Masanin üzerinde duran gazeteyi eline alip daha da yakindan bakti.Sanki basindan kaynar sular dökülmüştü.Bir ara ayakta durmakta zorlanmis,dizlerinin bagi cözülmüstü. Yorgun ve bitkin bedeninin dilinin ucuna aldigi sözcüklerin dökülüsüne sahit oldu Esha..
"Ama bu?Bu da ne demek oluyor?
Ve sonra kardesinin durumundan endise edip Devika' nin yüzünü avuclarina alip,basini yerden kaldirip kendine yoneltti Magrur ve mahcup karisimi ifade belirmisti Devika'nin yüzünde...
Arnav'in hayata meydan okuyan gözlerinde yine öfke vardi. Oldukca sinirlenmisti. Hem haberi yapan gazetecilere hemde buna sebep olan kisi yani Devika'ya... İs yerinde terör estiriyor. Calisanlara neredeyse nefes aldirmiyordu. Asistanina haberi yapan ajans ile görüsmesini emretmisti fakat medyanin bu haberi geri cekmeye niyeti yoktu.
Bu seferde haberi yapmalarina sebep olan kisiyi bulmalarini emretmisti."Devika olanlari biliyorum o gece bana herseyi anlatmistin. Ama gazetecilerden bahsetmemistin."
Dedi sessiz ve naif ses tonuyla..Belinden asagiya kadar sarkan saclarini geriye almak yerine önüne düsen saclarini hic kaldirmadan kirpiklerinenden dökülen salkim tane yaslarini saklamak icin kalkan yapti.
"Esha, su an aglamamin nedeni sinirden. Benim bu adamla iliskim oldugunu nasil söylerler. Habere bak. Esha babamlar bunu ögrenirse cok üzülürler. Benim asil amacimdan uzaklastigimi düsünürler. Su habere bak Esha.. "
"Devika... Ailemiz bize inanir degil mi lütfen bunlari düsünme haber gizli yapilmis sacma sapan birsey iste."
O sira Esha gazeteyi alip elinde bir hısımla burusturdu. Cöpe atacakken Devika gazeteyi kapip evden firladi.
Esha ne oldugunu bile anlamamisti. Arkasindan kossada Devika'ya yetisememisti.
Devika yol boyunca söyleniyordu. Bir an önce gidecegi yere varmak istiyordu. Yüzünden düsen bin parcayi eksitmeye niyeti yoktu. Yanaklarinin hafif kivrilmasiyla parlayacak olan gözleri bu sefer öfkeden kizarmis ates saciyordu.
Esha Devika'yi arayamiyordu bile...cunku telefonu yaninda degildi. Tek care ailesini aramakti onlar icini bir nebze olsa rahatlatacakti. Hic birsey olmamis gibi annesini aradi. Telefona babasi cikmisti. Sesinin titrek ve ofkeli oldugunu sezmisti. Ama yinede bozuntuya vermeden hal hatir sordu. Babasi sorulanlara bir bir cevap vermisti. Annem nerede sorusuna ise telefonunu unutup tapinaga gitti cevabini almisti. İci pek rahat etmesede telefonu kapatti Esha... Kendini birsey bilmediklerine dair inandirmaya calisiyordu.
Devika gidecegi yere AS sirketine ulasmisti. Hizla iceriye girdi. Ona engel olmaya calisanlara aldirmadan merdivenleri hizla cikti. Odaya sert bir girisle kendini atti. Ayagi saree(sari)'ye takilmis olacakti ki yalpaladi. Arnavin onu tutmasiyla kendine geldi. Nefesleri birbirine degerken Devika irkilip toparlandi. Hizla basini kaldirdi. Gözleri kizarmisti. Arnav demek herseyi gördün bas belasi ve solugu burda aldin diye icinden gecirdi.
Devika ürkekti bakislarinda... Kelimeleri ise kendini savunmak icin hazir silahsörleriydi.
Elindeki gazeteyi havaya kaldirdi.
"Bu ne demek oluyor ha? Sen prim yapacaksin diye bir masumu nasil suclarsiniz beni nasil kullanirsin hepsi oyundu degil mi? Sen gundemde ol diye bana sözde yardim ettin. Siz zenginler kendinizi ne sanarsiniz ki parayla herseyi alabiliyorsunuz zaten neden beni tum bunlara alet ettin söylesene"
Arnav"in sinirden yuzu gerilmis duydugu sözler vucudunun kasilmasina neden olmustu. Oysa hic birseyle alakasi yok hatta herseyi sicagi sicagina bugun ogrenmisti.