KÜL VE MAVİ(YALANCI TÖRE) +18

20. Bölüm TECAVÜZ

20. Bölüm tecavüz

Multi: Mihriban /temsili/

Vote ve yorumlarınızı bekliyorum...

Keyifli okumalar dilerim

Seviliyorsunuz

"Dün akşam o Bedirhan denen soysuz ve yanına topladığı yandaşları çiftlik evine gezmeye diye birgün önceden giden kız kardeşlerini kaçırıp sırra kadem basmış oğlum. Adamları peşlerine saldım ama hiç iz yok!"

Genç adam babannesinin bağırarak, sarfettiği sözlerin ardından adeta kendinden geçti. Sevdiği kadına kavuşmak şartı ile onun dolandırıcı kardeşine bir şans daha vermişti ve canını almamıştı ancak o Bedirhan şerefsizi bu şansı geri tepmiş ve yapabileceği en büyük hatalardan birisini yapmıştı yani kız kardeşlerini kaçırmıştı. Mirhan suratında bariz belli olan öfkeli ifadesi ile tekrar babannesine döndü. "Bu it herif nasıl oluyorda tam iki defa kız kardeşimi kaçırabiliyor babanne? Ben bu evin sorumluluğunu giderken sana ve babama bırakmadım mı? Rana ve Emine nasıl oluyorda tek başlarına kalıyorlar ha!"

"Oğlum kardeşlerin peşlerine taktığımız adamlardan habersiz çiftlik evinden kaçmışlar. Adamlar onların yokluğunu farkedince hemen etrafa dağılmışlar ve şu köşede bekleyen gençten oğlan dışında kimse onları görmemiş." Mirhan babannesinin açıklamasının ardından bakışlarını yirmili yaşlarının başında görünen oğlana çevirdi ve hızla ona doğru ilerledi. "Anlat çabuk kız kardeşlerimi en son ne zaman ve nasıl gördün?"

"Ağam diğer adamlar ile hanımkızların yokluğunu farkedince, farklı yerlere dağıldık. Bende çiftlik evinin arkasında bulunan araziye doğru koştum orada ana yol var bilirsin. İki tane şerefisizin bayılmış hanımkızları eski bir arabaya bindirdiğini gördüm. O Bedirhan denilen adamın ilk sefer Rana bacımızı kaçırdığı zaman aramasında bizzat ben görev aldığım için kendisi olduğunu hemen anladım. Birde arabanın plakasını alabildim. Kusura bakma ağam görevli arkadaşlarla peşlerinden koştuk ama çok uzaktalardı yetişemedik."

Mirhan korkudan adeta titreyerek, kendisine olayları anlatan adamın sözlerinin ardından sinirle haykırarak, yemek masasının yanındaki sandalyeye tekme attı. Sandalyenin yere gürültüyle düşme ve Mihriban ile Avşar Hanım'ın çığlık sesi eş zamanlı olarak, gerçekleşmişti. Genç kadın kocası ile aralarında olan tüm sırları ve sorunları çözdükten sonra, onunla daha mutlu bir evlilik yaşama umuduyla herşeyin başladığı evleri yani konaklarına döndüklerinde, böylesine korkunç bir haber almayı beklemiyordu.

Peki şimdi ne olacaktı?

***

Korhan Ailesi'nin küçük kızları Rana ve Emine'nin evin yeni gelini Mihriban Amed'in dolandırıcı kardeşi Bedirhan Amed tarafından kaçırılmasının ardından üç koca gün geçmişti. Kara haber tez duyulur misali bu haber daha ilk günün akşamından bütün Antakya'ya yayılmış ve başta aşiret ağaları olmak üzere, bütün geçler hanım kızların kurtarılması için tetiğe geçmişti. Olayın yaşandığı konakta ise telaş ve ona tezat bir şekilde sessizlik hakimdi. Mihriban üç gündür birkaç saatlik uykular dışında dinlenme ihtiyacı hissetmemişti. Bütün gün Avşar babanne ve kaynanası Semiha hanımı teselli etmekten bulduğu boş vakitlerde erkek kardeşinin görümcelerini kaçırıp, nereye götürmüş olabileceğini düşünüyordu. Ne yazık ki genç kadının dertleri bununlada bitmiyordu. Günlerdir yaşadığı stresten olsa gerek, ağzına bir lokma yiyecek birşeyler girmemişti çünkü yediği her lokmayı dakikalar sonra istifra ediyordu.