*10*

51 8 34
                                    

Herşey için çok teşekkür ederim iyi ki varsınız

İyi okumalar

                                   🦋🦋
Serdar Aladağ tam karşımdaydı. Masmavi gözleri öfke kusuyordu resmen. Koskoca salonu bir cümlesi ile tehdit etmişti.

Gördüğüm kadarı ile herkes bu adamdan ölesiye korkuyordu. Salondakiler bu adama  ürkekçe bakarken mahir kin öfke ve büyük bir nefret ile bakıyordu. Neydi bu düşmanlıkları? Neydi bu öfke sebebi?

Eğer serdar hâlâ burada durmaya devam ederse mahir kıyameti koparacaktı.hoş,söz konusu mahirse eğer  her an her şey olabilirdi.

Allah'ım ben kimlerin eline düştüm bilmiyorum ki! Derin bir nefes aldım ve mahirin yanına gittim. Asla istifini bozmadan serdara bakıyordu. Salon da büyük bir sessizlik  vardı herkes ne olacağını merak ediyordu.

Mahirin kendine gelmesi için elimle kolunu tuttum ve "mahir lütfen" diye fısıldadım. Daha sonra mahir bir anda bana döndü. Derin bir nefes aldı. Biraz kendine gelse de öfke dolu bakışları hiç değişmiyordu.

"Mahir salondayız unutma herkesin gözü şuan üzerimiz de kendine gel ne olur." Mahir olumlu anlamda başını salladı ve yalandan öksürdü.

"Serdar Aladağ...." Mahirin serdara seslenmesiyle korkudan gözlerimi kapattım. " Seni gökte ararken yerde buldum!" Allah'ım lütfen birşey olmasın lütfen.. "karşıma çıkma cesareti gösterdiğin için bunu ayrı bir şekilde ödüllendireceğim hatırlat bana  yoksa üzülürüm" diyince serdar histerik bir kahkaha attı. Salondakiler ise büyük bir korkuyla bu ikiliyi izliyordu.

"Doğru diyorsun mahir en büyük ödülü benim almam lazım ne de olsa hayatını mahvettim, hayatını senden çaldım en önemlisi zaafınla seni en hassas noktandan vurdum. Evet haklısın kimse buna cesaret edemezken ben cesaret ettim. Çünkü senden korkmuyorum!."

Bu adam mahire ne yapmış olabilirdi ki?

"Evet haklısın en büyük kötülüğü ve en büyük kazığı kardeşim dediğim adamdan yedim. Sırtımı ona yasladığım annem ve babam yerine koyduğum adamdan yedim!"

Sona doğru sesini yükselterek bu cümleleri söylemişti. Serdara baktığımda ise yutkunmuştu.  herkes serdarın cevap vermesini bekledi ve ağzından tek bir cümle dahi çıkmadı. Susmayı tercih etti.

Mahir adamlarına işaret ettikten sonra adamların ikisi birden serdarın kolundan tuttuğu gibi götürdü. Bende serdar gittikten sonra derin bir nefes almıştım.

Mahir yanıma geldi ve "yosun iyi misin?"diye sordu "evet iyiyim merak etme ama bir an önce buradan gitmek istiyorum. Mahir daha ne kadar duracağız"

"Şimdi gidiyoruz yosun çantanı al ve arabaya doğru git beni bekle" olumlu anlamda kafamı salladım ve çantamı alıp arabaya gittim. Bir süre sonra mahir geldi.

"Biliyordun değil mi serdarın geleceğini o yüzden saçma bir kutlama vardı?." Mahir derin bir nefes aldı ve "evet biliyordum ama konuşma yapacağını asla tahmin edemedim. Hem sen neden karışıyorsun ki burnunu sokma" sinirden güldüm ve "bana bak mahir eğer beni hayatına zorla dahil ettiysen bazı şeylere katlanmak zorundasın anladın mı? Senin bu boktan hayatında neler oluyorsa benim hayatımı da etkiliyor. O yüzden sormak ve cevap almak en doğal hakkım"

"Ben senin yüzünden her boka katlandım yosun anlıyor musun artık yeter!"

"anlamıyorum mahir anlamıyorum çünkü anlatmıyorsun ve sen anlatmadan ben bunu bilemem! ne yaptım sana ben seni hayatım boyunca bir kere  görmedim bile!" mahir sinirden kahkaha attı. şok olmuştum ilk defa kahkaha attığını duymuştum.
O kadar güzel kahkaha attı ki... Her neyse umrumda değildi!

KARANLIĞIN İÇİNDE Kİ AYDINLIK...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin