Yabancılık...Yabancılık hissi dört bir yanımı sarıyordu. Her şeye yabancıydım, her şeye karşı yeni doğmuş bir bebek tecrübesizliği vardı üzerimde. Ayağa kalkıyordum ama attığım ilk adımda düşmekten ölesiye korkuyordum, bana yeniydi bu hisler. Küçüklüğümden beri başına buyruk umursamaz deli dolu biri olmuştum. Bu düşünceler bu sorumluluk hissi verdiğim, vermek zorunda olduğum kararlar yaptığım eylemler hepsi bana yabancıydı. Günün birinde bunlara alışmak için mi dua etsem yoksa bu karmaşıklığın bir gün biteceğine dair kendimi telkin mi etsem karar veremiyordum.
"Günaydın Kral Jeon, nasılsınız?"Bordo renkli fonlar kenara çekilmiş odanın içine güneş ışıklarının tamamen girmesine müsaade edilmişti. Gözlerimi ovuşturarak kalktım yatırıldığım yerden. Geceye dair en son hatırladığım şey karşımdaki adamın kollarında bayıldığımdı ki bu da çok hoş bir anı sayılmazdı.
"Pek iyi olduğumu söyleyemeyeceğim maalesef Kral Kim, Yoongi nerede?"
Pelerinim ve pantolonum birisi tarafından çıkartılmıştı dün gece anlaşılan. Bunu karşımdaki adamın yapmayacağına emindim muhtemelen omega hizmetlilerden birisi yapmıştı. Saten uzun gömleğimle kalmıştım. Diz kapaklarımın bir karış üstünde olan gömleğe güvenerek kalktım yataktan.
"Aşağıda, baş askerlerin yanında kahvaltı ediyor olmalılar. Senin bayıldığından haberi olmadı dün gece. Hır gür çıksın istemeyiz değil mi? Kötü hissettin ben de sana bir oda ayarladım hemen."
"Kötü bir adamsın."
"Kötü bir adam olmadığımı biliyorsun kral jeon." tam karşımdaki aynayla göz göze geldim. "Kötü bir adam olsam bana evlenme teklifi etmezdin öyle değil mi?" kahretsin ki öyleydi. Hem o kötü bir adam değildi hem de ben ona evlenme teklifi etmiştim. Baş ağrım saniye geçtikçe şiddetini arttırıyordu. "Saray hekimlerinden birini gönderir misin baş ağrım için bir şeyler isteyeceğim."
"Söylerim birazdan." bakışları yeni fark etmiş gibi bacaklarıma kaymıştı. Bense karşımdaki aynadan onun hareketlerini izliyordum. Ne yaptığının yeni farkına varmış olacak ki telaşla çekti bakışlarını bacaklarımdan. "Kenarda kıyafetler var, Jimin'in sana da olacağını düşünüyorum."
"Kendi kıyafetlerim nerede? Onlar yeterli." aynaya arkamı dönüp göz göze gelmiştim onunla sabahtan beri ilk defa, çekiniyordum ondan. Bu mevzu bahis evlilik teklifinden beri çekiniyor kişiliğime son derece ters bir şekilde utançtan kızarıyordum. "Kirlenmişlerdi. Onlar temizlenene kadar bu şekilde idare edebilirsin. Benim kıyafetlerime de bakabilirsin istersen."
"Müstakbel eşin olarak mı, yoksa siyasal bir dostluk mu başlıyor?"
"Ben de bunu konuşmak istiyordum vita." kaşları çatıldı yine, ne zaman evlilik mevzu geçse kaşlarının ortasında çizgiler beliriyordu. "Üzerini giyin gel. Kahvaltıda konuşalım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
crown from enemy •taekook
Fanfiction•omegaverse •enemiestolovers •yetişkin içerik "keserim nefesini, güvenme seni sıkıca saran kollarıma. tatlı tatlı alırım canını, ağırlandığın yatağım son nefeslerin için mezar olur." Senin depremlerinin çığlığı bende, yangının koru bende, ulu çınarı...