6. Alıştırma

3.5K 440 353
                                    

Dua çemberi 

                            🕯     🕯
                    🕯                       🕯
                        Oy ve yorum
                🕯       yapılma        🕯
                             duası
                    🕯                        🕯
                            🕯      🕯







Yanaklarım kıpkırmızı olmuş şekilde tavrından gayet rahat olduğu belli Taehyung'a bakıyordum. Sanki az evvel çok yanlış anlaşılabilecek kelimeleri o söylememiş gibiydi.

Jimin kaşını gözünü oynatarak Yoongi hyungla bakışıyordu. Bende anın verdiği utançla ne yapacağımı bilmiyordum. Aramızda bir şeyler olduğunu ima ediyordular resmen.

Taehyung'un gözleri tekrar Jimin'i bulduğunda "Çocuğu kırmadan ve umutlandırmadan teklif yapmalıyız." dedi.

Jimin başını sallayarak onay verdiğinde boğazımı temizleyerek anlık cesaretle
"Noah gay değil. Sadece fazla utangaç." dedim.

Taehyung yanaklarını şişirerek geriye yaslandığında onun için önemli olduğunu anladım. Babasına sevgilisi olduğu yalanını atmışdı galiba. Ve işin içinden çıkmaya çalışıyordu.

Bir başkası olsaydı umurumda olmazdı. Fakat o geldiği ilk günden beni tanımadan yardım etmişti bana. Hem kollarını açmıştı. Kolları arasında ağlamıştım bir kere.

O yüzden yaptığı iyiliği karşılıksız koymamak adına, "Y-yani eğer istersen ben sahte sevgilin olabilirim. Ben de bir başkasının yanında konuşan biri değilim." söyledim.

Jimin ve Yoongi hyung şaşırırken Taehyung'un kaşları çatıldı. Benden böyle bir teklif beklemediğinin farkındaydım. Ama arkadaşlar birbirine yardım eder değil mi?

Dudaklarımı ısırarak cevap beklerken, "Hayır olmaz. Seni babama sahte sevgilim diye tanıtamam" dedi.

Dudaklarımı birbirine bastırarak başımı salladım. Çokta meraklısıydım sanki Taehyung efendinin sahte sevgilisi olmaya. Hah! Çok üzüldüm Taehyung efendi!

Bozulmuşluğun verdiği öfkeyle suratına tokadı geçirmek istesem de kendimi zabt etmeyi biliyordum. Bir kaç kez derin nefes aldıktan sonra umursamamaya çalıştım.

Çalmak bilmeyen zilin sesini duymamla çantamı toplayarak ayağa kalktım. Üçü de anlamaz gözlerle bana bakarken Jimin'e bakarak konuştum.

"Beden derslerinde olmuyorum. Spor hocasının haberi var. Size iyi dersler"

Hızlı hızlı konuşarak arkama dahi bakmadan sınıftan çıktım. Verecekleri tek kelimelik cevabı bile beklemedim. Sinirlerim bozuldu tamam mı?

Kütüphananeye giderek ders kitaplarımı çıkardım. Hocanın bahsettiği sözlü deneme sınavına şimdiden çalışmak gerekiyordu. Sinirli olduğunda ne yapacağı belli olmuyordu.

Kütüphane tamamen boşaldığında  kendimi daha rahat hissettim. Bana bakmasalar bile kendimi izleniyor gibi hissediyordum.

İnsanlara olan güvensizliğim yüzünden diken üstünde hissediyorum. Hep tetikte olmam gerektiğini düşünüyorum. Birisi bana zarar verecek de kendimi korumalıyım psikolojisinde oluyorum.

Kendi kendime düşünmeye son verip derse odaklandım. Beyaz kâğıt üzerine önemli yerleri karaladım. Çıktı gibi bir şey yaparsam çalışmam daha kolay olur.

Odaklanmam ve hızlı hızlı yazmamdan olsa gerek dilimi azıcık dışarıya çıkarmış, kendime belirlediyip zamanda kafama koyuduğum konuları yetiştirmeye çalışıyordum.

Julian TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin