5.3

40.7K 1.2K 244
                                    


Ben yalnızdım.. Etrafımda birçok insan olabilirdi ama beni anlayan kimse yoktu neyi neden yaptığımı, ne halde olduğumu kimse fark etmiyordu. Ben konuşmadan insanlar beni anlasın istiyordum ama aynı zamanda bunun imkansız olduğunu da biliyordum.

"Berke nerdesin ya?!" gözlerim hiç kimsenin olmadığı amfide dolaşırken kaşlarım sinirle çatıldı. Berke bana çok ihtiyacı olduğunu belirten bir mesaj atıp buraya gelmemi söylemişti bende koştura koştura gelmiştim ama etrafta kimse yoktu. Bunun da onun şakalarından biri olduğunu düşünüp kapıya yöneldim ama Ege'nin içeri girip kapıyı da ardından kapatmasıyla ona şaşkınlıkla bakmaya başladım. "Senin ne işin var burada?" Ege kapıya yaslanıp beni izliyordu keyifli bir halde. "İstediğin kadar kaç benden. Hatta gidebildiğin kadar uzağa. Ama yollarımız hep birbirine çıkacak." yüzünde taşıdığı alaycı sırıtışıyla bana doğru bir adım attı. "Aynı şimdi olduğu gibi."

"Seni gerçekten takdir ediyorum." ondan uzaklaşarak kurduğu yakınlığı bozdum. "Demek artık oyunlarına arkadaşlarımı da alet ediyorsun. İlk önce Rüya şimdi de Berke." bakışlarım tehditkar bir hal aldı. "Amacın ne? Yetmedi mi yaptıkların?"

Ege ona ne söylersem söyleyeyim hiç pes etmeyecek gibi kararlı gözlerini üstüme dikti yüzü ciddiyete büründü. "Burayı hatırladın mı?" gözlerini boş amfide gezdirdi. "Sana aşık olduğumu burada itiraf etmiştim." onun sözlerine hiçbir şey hissetmediğimi göstermek için duygusuzca gülmeye başladım. "Senden ayrıldığımda buraya başka bir kızı getirip gözlerimin içine baka baka öpmüştün. Burayı görünce bir tek aklıma bu geliyor."

"Sana çok kızgındım Ada.. Bir anda ortada hiçbir şey yokken sen beni terk etmiştin sonrasında yaptıklarını söylemiyorum bile." sakinleşmek için nefes alıp vermeye başladı bana kızgın değildi bunu hala bana aşk dolu bakan gözlerinden anlayabiliyordum. O kendine kızgındı, geçmişe gitme hakkı olsaydı eğer Ege şimdi bunu kullanırdı.

"Biliyor musun? Şimdi de ben çok kızgınım sana. Ne yapayım Ege bende karşıma çıkan ilk erkeğin dudaklarına mı yapışayım?" kendini sıktığında yüz çehresi anında ortaya çıktı ve bu görünüşünün daha kaba olmasını sağladı. Ege'nin gözlerinde kıskançlık hat seviyeye ulaşmıştı sözlerimin düşüncesi bile onu böyle yaptıysa eğer gerçekten yapsam ne hissedeceğini düşündüm. "Ama merak etme Ege, ben kendime böyle bir rezilliği yapmayacak kadar saygı duyuyorum."

Onu arkamda bırakarak hiç tereddüt etmeden dışarı çıktım. Berke'ye bunun hesabını soracaktım ama ondan önce halletmem gereken bir işim vardı.

Tenefüs çaldığında yaslandığım duvardan çekildim Irmak'ın sınıfının önünde dışarı çıkmasını bekliyordum ve tam tahmin ettiğim gibi sınıftan yalnız çıkmıştı. Ege'yle ayrıldığı için daha doğrusu Ege onu terk ettiği için Duyduğuma göre sürekli sinir krizi geçirir olmuş ve saldırgan birine dönüşmüştü. Her hafta sonu psikolog babasının kliniğe gittiğine dair bir dedikodu da vardı.

Onu uzaktan takip ederken başına gelecek her şeyi hak ettiğini düşünüyordum. Irmak tam tahmin ettiğim gibi bahçeye çıkıp Ege'nin yanına doğru yürümeye başladı onu izlerken ne kadar gurursuz olduğunu düşünmeden edemedim. "Yakalandın." hiç beklemediğim kulağımda ki fısıltıyla korkup geri adım attım ama ayaklarım birbirine dolanıp merdivenlerden aşağı düşecekken belimde hissettiğim el buna engel olmuştu. Çınar beni tutarken yüzlerimizin ne kadar yakın olduğunu fark ettim ama geri çekilmedim onun yeşil gözlerine bakmaya devam ettim.
Çınar aniden beni bıraktığında hissettiğim boşlukla kendimi düşmemek için zor tuttum. "Biraz kibar olsana ya!" beni alaycı bir bakış eşliğinde süzerken gözlerini hararetle tartışan Irmak ve Ege'ye çevirdi. "Utanmıyor musun insanları dikizlemekten?" sanki kendisi ahlak bekçisiymiş gibi konuşmasından sıkılıp onu yok sayıp yürümeye başladım ama Çınar'da bunu bekliyor gibi arkamdan gelmeye başladı. "Irmak çok dişli bir rakip ve Ege'den vazgeçecek gibi görünmüyor." aniden durduğumda o da durdu. "Ege istediği kişiyle olmakta özgür bunun beni ilgilendirdiğini sanıyorsan yanılıyorsun."

"O zaman neden Ege'yi her başka bir kızın yanında gördüğünde kaşların aynı şimdiki olduğun gibi çatılıyor?" itiraf etmeliyim Çınar'ın bu kadar iyi gözlem yaptığını bilmiyordum ona keskin bir bakış attım. "Seni görünce de içimde kelebekler uçuşuyor." alaycı bir sesle söyledim ama Çınar ciddiye almış gibiydi. "Acaba sana aşık mıyım dersin?" Çınar ciddi olmadığımı anladığında yüzünden bir hayal kırıklığı dalgası geçti. Tekrar hemen eski şakacı haline döndüğünde gerçek olup olmadığını sorguladım.

"Sana iyi dikizlemeler Arıza." beni sonunda yalnız bıraktığında derin bir nefes aldım. Gözlerimi tekrar Irmak'a çevirdim Ege gitmişti yalnız başına oturuyordu yanına yaklaşırken yanağında süzülen göz yaşlarını sildiğini fark ettim. Ege'yle ne konuştuğunu merak ediyordum ama bu haline bakılırsa iyi geçmediği aşikardı.

Beni gördüğü anda öfkesinin hedefi oldum. "Ege'ye ne söyledin de onu ikna ettin?" oturduğu yerden kalkıp tam karşımda durduğunda yüzümde kocaman bir gülümsemeyle onun halini zevkle izlemeye koyuldum. "Hak ettiğin yerdesin Ege'nin nefret ettiği insanların arasında ilk numarada." bana doğru adım attığı sırada geri çekildim. "Sana acıyorum biliyor musun? Ege aslında seni hiç sevmedi.. Sadece beni kıskandırmak için kullandığı bir insansın sen." Irmak bana saldırmak için tekrar üstüme yürüdüğünde bu sefer ona izin verdim. "Seni mahvedeceğim!" saçımı çekerken gülmeye devam ettim.

Bahçede dolanan hocanın bizi fark ettiğini gördüğümde gülüşüm yerini ağlamaya bırakmıştı. "Yapma nolur Irmak.." ama Irmak tam istediğim gibi beni öfkeyle yere itmişti. Bahçede olan herkes de buna şahit olmuştu. Hoca yanımıza gelip Irmak'ı azarladıktan sonra müdürün odasına götürmek için harekete geçti.

Arkasından onları izlerken zorlukla ayağa kalktım Rüya ve Berke'nin bana doğru endişeyle geldiklerini fark ettim. Zafer kazanmış gibi mutluydum bir nevi de öyleydi zaten. Irmak günlüğümü Ege'ye götürerek bunu hak etmişti.  Irmak eğer bir daha birine saldırırsa babasının onu okuldan alıp hastaneye kapatacağını öğrenmem zor olmamıştı.

Göz yaşlarımı elimin tersiyle silip bana sarılan arkadaşlarıma sarıldım "Ada iyi misin?" başımı olumlu yönde salladım.

Gözlerim bu sefer endişeyle bana doğru gelen Ege'ye takıldı. Hiç düşünmeden bana sarıldığında onu ittirmedim ve boynuna sıkıca sarıldım şaşırmış olacak ki geri çekilip yüzüme bakmak istedi ama buna izin vermedim. İşte şimdi sıra ondaydı!







__________

Dün bölümle ilgili bir sorun oldu ve ne yaptıysam yüklenmedi o yüzden atamadım anlayışınız için teşekkürler..

İntikamcı Ada'yı sevdiniz mi?

Sizce Ada, Ege'ye ne yapacak?

Sizce yeni bölüm nasıldı?

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın!





Son Bir Defa | Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin