yer yarildi icine girdi. Ustelik telefonuda burada."