-I'll Keep You Safe -

205 34 4
                                    

Xavier'in Anlatımı

Nehir donumştu ve biz üzerinde duruyorduk.

Ben, Ajax, Enid, Wednesday, Emrys.. Bir de teni buz kesmiş ve tamamen sırılsıklam olan, gözleri kapalı yatan Girasole vardı.

Onun ölü olmadığının tek kanıtı hala titriyor olmasıydı. Kaskatı kesilmişti ve ten rengi iyice beyazlamıştı.

Nasıl bu duruma geldiğimiz hakkında hiçbir fikrim yoktu. Gözlerimi açtığımda bunun bir rüya olduğunu farkettim. Tek kötü yanı rüyalarımın çoğu zaman gerçeğe dönmesiydi.

Bir tek botlarımı giyip koşarak Girasole'un odasına gittim ve kapıyı sertçe ve hızlıca çalmaya başladım. Girasole kapıyı açmıştı, Annalise ise yatağında doğrulmuş bu saate kimin bu gürültüyle geldiğini merak ediyordu. İkisinin de geldiğimde uyuduğu belliydi.

"Sana bir şey olacak sandım."
Girasole'u kendime çekip sarıldım, hala tam uyanamadığı için olayı anlamıyordu. "Xav, ne oldu?" oflayıp uykusuna geri dönen Annalise'e daha fazla rahatsızlık vermemek için Girasole'u kapının dışına çektim ve kapıyı da kapattım.

"Kötü bir rüya gördüm. Çok kötüydü." Gözlerini ovuşturduktan sonra kaşlarını çattı. "Anlatmak ister misin?" Teni renkli ve sıcaktı, rahat nefes alıyordu, gözleri açıktı rüyada gördüğümden tamamen farklı şekilde.

"Sadece senin için endişeleniyorum, en son olaylardan sonra da daha fazla endişelenmeye başladım. Lütfen, kendine çok dikkat et."

Bir kez daha kendime çekip sarıldım o da kollarını bana sardı. Ne kadar iyi olsa da aklımdaki ölü gibi durduğu görüntü gitmiyordu. Şuan ne kadar canlı bir şekilde bana sarılsa da biraz önce olan rüyamdaki kucağımda tuttuğun ölüden farksız bedeni gözümün önünden gitmiyordu.

Eğilip saçlarını öptüm. "Bu geceyi de benimle geçirir misin?"  kolundaki saate baktı, "Zaten sabah olmak üzere, formaları da alıp gelirim."

Gülümsedim, yanımda olduğu sürece onun güvende olduğundan emin olacaktım.

"Sen al, bekliyorum ben seni burada."

Başıyla onaylandıktan sonra odasına girdi, birkaç dakika içinde formları ve gereken eşyalarını çantasına sıkıştırırken dışarı çıktı.

"Hazırım." kimse bizi görmeden hızlıca odama gittik Ben direkt yatağa yatarken Girasole yanıma oturdu ve elini saçlarımın arasına daldırdı. Düşünceli duruyordu, biraz önce çok fazla olan uykusu açılmış gibiydi.

"Rüyanda ne gördün de bu kadar telaşlandın?" onu kendime doğru çektim ve sıkıca sarıldım.

"Konuşmak istemiyorum, sadece şunu bilmeni istiyorum ki seni her zaman güvende tutacağım ve sana bir şey olmasını elimden geldiğince engelleyeceğim."

Başını yukarı doğru kaldırıp yüzüme baktı, ve gülümsedi.
"Bana bir şey olmayacak."

Yüzünün önüne gelen saçlarını çektim ve gülümsedim. "Uykunu mu kaçırdım?"

Omuzlarını yukarı doğru kaldırdı. "Önemi yok ki, şuan uyumak istemiyorum." Yatakta biraz doğruldum ve elimi Girasole'un yanağına koyarak kendime yaklaştırdım daha sonra da öptüm. 

Ayrıldıktan sonra o bana sıkıca sarıldı ve gözlerini kapattı, ne kadar uykusunun olmadığını söylemese de her an uyuyacak gibiydi." Uyu istersen. "

Saçlarını severken o da sadece başını salladı ve kısa süre içinde uykuya daldı. Ben de uyudum.

_

Sabah kalktığımda Girasole çoktan hazırlanmış benim uyanmamı bekliyordu. Uyanınca geldi ve yanağımı öptü.

"Günaydın!" Hala uykuluydum ama kalkmam gerekiyordu.

"Günaydın" yataktan kalkarken aynı zamanda uykumu açmaya çalılıyordum. Her sabah erken kalkmak zor oluyordu.

Ayağa kalktım ve Formalarımın durduğu giyinme odasına gittim.
Üzerimi giyindikten sonra tekrar Girasole'un yanına geldim ve saçını öptüm.

O da güldü ve benim saçlarımı düzeltmeye başladı. "Sabahları saçlarının bu kadar dağınık durduğunu düşünmemiştim." Şakadan bir sinirle kaşlarımı çattım ve saçlarımı savurdum."Gayet güzeller bir kere."

Girasole bir şey demedi ve sadece güldü. Masanın yanına yaslandım ben de yanına gidip tarağı aldım ve saçlarımı düzelttikten sonra yanına yaslandım.

"Artık kahvaltıya inmemiz gerekiyor sanırım." masadan kalktı ve kapıya doğru yol aldı. "Evet." Ben de peşinden ilerlemeye başladım ve odadan çıktık. Merdivenlerdeniniyorduk ki Girasole bir anda tökezledi ve tam düşecekken kolundan tutup düşmesini engelledim. "İyi misin?"

"Evet sadece bir kaç gündür fazlasıyla başım dönüyor."

Başka bir şey konuşmadan kahvaltı salonuna indik ve bizim arkadaş grubumuzun oturduğu masaya oturduk. Koyunca bir sohbete dalmıştık, Girasole pek konuşmuyor daha fazla dinliyordu ama onun da konuşmada eğlendiği belliydi. Herkes iyi görünüyordu. Sanki hiç bir dert yokmuş gibi...

* * *

Sınır 19 oy

Okuduğunuz için teşekkür ederim ❤️

Bu bölüm fazla boş oldu sanırım

Kendinize iyi bakınnn

Portrait || Xavier Thorpe Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin