♧7♧

1.1K 153 57
                                    

Medya: Neoni & Unsecret - Fallout

1 ay, nerdeyse 1 ay geçmişti. Zaman ne kadar da hızlı ilerliyordu, hiç farkına varamıyordunuz. Su gibi akıp geçiyordu ve nerdeyse hiç aksiyon olamaması daha sıkıcı yapıyordu hayatı.

Bu bir ay içerisinde bizim dörtlü Wooyoung ve Sunoo ile oldukça yakınlaşmışlardı. Hatta bu ikisi onlara yatılıya bile kalmıştı. İlk defa duydukları pijama partisini yapmışlar ve çok eğlenmişlerdi. Birbirlerini daha çok tanıyorlardı artık.

Bazen diyorlardı ki keşke onlara gerçeği söyleyebilseler. Her şey daha kolay olurdu, Wooyoung ve Sunoo'dan sır saklamamış olurlardı. Ama sonra onları tehlikeye atabilme ihtimalleri geliyordu akıllarına. Bu yüzden korkuyorlardı, onlara bir şey olucak diye endişeleniyorlardı.

Bunun dışında pek bir şey olmamıştı. Normal bir şekilde derslerine girmişler ve sınavlarını olmuşlardı. Jisung ile Wooyoung bu kadar erken sınav olmalarına oldukça sinirlenselerde bir şekilde halletmeye çalışmışlardı. Artık kopya çekeriz mantığını kullanmışlardı, bu ikisi fazla kafa dengiydi.

" Hadi ama Sunoo acele et, hayatımda aldığım en iyi not ve ben bunu hyunglarıma söylemek için sabırsızlanıyorum "

" Tamam anladık ne bu enerji, ayrıca önüne bak heyecandan düşüceksin "

Şimdi ise sınavları bitmiş ve puanlarını gözden geçiriyorlardı. İkinci yarıya oldukça iyi başlamak istiyorlardı. En heyecanlıları da Jeongin'di. Hayatında ilk defa böyle bir deneyim yaşıyordu ve puanları iyi olunca minik çocuklar gibi sevinçliydi.

Şimdide bu sevincini diğerleriyde de başlamak istiyordu. Ama uyuşuk arkadaşı Sunoo yüzünden bu pek mümkün olmuyordu. Bu yüzden ona arkasına dönüp hızlı bir şekilde ilerlerken bir anda bir şeye çarpmasıyla durmuştu. Daha doğrusu durmayı denemiş ama dengesini kaybedip arkaya doğru düşecekken beline sarılan kollar yüzünden düşmemişti.

Düşüceğini sanan Jeongin'de sımsıkı kapattığı gözlerini yavaşça açmış ve karşısındaki insana bakmıştı. Açıkçası karşısında Hwang Hyunjin'i görmeyi beklemiyordu. Bu sefer gözleri şaşkınlık yüzünden açılırken karşısındaki Hyunjin'de şaşkındı. İkisi uzun bir süre bakıştılar, şaşkınlıktan hareket bile edemiyorlardı. Ta ki arkadan duydukları sese kadar...

" Afedersiniz bölüyorum ama herkes bize bakıyor "

Wooyoung'un sesiyle ikiside kendine gelirken hemen birbirlerinden ayrılmışlardı. Açıkçası bu tuhaf bir durumdu ve ne tepki vermeleri gerektiğinden emin değildilerdi.

Hyunjin özür dileyerek onlarından yanlarından ayrılırken Jeongin tuttuğu nefesini vermiş ve derin bir nefes almıştı. Açıkçası o gidene kadar nefesini tuttuğunu bile farkında değildi. Yüzü domates gibi kızarmıştı ve kendine nasıl geleceğini bilmiyordu.

" Az önce ne oldu öyle?? "

" Bilmiyorum ama sanırım minik Jeonginimizin bir flörtü olucak "

Jisung ile Wooyoung söylediklerinden sonra havada elleriyle birbirlerine çakarken gülüşüyorlardı. Açıkçası bu ikisi cidden çok kafa dengiydi. Etrafı birbirine katmakta da üstlerine yoktu.

" Siz ikiniz birazcık çenenizi kapar mısınız!? "

" Peki anne "

" Peki anne "

" Jeongin sen iyi misin?? "

Sunoo'nun endişeli sesini duyan Jeongin kendine gelmeye çalışırken aynı zamanda Seungmin hyungunun Jisung ve Wooyoung hyungu azarlamasını izliyordu. O ikisi hep bir yaramazlık peşindeydi ve Seungmin onları hep azarlardı. Felix'de onları keyifle izler ve arada sırada da Seungmin'e hak verirdi.

Variables // Stray Kids✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin