Selam uzun bir aradan sonra tekrardan ben geldim hahahah
Destekleriniz için çok teşekkür ederim. Umarım herşey gönlünüzce olur.
İyi okumalar dilerim🫀
💫💫💫
Hayat çok ama çok acımasızdı her anımda her saniyemde benim canımı acıtacak çok sayıda problemi karşıma çıkarıyordu.
Kimseye adam akıllı derdimi anlatamadım. Anlatsam da beni anlamayacaklardı. Herşey bir oyun gibiydi.
Bilmediğim bir senaryoyu oynuyordum. Kimse de çıkıp "bu oyunu oynamak ister misin? " Diye bana sormadı. Hayatımın tam merkezine bana sormadan bu seneryoyu koydular.
Ne kadar komik değil mi? Bir bebeğim ve bir eşim vardı. Ama bunları gram hatırlamıyordum. Yalan olmasını çok istiyordum ama bana yabancı gelmediklerini hatırladığımda yalan olduğu fikri çok uzakta kalıyordu.
Salonda sessiz bir şekilde oturuyordum. Herkes beni izliyordu. Korkuyor gibilerdi ama neyden?
Ben bir anneydim.... Evet bir anne. Düşüncesi bile tuhafıma kaçıyordu. Bu annelik hissini unutmak o kadar çok zoruma gidiyordu ki. Serdarı öldürmek istiyordum.
Mahir yanıma oturdu ve elimi tuttu. Derin bir nefes aldım. "Yosun birşey söylemeyecek misin? "
"Ne söyleyebilirim mahir? Ne sen söyle! Hatta de ki yosun seni kandırdım oğlunu senden uzaklaştırdım bunca sene sonra karşına çıktım ama yine de sakladım çünkü ben adi bir insanım desene! " Artık çıldırmıştım bunları bana yaşatmaya gram hakkı yoktu!
"Evet lan evet yaşattım sana bunları ama hepsini tek tek hakettin! Beni ve Ege'yi terk edip gittin sen birde sana tekrar geri mi dönecektim ben! " Ben onları terk mi ettim? Herşey gittikçe daha tuhaf bir hâl alıyordu.
Şule ayağa kalktı ve tam dibimde durdu. "Neden şok oldun tatlım? Mahir'i parası için isteyen ve hatta üstüne bebek yapan sen değil miydin?!" Aşırı gerilmiştim.
"Bana baksana sen! Ben sen değilim anladın mı?! Tamam bazı şeyleri unutmuş olabilirim ama kişiliğimi değil! Ben asla öyle birşey yapmam sakın kendini benimle karıştırma! "
Elim ayağım titriyordu. Çok üzerime geliniyordu ve ben kendimi savunacak bir şey bulamıyordum.
Mahir şuleye söylediklerimden sonra gülmüştü ona baktım ve devam ettim.
"Ama bütün bunlar senin ne kadar basit bir kız olduğunu ve Mahirinde ne kadar adi bir adam olduğu gerçeğini değiştirmiyor değil mi şule? "
Mahir daha çok kahkaha attı ve "ondan mı benimle evlendin? "
"İşte bu yüzden buna üzülüyorum ya Mahir"
"Çok aptalsın yosun hafızan gitti ama hâlâ aynı aptallığın üzerinde. "
Tam o sırada bartu araya girdi.
"Yosun güzelim sen onlara hiç bakma gerçekten önemli değiller . Ben seni biliyorum ve senin yanındayım tamam mı? "
Gülümsedim ve olumlu anlamda başımı salladım.
O sırada deniz kucağında ağlayan ege ile birlikte yanıma geldi.
"Annesi seni istiyor sanırım asla susmadı"
Annesi.... Gözlerim dolmuştu bir anne nasıl olunur bilmiyordum ki ben..
Hemen Ege'yi kucağıma aldım. Bir kaç saniye sonra ege sakinleşmişti.
Herkes ürkek ve tuhaf bir şekilde bana bakıyordu. Masanın üzerinde ki emziği alıp Ege'ye verdim onu emerek derin bir uykuya geçmişti.
Daha sonra Ege'yi odasına götürdüm ve aşağıya tekrar indim. Herkes sessiz bir şekilde oturuyordu.
