6.Bölüm: SİLAH

25.4K 3K 2.5K
                                    

Apocalyptlca - Fade To Black

6.BÖLÜM: SİLAH

Tüm vücudum ağrıyordu, gözlerimi acıyla araladığımda bir süre nerede olduğumu idrak etmeye çalıştım. Ozan'ın yanındaki sandalyede, başımı onun yattığı yastığa yaslayarak uyuya kalmıştım. Onun yanında gözlerimi açmak, beni eski günlere götürdü.

Sanki yine ondan önce uyanmıştım da onun uyanmasını bekliyordum. Birazdan o uyanacak, benim aksime fazla enerjik şekilde kendine gelip beni öpücüklere boğacaktı.

Yerimden doğrulamadım, dolan gözlerimi kırpıştırdım, göğsünü hafif hafif okşadım. Vücudu çok zayıf düşmüştü, eskiden kalıplı olan vücudu tamamen gitmiş, yüzü çökmüş ve kilo kaybettiği için kemikleri belirginleşmişti.

"Sanırım o yatağı iki kişilik yapmamız gerekecek." Duyduğum sesle yerimden sıçradım. Kafamı kaldırdığımda, Ejder'i gördüm. Ne kadar uzun süredir oradaydı bilmiyorum ama geniş ve rahat koltuğuna oturmuş, tüm açık bilgisayarlarıyla uğraşıyordu.

Gözünde kemik, siyah bir gözlük vardı. Önünde bir sürü kâğıt yığını vardı ve saçı başı dağılmış gözüküyordu.

"Evet çok iyi olurdu," dedim esneyip vücudumu dikleştirirken.

"Sürekli uyuyabilmen çok sinir bozucu." dediğinde omuz silktim.

"Sen de uyu."

"Senin kadar boş bir insan değilim, günde beş saatten fazla uyursam tüm işlerim aksar."

"Yazık," dedim yerimden tamamen kalkarken. Vücudumun ağrısını biraz daha hissederken yürümek bile zor geldi. "Bu yaşta işkolik çılgın bir bilim insanı olmak zor olsa gerek." dediğimde güldü.

Altında gri bir eşofman, üstünde de beyaz bir sporcu atleti vardı. Elindeki kalemi sinir bozucu şekilde döndürüyordu ve kaleme hiç bakmasa da havaya attığında düşürmeden geri yine tutabiliyordu. Gözündeki gözlüğü çıkardı ve beni süzdü.

"Tüm gece şu rahatsız yerde uyurken, bir kez bile uyanmadın." Ve daha bir gün önce ona, bana dokunduğu için kızdığımdan beni yatağıma götürmemişti.

"Tüm gece burada mıydın?"

"Tabii, ben işkolik bir manyağım çünkü." dedi omuz silkerek.

"Ayrıca sinir bozucu," dediğimde sırıttı.

"Uyanır uyanmaz bana laf sokmaya çalışman... Azmini takdir ediyorum." Kollarımı ve vücudumu esnetmeye çalıştığımda, o da tüm vücudumun tutulduğunu anlamıştı.

Vücudum o kadar ağrıyordu ki içeri geçmek yerine, sandalyemi onun yanına çektim. Ejder'in yanına oturduğumda bana yandan ters bir bakış attı. Ekrana baktım ama bir bok anlamadım tabii.

"Ne yapıyorsun?" dedim ekrana boş boş bakarken. Eli oturduğum sandalyenin altına gitti ve beni birden kendisine doğru çekti. O kadar hızlı çekmişti ki bacaklarım onun bacaklarına sertçe yaslanmıştı. Saçlarım savrulurken ani hareketi beni germişti.

"Biraz daha yakından bak," dedi ama yakın olan sadece ekran değildi. Gözlerimi yüzünden çektiğimde ekrana baktım.

"Hala bir halt anlamıyorum." dedim sandalyemi hızla ondan uzaklaştırırken.

"Ne yaparsam sevgilinin beynini onu öldürmeden aktarırız diye uğraşıyoruz." dediğinde esneyerek kafamı salladım.

"İyi, güzel." dediğimde kafasını iki yana salladı hayret ediyormuş gibi ama o da önüne dönerken esniyordu.

NÖROSAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin