(20 Sözler)

240 18 8
                                    

Müzikle beraber Devika aklindan binbir türlü şey geçirmeye başlamıştı bile...
Bir kaç zaman önce çalan şarkıların ne kadar anlamli olduğunu düşünürken,şimdi çalan şarkıların ne kadar boş ve umutsuzluklarla dolu olduğunu düşünüyorum diye aklından gecirdi.
Ona dokunmanin icinde olusturdugu öfke bir kat daha artmisti adeta... Bir an düşündü şimdi bu halde ona tahammul edemezken ayni evin içinde olacaklari düşüncesi daha da huzursuz etmisti Devika'yi..

Ateş sacan Kahverengi gözlerden uzak tutmaya çalıştı kendini..Başka yöne doğru baksada eli Arnavin elindeydi hele beli.. Belini oyle kavramisti ki sanki bir yere gitmesinden korkuyormuscasina sarmisti Devika'nin incecik belini...

"Zorba işte ne olacak dans ederken bile acı veriyor diye içten ice söylendi.

Dans nihayet bitmisti. İkiside derin bir oh cekmisti.
Dans bittikten sonra konuklar yanlarina gelip ne kadar yakistiklarini soyluyorlar bir yandanda uzun uzun sohbet ediyorlardi.

"Arnav böyle güzel bir kız ile evleneceğin için cok şanslısın"

Arnav ayni fikirde olmasada yuzune yerlestirdigi sahte tebessümle cevap verdi. Konusmak yerine susmayi, ya da yüzüne yerlestirdigi sahte gülücükle cevap vermeyi tercih ediyordu.

Konuklar yanlarindan ayrilirken Arnav bu durumdan sıkıldıginı iyice belli etmeye baslamisti bile...

"Bir an once bu seyden kurtulmak istiyorum."

"Ne tesaduf ilk kez seninle ayni seyi düşünüyorum."

"O zaman amcama soyleyeyim yüzükleri taksin"

O sira da Devika yarim agizla " Keske bu gece burda sonlansa" dedi.
"Nasil anlamadim?"
"Diyorum ki bir an once olsun bitsin."
Arnav basiyla onay verip amcasina dogru ilerledi.

Amca tebusumle sahneye cikti.
Konuklar aralarindaki sohbete ara verip kafalarini sahneye cevirdiler.

"Hepiniz tekrar hosgeldiniz. Bugün benim en kiymetlim olan yeğenimin mutluluğunu paylasmak icin buradayiz. Dilerseniz artik yüzükleri takma vakti geldi. Hem yeni ciftimizde sabirsiz bir an once yuzukler takilsin istiyorlar."

O sıra kahkahalar salonda yükselirken Devika ve Arnav birbirlerine öfkeyle bakmislardi.
Bakislariyla birbirlerine kurşun firlatiyorlardi sanki...
Sahneye çağrılırken ikiside sert ve donuk bakışlarını üzerlerinden cektiler.
"Sahnede ne söylüyorsam sen tam tersini algila,sakın dediklerime kapılma biliyorsun bu olanlar sadece formalite yüzüklerde edilen sözler gibi ve burasi kadar sahte.."
Devika zaten bunun farkindaydi. Surekli Arnavin bunlari hatirlatmasina gerek yoktu.

Devika aldirmamaliydi çünkü yapilan hic biseyin altinda kalmayacakti.
Normal bir cift gibi sahneye cikmak icin sergiledikleri en iyi performansi sergilediler. Yuzlerindeki yalandan gülümseme ve hiç ayrilmamalari konuklara normal bir cift imaji vermek icin yeterliydi. Sahneye gelişleri alkışlarla son bulurken Balraj cebinden çıkardığı yüzükleri cifte verdi. Yüzüğü önce Arnav takacakti.

Arnav eline yüzüğü alirken Devika'ya attigi bakis Devika'yi huzursuz etmisti.
Arnav ise soze girdi.
"Senin huzurun mutlulugun icin elimden geleni yapacagim bana bu konuda guven seni daima kollayacagim. "
Arnav bunlari soylerken Devika söylenenin tam tersi oldugunu iyi biliyordu zaten bilmesede Arnav papağan gibi surekli tekrarliyordu.

Devika gozlerine kisip bakislarini cevirdi. Parmagini uzatti ve yuzugun parmagina girmesini sessizce izledi. Alkislar yukselirken sira Devika'ya gelmisti bile...
Devika sessizdi. Yuzuk elinde uzun uzun sustu. Herkes Devika'yi izliyordu.
"Devika sakin bir yanlis yapayim deme..."
Devika bu sozlerin üzerine kafasini yavasca yukariya kaldirdi.
Yuzugu Arnavin parmagina götürdü.
"Bana yasattiklarindan daha fazlasini yasatacagim sana bana verdigin degerden fazlasini göreceksin." Fazlasını derken ki cikardigi tonlama Arnavin dudaklarinin hafifce burkulup göz bebeklerinin büyümesine neden olmuştu.
Sevgi sözcükleri değildi bunlar. Ama kötü sözlerde degillerdi.
Yüzükleri takilmisti. Artik Arnav ve Devika resmen nisanlanmislar ve bu da Mohan'in derin bir nefes almasina neden olmuştu. Sonunda istedigi olmustu.

