26. Julian'ın ölümü

2.8K 320 254
                                    


Bölümün şarkısı: İyi uykular peder

Bölümü okurken dinlediğiniz şarkı:

Oy sınırı: 200
Yorum sınırı: 400

(Random, rakam, garip şeyler, benim yanıtlarım geçersizdir)















İnsan ummadığı anda en dibi görebilir, ya da en mutlu anını yaşayabilir. Tam her şeyini kaybetti derken tutunacak dal da bulabilir. Tutundum derken o dal kopup uçurumdan düşmesine de sebep olabilir.

İnsan ummadığı yerden sınanır...

Bir çoğu kınadığından...

Bir çoğu fazla sevdiğinden...

Şüphesiz ki, Taehyung fazla sevdiğinden sınanıyordu şu an. Onun biriciği küçük olmasına rağmen çok zorluk çekmişti. Çekiyordu da.

Hiç kimsenin insafı yokmuş gibi tüm sorunların bedelini küçük çocuğa ödetmiştiler. Jungkook anne ve babasının hatasının sorumluluğunu çekecek yaşta değildi. Ki, çekmek zorunda değildi.

Omuzlarına bindirilmiş yük sadece psikolojisiyle kalmamış, sağlığını da etkilemişti. Azıcık ilgi gösterseydiler hepsinin çoktan haberi olmuştu. 

Ama olan olmuştu, değil mi?

Taehyung'un da ondan bir farkı yoktu. Kendisi farkında olmasa bile geçirdiği sinir krizilerinin aslında psikolojisinin yerinde olmamasından kaynaklı olduğu açıktı.

Belki de Taehyung daha beter hâldeydi. Sadece kimse farkında değildi. Veya çok iyi oyuncuydu. Duygularını gizlemekte, içinde yaşamakta usta oyuncuydu.

En basitinden Taehyung'un güvenecek ailesi olmamasıydı. Kimin hatalı olduğunu, yalan söylediğini, oyun oynadığını bilmiyordu. Taehyung iyi oyuncu olabilirdi, ama bunu ailesinden öğrenmişti.

Taehyung doğduğundan bu yana koca bir yalanın kuklası olmuştu...

O yalanın kurbanı olmaktansa kuklası olmayı tercih etmişti. O yalana ayak uydurmuş, tüm gururunu kendisiyle birlikte mezara gömmüştü.

O ölüden farksıztı...

Jungkook ise o ölüye ölümüne aşık biri...

Taehyung yeni evlerinde, kolları arasında uyuyan sevgilisine baktıkça hissettiği tek şey bir çok kişinin uğruna savaştığı  cennetin güzel bahçelerinden birinde olduğuydu.

Mis kokulu bebeği sanki yıllardır uyumuyormuş gibiydi. Öyle masumca uyuyordu ki, Taehyung baktıkça ağlamak istiyordu.

Kıvır kıvır tutamlar yastığına dağılmış, bir eli esmerin tişörtünü sıkıca kavramış ve dudakları büzülüyken onun uyuyan güzelden farkı neydi? Uyandıracak prensi de vardı.

Dün gecenin yorgunluğu vardı elbet, ama bundan ziyade sonsuz güvenin ve huzurun da getirisi vardı. Uzun zaman oluyordu böyle uyku çekmeyeli.

Gece yaşadıkları birliktelikten sonra Taehyung Jungkook'u adetten diyerek kucağında odalarına taşımış, itiraz etmesine rağmen banyo yapmasına yardım etmişti.

Ardından Jungkook bembeyaz, kraliyet odalarından farksız olan odayı azıcık incelemiş, bu işi yarına bırakmıştı. Geniş yataklarına uzanıp birbirini sevmiştiler güzel öpücüklerle.

Şimdi saat çoktan dokuz olmuşken Taehyung sevgilisinin aç açına uyumaması için uyandırma kararı almıştı. Aslında uyandırmadan kahvaltı hazırlamak istese de, Jungkook'un uyandığında onu yanında görmek isteyeceğinden emindi.

Julian TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin