KARANLIĞIN İÇİNDE Kİ AYDINLIK...

*2*

Neydi bu yaşadıklarım neydi bütün bunlar? Daha kötü ne yaşarım diye düşünürken karşımda ki adamın istanbul'un en büyük çetesi olduğunu öğreniyorum. Bundan sonra ne olacaktı?.

Önceden de dediğim gibi tuhaf ve saçma şeyler yaşıyordum çözmeye çalıştıkça daha çok düğümleniyordu sanki.

Daha kim olduğumu bile bilmiyordum kimdim ben? Yosun kimdi? Kim için ve ne için yaşıyordum?

Mahir karşımda durmuş vereceğim tepkiyi dikkatli bir şekilde izliyordu ne kadar şaşırırsam şaşırayım ona bunu belli etmiyecektim. "Yani en büyük çetesi sen olabilirsin bunun beni korkutacağını filan mı zannediyorsun?!" Mahir tamamen içten olmayacak bir şekilde yalandan güldü "yosun sadece tek bildiğin şey çetenin sahibi olduğum içeriğini bile bilmiyorsun" derin bir nefes aldım soğuk bedenime işlemişti rüzgar sert bir şekilde saçlarımı savuruyordu "içeriği umurumda bile değil. Benim umrumda olan tek birşey varsa O da  beni nereden ve nasıl tanıdığın." Sakin kalmam onu bir hayli şaşırtıyordu ne kadar da büyük bir tepki vermese de anlıyabiliyordum.                                              

"Bunun bir önemi yok sen sadece dikkatli ol herkese ve herşeye karşı" Artık sinirlenmeye başlıyordum herkes gizemli  gizemli konuşuyordu ve bu oldukça rahatsız edici bir şeydi. Bahsettikleri herşey benim hayatımla ilgiliydi. Bunları ben değil  başkaları biliyordu sanki onlar yaşıyordu benim hayatımı! "Bak mahir cidden ciddi anlamda sakin olmaya çalışıyorum ama bir yere kadar. Benim hayatımı benden daha iyi biliyorsun buna tamam ama benimde bilmeye hakkım var öyle değil mi? Ben neden dikkatli olacağım kimden dikkatli olacağım ne oluyor ailemle ilgin ne? Yaşayabilmem için bunlarin cevabına ihtiyacım var ve bu cevaplar tek tek sende eğer birşeyleri biliyorsan bunu benimle paylaş yoksa diğer türlü seni hiçbir zaman anlayamayacağım."

Gözlerimin içine bakmaya başladı sanki bir şeyler arıyor gibiydi "yosun her şeyin zamanı var sadece biraz daha sabır-" o kadar sinirlenmiştim ki artık kendimi tutamadım ve sert bir şekilde sözünü kestim "mahir artık yeter ! Bu benim hayatım ve sen neyi öğrenip neyi öğrenmiyeceğime karar veremezsin! Ben neden dikkatli olacakmışım!?" Mahir sinirlenmişti o kadar ürkütücü bakıyordu ki yerimde titredim resmen dişlerini sıkıyordu ellerini sıkıyordu "o sesine dikkat et" sakin kalmaya çalışıyordum ama karşımda ki bu ukala buna izin vermiyordu "sen kimsin be kimsin ki bana böyle bu şekilde davranabiliyorsun!?" Mahir gözlerini kapattıp derin bir nefes aldı. Sanırım bunu sakinleşmek için yapmıştı.

O sırada yanımıza bir adam geldi tahminimce mahirin ya korumasıydı ya da arkadaşı adam ilk önce bana bir bakış attı ve mahire döndü "mahir bölüyorum kardeşim ama önemli bir şey var" anladığım kadarı ile mahirin en yakın arkadaşlarından biriydi mahir ona döndü ve "ne oldu Bartu?"

"Serdar Aladağ durmuyor yine bir şeyler dönüyor ortada dikkatli olmayız mahir en azından şule ve denizi yanımıza alalım" Serdar Aladağ kimdi? Aşırı merak ediyordum ama her kimse Bartu ve mahiri rahatsız eden birisiydi. İkisininde ona karşı bir tahammülü olmadığını fark ettim. "Tamam Bartu sen onları benim evime al en azından daha güvenilir" Bartu tamam anlamında başını salladı ve bana döndü "ben Bartu zaten öğrenmişsindir sende dikkatli ol"

eğer dikkatli ol kastından Serdar Aladağ ise onun benimle ne gibi problemi olabilirdi onu tanımıyordum bile! Hoş tanımadığım insanlar benim hayatımı benden daha iyi bildikleri için artık bu duruma şaşırmıyordum.  "dikkatli ol demenden kastın serdar Aladağ mı?" Bartu evet anlamında başını salladı ve birşey demeden yanımızdan uzaklaşıp arabanın yanına gitti mahire döndüm "serdar Aladağ her kimse benimle ne ilgisi var? Gerçekten bak bu soruyu sormaktan bıktım?"

" Bıktıysan çözüm basit sorma" ciddi mi değil mi diye yüzüne baktım ama gayette ciddiydi bu adam beni sinir etmek için vardı yemin ederim. "Anlaşıldı senden hiçbir şey öğrenemiyeceğim gerçekten burada daha fazla durmanın bir anlamı yok gidiyorum ben" "nereye gidiceksin yosun? Gerçek olmayan anneannenin yanına mi yoksa gerçek olmayan ailenin evine?" Bu adam cidden insanı katil eden türdendi her ne kadar sinir etsede bu konuda haklıydı anneannemin evine nasıl gidebilirdim ki eğer o kapıdan içeri girersem benim için hiç iyi olmayacaktı. "Sanane be adam nereye gidersem giderim sana mı kaldı? Arkadaşlarımın olmadığını filân mı düşünüyorsun ?" Sanırım bu adam beni yapayalnız filân zannediyordu "yosun her ne olursa olsun benimle kalman gerekiyor şuan yanımdasın ve bunu her şekilde serdar Aladağ öğrenecek ve seni asla rahat bırakmıyacak "