-People You Know-

292 37 51
                                    

---------Emrys Pescoli----------

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

---------Emrys Pescoli----------

Girasole'un Anlatımı

Dersler bitmişti ve bu gün Emrys ile buluşacaktım, pek iyi hissetmesemde gidip kafamı dağıtabilirdim. Eşyalarımı topladım ve odama bıraktım. Üzerime okul formaları yerine rahat kıyafetler giyip odadan çıktım. Okuldan çıkacakken kenarda duran Xavier'i gördüm. O da beni görmüştü ve kulaklıklarım çıkarıp yanıma geldi, "Bir yere mi gidiyorsun?" bir yandan da elinde tuttuğu sprey boya şişesini sallıyordu. "Evet. Weathervane'e, Emrys ile buluşacağız." Xavier belimden tuttu ve kendisini arkada olan duvara yasladı, o geri eğilince ben de onun üzerine doğru eğilmiştim. Xavier konuşmaya başladı,"Gitmesen olmaz mı? Benimle vakit geçirsen?" Xavier'in üzerine yaslanmamak için geri çekildim, "Zaten bütün günümü seninle geçiriyorum, ayrıca çok uzun sürmez. Dönünce gelirim yanına." onun cevap vermesini beklemeden yürümeye başladım o ise arkamdan seslendi, "Yine de o çocuğu gözüm tutmuyor Girasole."

Kulaklığımı takıp Weathervane'e doğru yürümeye başladım. Bu gün arabalar normalde pşduğun dan daha azdı ve gök yüzü de tuhaftı. Bir şeyler olacakmış gibi hissediyordum, kötü bir şeyler...
Weathervane'e geldiğimde Emrys'in kapıda beklediğini gördüm. İçeri girmemişti. Yanına gittim ve gülümsedim. "Çok beklettim mi?" içeri girmemiz için kapıyı tutarken konuşmaya başladı. "Hayır fazla beklemedim." gülümsedim ve içeri girip bir masaya oturdum. O da karşıma oturdu. Biraz gergin duruyordu, ayağını hızlıca sallıyordu ve elleriyle oynuyordu. Siparişlerimizi verdikten sonra konuşmaya başladık.

"Biraz gergin misin?" gülümsedi ve dudağını ısırdı, bir süre sonra konuşmaya başladı. "Sanırım, aslında.. Bilmiyorum. Benden rahatsız oluyorsun gibi geliyor." Aslında rahatsız olmuyordum sadece güvenemiyordum. "Senden rahatsız olmuyorum, belki biraz biliyorsundur.. Geçen yılki olaylar falan, insan bazen kötü bir şeyler yaşayınca kime güveneceğini şaşırıyor." geçen yılki olaylar derken kaşlarını kaldırmıştı, sanırım bilmiyordu. "Sahi, seni bu yıldan önce okulda görmedim yeni misin?" yine gerildi, eli ensesine gitti."Evet bu yıl geldim, Geçen yılki olaylar derken." zaten bilmeyen kalmamıştı ayrıntıya girmeden özet geçtim. "Bir Hyde vardı, bir de öğretmenlerden biri Laurel Gates çıktı. Joseph Crackstone dirildi ve tekrar öldü."

Kaşlarını çatmıştı, "Cidden tuhaf şeyler yaşamışsınız." bu konuda konuşmak pek hoş değildi, kafa dağıtmak için buraya gelmiştim. "Peki, senin özelliğin ne?" dudağını büzdüp bir süre düşündü,"Normalim" onun cevabını beklerken içtiğim kahve  boğazıma kaçmıştı ve öksürmeye başlamıştım. Tuhaf olmamak normal bir şeydi ama Nevermore'da bir normal öğrenci.. Çok zor olmalı onun için. Tam açıklama yapmaya başlayacaktı ki sözünü kestim. "Yanlış anlama lütfen. Normal olmanla bir sorunum yok sadece Nevermore'a normal bir öğrencinin kabul edilmesi fazla tuhaf geldi." gülümsedi ve konuşmaya başladı. "Aslında annemin de babamın da yetenekleri var ama bende yok."

"Bence bu sorun değil, bazen güçler iyi olmayabiliyor." bakışlarını kahvesinden kaldırıp bana baktı. "Fazlasıyla anlayışlısın, dışarıdan da böyle olduğun belliydi ama yaklaştıkça ne kadar iyi bir insan olduğunu anlıyorum." diyecek bir şey bulamadığım için sadece gülümsedim o ise konuşmaya devam etti, "Sevgilinin adı Xavier  sanırım. Okulda  fazlasıyla tanınıyor. O çok şanslı, senin gibi biriyle olduğu için." gülümsedim, "Teşekkür ederim, sanırım şuan söyleyebileceğim en doğru kelime bu." sadece başını salladı. Bir süre süren bir sessizlik sonrası konuşmaya başladı. "Aklıma takılan bir şey var," Crackstone nasıl dirilip geri öldü." Aslında kulağa böyle denince komik geliyordu.
"Aslında nasıl dirildiğini tam olarak bilmiyorum ama kalbine kılıç parçası saplanınca ölmüştü."hafifce kaşlarını çattı. "peki şu Hyde, kimseye saldırdı mı?" ona söyleyip söylememek konusunda kararsız kaldım çünkü biraz korkutucu şeylerdi. "Birkaç normali öldürdü, belki tanıyorsundur, Eugene'ye saldırdı, Psikolog vardı ona da saldırdı ve bana." gözlerini kocaman açmış bana bakıyordu. "Sana mı saldırdı?!"

Aslında korkunç bir şeydi ama Emrys'in yüz ifadesi çok komikti. "Evet birkaç hafta komada kalmıştım." ağzı açık kalmıştı, elimle çenesini yukarı ittirip kapatmasını sağladım. "Sanki çok normal bir şeymiş gibi anlatıyorsun."

"Hayır, sadece artık o anıların bana kötü hissettirmesini istemiyorum."

"Hyde ve onu uyandıran kişi yakalanmadı mı?"

"Yakalandı."

"o zaman bu konu hakkında daha fazla endişelenmene gerek yok."

"Haklısın" gülümsedim.

* * *

Okuduğunuz için teşekkür ederim ♡♡♡♡

Emrys'in tam olarak aklımdaki tipini buldum!! En üstteki.

Oy vermeyi unutmayınnn 🎉

Portrait || Xavier Thorpe Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin