31. Sorgulamak

483 106 95
                                    

Bölümü okurken dinlediğiniz şarkı:

Oy sınırı: 200
Yorum sınırı: 400

(Random, rakam, garip şeyler, benim yanıtlarım geçersizdir)

Kimsenin Julian'ın kaderini yaşamaması dileğiyle: Kaybettikten sonra değerini anlamak...









Hafif bir rüzgâr saçlarıma öpücüğünü bahşederken aslında oldukça sıcaktı hava. Bense yılını dahi hatırlamadığım bir sonbahardaydım.

Belki babamın beni bırakıp gittiği, belki annemin evlendiği, belki hasta olduğumu öğrendiğim, belki de annemin beni yok saydığı nicesi.

Kuşların sesi her zamankinden farklı olarak daha sinir bozucuydu. Aynı ben gibi. Nasıl her saniye geçtikçe çirkinleşiyorsam öyle bir iticiliğe sahipti her ses.

Güzel aynada hiç de güzel olmayan kendime bakarken gözlerimi kırpamamaktı benim çaresizliğim. Sanki bir anlığına gözlerimi kapatıp açsam daha da çirkinleşecekmişim gibi.

Aynı zamanda kalayım da bitsin bu işkence istiyorum.

Bitmiyor. Geçmiyor. Bandanayla saklamak istediğim o yokluk canımı fazlaca yakıyor. Göz altlarımdaki uykusuzluğun hediyesi canımı yakmayacak kadar alıştırmış kendini.

İçe göçen yanaklarım, zayıflayan bedenim ve bir çoğu daha. Hissettiğim o çirkinlik duygusu kene gibi üstüme yapışmıştı ve kurtulamıyordum.

Güzel hissetmek önemlidir. Fakat güzel olmak daha önemlidir. Çünkü bilirsiniz güzel biri ne olursa olsun 'Güzelsin' kelimesini duyabilirdi. Ama güzel olmayan biri avçuna bırakılmış 'Sen de tatlısın' cümlesiyle başa çıkmak zorunda kalır.

Bazen o bile olmaz. Tüm gözler üzerindeyken ansızın kurban siz olursunuz. Kendileri daha iyi hissetsin diye hedef tahtası olarak seçilirsiniz.

Sonrasıysa seni kendine nefret ettirecek o cümlelere bırakır. İğrenç kelimeler yüzünden binlerce kez kendini sorgularsın, nefret edersin, belki ağlarsın bile ama yine o çirkinliğinle- kendinle baş başa kalırsın.

Küçük burnun, renkli gözlerin, sarı saçların, büyük dudakların, uzun boyun olmadığı için eskik büyürsün: kendin bile farketmezsin.

Kim bilir kaç kişi böyle büyümüştü...

Kim bilir kaç kişi şu an yatağına uzanmış 'Keşke onun gibi güzel olsaydım, belki beni de severdi' diye olmayacak duaya amin diyordu.

Olmayacak diyorum çünkü ne kadar güzelleşirse güzelleşsin insan kendini yetersiz hiss ediyor.

Ben güzeldim. Hissetmiştim de. Sevgilim olarak Taehyung bana bunu çok güzel hissettirmişti. Evladı olarak Ji-hoon hyung, arkadaşlarım olarak Jimin ve Yoongi hyung hep hissettirmişti.

Şimdi kalkıp da ben çirkindim ayaklarına yatmak istemiyordum. İlgi arsızlığı yapmak gibi amacım yoktu. Fakat bazı şeylerin önüne geçemiyordum.

Çirkin hissediyorum. Çünkü bariz şekilde hastalığımdan dolayı vücudum erimişti. En dar tişörtlerim bile büyük geliyordu artık.

Yetersiz hissediyorum. Sevgilim hasta bakıcısı gibi olmuştu. Onunla sevgililerin yaptığı normal şeyleri yapamıyorduk. En basitinden ne zaman birlikte olduğumu bile hatırlamıyordum. Onu gecenin bir vakti banyoda videomuza bakıp kendini tatmin ederken duyduğumdan bu yana beni istemediği fikri beynimde cirit atıyordu.

Ölecek gibi hissediyorum. İçtiğim ilaçlar midemi yaksa bile sırf Taehyung için yaşamaya çalışırken ölmekten beter hâle gelmiştim. Nefeslerim bana yetmese bile nefes olmaya çalıştıklarımla bitmiştim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 29 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Julian TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin