Medya: Neoni & FJØRA - Soldiers
"Hadi Sunoo, altıma edicem şimdi"
"Tamam hyung geldim"
Wooyoung'un tualeti gelmesiyle yanındaki Sunoo'yu da sürükleyerek birlikte karanlığın içindeki tualeti aramışlardı. Wooyoung karanlıktan tırstığı için yanına Sunoo'yu almıştı, çünkü diğerleri kamp ateşinin ısısıyla mayışmışlar ve uyuyakalmışlardı.
İkisi birlikte kamp alanının tam arkasında kalan tualetlerin yanına gittiğinde ortam oldukça korkutucuydu. Karanlığın içinde orman oldukça sessiz ve ürpertici gözüküyordu. Hangi salak o aklıyla tualetleri ormana yakın ve kamp alanına uzak bir şekilde kurardı anlamış değildi.
"Bence ben bir süre daha tutabilirim, hadi geri dönelim"
"Olmaz hyung, buraya kadar geldik. Yapta gidelim"
Wooyoung ürpertici durumdan kaçmaya çalışırken Sunoo onu durdurmuş ve onu donuna etmekten kurtarmıştı. Eğer bunu yapmasaydı hyungu gerçekten altına kaçırıcak gibi duruyordu. İkisi de işlerini bitirdiğinde tam kamp alanına dönecekken Sunoo ormanın içinde bir karaltı gördü.
"Hey! Oda neydi??"
"Ne Neydi?"
"Bir karaltı gördüğüme eminim"
"Belki de geyikti"
"Saçmalama hyung, burası korunaklı bir alan. Vahşi hayvan ya da zararsız bile olsa hiçbir hayvan bulunmuyor. En fazla börtü böcek vardır o kadar"
Sunoo gözlerini kısarak ormana baktığında tekrar bir karaltı görmüştü. Ama bu sefer karaltıyı seçebilmişti, bir insana benziyordu. Peki akşam vaktinde bir insanın ormanın içinde ne işi vardı?? Acaba yardıma ihtiyacı olabilir miydi? Bunu öğrenmenin tek bir yolu vardı...
"Hey nereye gidiyorsun???"
"Karaltıyı takip etmeye, belki yardıma muhtaç bir insandır"
Sunoo ormanın içine daldığında Wooyoung gözlerini pörtletmiş arkasından bakakalmıştı. Bu çocuk eskiden böyle değildi, daha çok masum ve çekingen birisine benziyordu. Ama bakıyordu ki kendinden daha olgun davranıyordu ve bu hareketleri Wooyoung'u şaşırtıyordu. Onu öylece yalnız bırakamazdı. Bu yüzden oda arkasından takip etti.
Bir süre ikisi ormanda kovalamaca oynamışlardı. Önünde seçemedikleri karaltı, arkasında ise Wooyoung ile Sunoo onu takip etmişti. Sonra karaltıyı kaybettiklerinde ikiside durup soluklanmışlardı. Bu karaltı her ney ise oldukça hızlıydı. "Pekala, sanırım onu kaybettik. Hadi geri dönelim"
"Ama ya başına bir şey geldiyse-"
"Sunoo, etraf çok karanlık ve hiçbir şey gözükmüyor. Yardım etmek istemeni anlıyorum ama şuan bizim yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Kampa geri dönelim ve olaylardan bahsedelim. Sabah da bir arama ekibi çıkar zaten"
Wooyoung'un söylediklerinden sonra sakinleşen Sunoo derin bir nefes almış ve son bir kez karanlık ormana baktıktan sonra tamam anlamında kafasını sallamıştı. Wooyoung masumca kafa sallayan çocuğa bakıp saçlarını okşadı. Nazik niyetini anlıyordu ama düşünmeden hareket etmişti. Bu yüzden şimdilik onun üstüne gitmicekti. Kötü bir niyeti yoktu sonuçta...
Arkasına dönüp kampa doğru ilerliyecekken bir an duraksadı. Ağaçlara baktı, hepsi aynı görünüyordu. Sonra etrafına bakındı, hepsi aynı görünüyordu. Hangi taraftan gelmişlerdi? Sağ mıydı? Sol muydu? Yoksa düz müydü? Bilmiyordu Wooyoung ama şuan tek bir şeyden emindi.
"Siktir, sanırım kaybolduk"
Wooyoung'un bunu söylemesiyle Sunoo başını eğerken hiçbir şey diyemiyordu. Kaybolmalarının sebebi kendisiydi. Bu yüzden çok utanıyordu. Hangi akıl bilmediği ve tanımadığı bir karaltıyı takip ederdi ki? Bu çok saçmaydı, hyungunun dediği gibi kamptan ayrılmamalıydılar. Gördüklerini kamp görevlilerini söyleyip arama ekibi çıkarmalarını istemelilerdi. Ama Sunoo aptal cesaretine uyarak onu karanlık ormanın derinliklerine kadar takip etmişti. Gerçekten çok utanıyordu. "Üzgünüm"
![](https://img.wattpad.com/cover/331090574-288-k840085.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Variables // Stray Kids✔
Fanficİnsanların ve Kurtların dünyası, bir paranın iki farklı yüzü gibiydiler. Birbirinden ayrı ve birbirlerinden haberi olmadan yaşıyorlardı. Peki bir anda dört farklı omega bu düzeni bozarsa ne olurdu? * Shipler; - Chanmin - Minsung - Changlix - Hyunin