Şule tabiki de Mahir'in yanındaydı. Bu duruma gözlerimi devirdim. Bende denizin yanına oturdum.Bartu "uyudu mu? " Diye sordu bende "evet derin uykuda"
Mahir bana bakıyordu. Bende ona bakmaya başladım. O kadar kusursuzdu ki bu adama nasıl sahip oldum diye baktım.
Yosun kızım kendine gel! Asıl o düşünsün senle nasıl evlendiğini! Aldanma kızım aldanma!
Kendime geldim ve hemen bakışlarımı onun Üzerinden çektim.
"Mahir bugün burda kalsam olur mu? " Şulenin sorduğu soruyla şok oldum.
Mahir'in vereceği cevabı çok merak ediyordum!
"Olur şule kal" Diyince ben daha da çok sinirlendim.
"Hayır kalamazsın" Dedim. Evet bunu dedim ev benimde sayılırdı. Yani tamam bunu bende nasıl söylediğimi bilmiyorum. Kız beni çok sinir ediyordu. Nefes alması bile geriyordu beni.
"Sana ne oluyor Mahir'in evi farkında mısın? "
"Mahirle evli olan benim bunun farkında mısın? "
"Şule kal dedim uzatma boşver hatta bartu deniz siz de kalın geç oldu zaten. "
Bence serdardan önce mahiri öldürmek lazım da ege işte ah yavrum ah çocuğum böyle bir baba.. Onun işide zor cidden zor..
Kimseye birşey söylemeden odaya çıktım.
Ve Mahir'in bana söyledikleri aklıma geldi..
"Annesi nerde? "
"Öldü o kadın benim için öldü... "
"O kadın para gözdü sırf Mahir'in parası için evlendi"
"Kucağında ki bebekten utan Mahir.. "
Düşündükçe içim bir kötü oluyordu. Ben kendimi biliyordum kimsenin parasına malına mülküne bakmazdım. Aşık olup evlenmişimdir ben biliyorum yemin ederim öyledir o..
Canım neden çok yanıyor. Neden Mahire baktıkça içim gidiyor.
Allahım sen ne olur bana yardım et kurtar beni bu durumdan..
Gözlerimi kapattım ve derin nefes aldım.
O sırada odanın kapısı açıldı. Gelen mahirdi
"Yosun sen iyi misin? " Diyip odanın kapısını kapattı.
Bu sorudan sonra gözlerim doldu ve direkt gidip Mahire sarıldım. Ağlıyordum yemin ederim çok kötüydüm.
Mahir benden böyle bir hareket tabiki de beklemiyordu. Çok beklemeden oda sarıldı ve elleriyle saçlarımı okşamaya başladı.
"Mahir b-ben yemin ederim öyle bir insan değilim. Gitmemin illa ki bir sebebi vardır. Lütfen yanlış düşünme"
"Yosun tamam sakin ol bulucaz nedenini birlikte. Ama sana olan o öfkem elimde değil ama hiç bitmiyor. " Hıçkırarak ağlamaya başladım.
"Neden ya neden? "
"Bilmiyorum bilmiyorum çok üzdün beni. Kimse beni bu kadar çok üzmemişti. Çok iyi oynadın benimle. "
"Mahir lütfen canım çok Yanıyor sus"
Gögsüne daha çok sokulmuştum.
"Benimde canım çok yandı yosun. Ama artık yanmıyor hatta hiç"
"Ne demek bu? "
"Sana deli oluyordum ben hatta çok aşıktım. "
"Ne değişti ki? "
Mahir güldü ve "artık sana aşkım bitti sevgim bitti hatta nefretim bile bitti. Sadece öfkem kaldı.. "
Direkt geri çekildim ve ona baktım
"Anladım haklısın"
"Bu olayı çözdükten sonra herşey bitecek"
"Bitecek derken?"
"Boşanmak istiyorum yani hayatımdan tamamen gitmeni"....
Umarım beğenirsiniz sizi çok seviyorum 🫀🫀
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIN İÇİNDE Kİ AYDINLIK...
Teen Fictionkorkuyordum titriyordum gerçekler sert bir şekilde yüzüme vuruyordu ve ben bir kez daha ölmüştüm....