Gece sonlaniyor sirayi düğüne birakiyordu. Az bir zaman hatta saatler kalmisti düğüne...
O gun ne olabilirde düğün iptal olabilir.
"Arnavin kolu kirilsa-yok Devika adamin duvardan saglam kol kaslari var.En onemli is adamlarindan biri anlasmadan vazgecse-of hayir bunu bile benden bilir yine vazgecmez. Biseyler dusun Devika tanrim bu yuzugun Arnav gibi bir canavara ait olmasi ne kadar korkunc ..."

Devika bunlari aklindan gecirirken Arnav da sessizce Devika'yi izliyordu. Devika sessizce düşünüyordu ama mimikleri onun tuhaf seyler düşündüğünü ele veriyordu. Kendine gelip irkildi. Karsisinda Arnavin onu izledigini görünce daha da tedirgin oldu. Bozuntuya vermeden kaşlarini kaldirip indirdi.

"Tamam yüzükleri takmis olabiliriz. Ama bu beni takip edebilirsin anlamina gelmez neden evine gitmiyorsun?"
"Ne boyle bir günde eve mi gideyim yani?
Kaşlarını tekrar kaldirdi ve bakislarini sabitledi Arnav'in kahverengi delici gözlerine...

"Ne var?senin icin siradan bir gün olmalı. İş eğlencesi olarak düşün ya da bir davette olduğunu. Böyle birgün seni nasil ilgilendirir ki evlilik kutsaldir. Ve senin böylesine kutsal bir görevi zorla kabul ettiriyor olman neye nasıl deger verdiğini apaçık gösteriyor."

Arnav sessizligini bozup konusmak icin yutkundu Devika firsat vermeyip devam etti.

"Soylesene kim hirslari ugruna biriyle zorla evlenir ki bu... Bu zorbaliktan baska birsey degil. Her kizin hayalidir sevdigi adamla evlenmek onun yüzüğünü takmak."

O sira elini kaldirip yüzüğünü tuttu.

"Ama ben tanimadigim bir adamla sirf öfkesi ve egosu yüzünden evlenmeye mahkum edildim."
Devika'nin gözleri dolmuştu. Arnav suspus kesilmisti sanki o an soyleyeceklerini yutmustu. Sessiz kaldi. Devika uzun bir sure bekledi. Ama arnav konusmamisti. Daha fazla tutamadi kendini ve oradan ayrildi.

..............

Aksam yatağına uzanmış olanları düşünüyordu.
Arnav ise kosusturmanin ve gecenin vermiş olduğu yorgunlukla kendini yataga atar atmaz uyuyakalmisti. Geceye dair hic bir dusunce olmadan uyuyabilmisti.
Ama Devika onun icin hic birsey bu kadar kolay degildi. Evini ailesini hatta belki okulunu bile elinden almisti alacakti Arnav...
Ne yapacakti hic bilmedigi evde canli ceset olarak yasamaya mahkum mu olacakti yani? Bu adamin sana nefes aldirmayacagim lafini cok mu ciddiye aliyorum diye mirildandi.
Sonra odadan yavasca cikti. Salonda babasi ve annesi uyuyordu. Uzun uzun bakti annesi ve babasina sonra derin bir nefes aldi ve odasina girdi. Uyku tutmuyordu ama bir şans deneyip sıkıca gozlerini yumdu.
Fisiltiyla şunları soyledi.
Hayir Böyle yaratılmadım ben?

Şimdi gözlerimi yumuyor ve derinlerime iniyorum.Çok çok öncelere kayıyor zihnim bir zaman tünelinde çalkalanıyor düşünceler ve karanlık;kendimi askin kutsalligina inandirmistim inanmistim suphesiz boyle dusunmemistim. Evet hatta asla hayal edemezdim zoraki evliligi kendimi inandirmistim Aşk için doğduğumu düşündüğüm günleri...

Bulutlarda gezindiğim o hayalini kurdugum aski yasayamamak icimdeki acinin en buyuk sebebi...

Aşk için yaratılmak?O kadar komik geliyor ki şimdi...Bu kısacık film şeridi daha da karmaşıklaştırıyor ruhumu.Bir parçam daha kopup gidiyor karışıyor geceye... Aşklarımı hafızamda ve zihinde bile yaşayamamak,adeta can çekişmek...

Böyle doğmadım ben yavas yavas ölüyorum simdi...





Dil SeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin