"Naber Masal?" deyip karşıma oturdu.
Hala kalbimin garip attığını hissedebiliyordum. Yerinden çıkacak gibiydi. Far görmüş tavşan gibi çocuğun suratına bakıyordum. Birkaç kez konuşmak için yutkundum ama ağzımdan tek bir hece bile çıkmadı.
"Konuşmayacak mısın?"
"Şaşkınım sadece, ne diyeceğimi bilmiyorum."
"Benim gelmemi beklemiyordun di mi?"
"Doğruyu söylemek gerekirse aklımın ucundan bile geçmedin."Şu an Çınar, kanlı canlı karşımda duruyordu. Şaka gibi bir olay!
"Hadi söylesene kim koyuyormuş şu saçma notları."
"Ulaş."
"Buyur burdan yak!"
"İnanmazsın diye kanıt da getirdim." deyip telefonundan çektiği fotoğrafı gösterdi. Ama fotoğraf da Ulaş da umrumda değildi. Şu an neredeyse dibimde olan yeşil gözleri her şeyden önemliydi.
Telefonum çaldı. Yamaç abim..."Alo?"
"Nerede kaldın?"
"Geliyorum abi yoldayım. 5 dakikaya evde olurum."
"Tamam, dikkat et."Kapattık.
"Çınar, benim gitmem lazım çok özür dilerim daha çok oturup bunların dedikodusunu yapmayı çok isterdim ama el mahkum."
"Hayır sorun değil, eğer sakıncası olmazsa yazarım. Konuşuruz."
"Hiç sakıncası yok, görüşmek üzere!"Birbirimize el sakladıktan sonra ben koşarak evin yolunu tuttum. O sırada da Çınar'ın ağzının içine düşer gibi konuştuğumu fark edip enayi olduğumu düşündüm. Ama elimde değildi. Bilinmeyen numaranın Çınar çıkmasından daha iyi hiçbir şey olamazdı muhtemelen. İçim kıpır kıpır, kalbim yerinden çıkacak gibi...
Evin önüne geldiğimde içim içime sağmıyordu.
"BEN GELDİM!" diyerek girdim eve.
"Hoş geldin hayatım!" dedi ablam da.
"ABLA SANA ANLATMAM GEREKEN ÇOK ÖNEMLİ ŞEYLER VAR. BENİM İÇİN HEMEN BOŞLUK YARATMAN GEREKİYOR."
"Çıkalım odana hadi!"
"Bizden ne gizleniyor?" dedi Siraç abim araya girerek.
"Sana anlatılmıyorsa bir bildiğimiz vardır. Tamam mı fındık kurdu?" dedim abime imalı imalı.
"Seni mi taklit etti o?" dedi Yamaç abim.Siraç abim kafa sallayınca ikisi de kahkaha atmaya başladı. Biz de ablamla odama çıktık.
"Abla şu notları yazan kişi Ulaş'mış ama çok da önemli değil. Görebileceğin en zorba çocuk çünkü. Yazdığı notlara aldanma. Ama asıl önemli olan ne biliyor musun? Bana bir gizli numara yazmıştı. Notları yazan kişiyi bulmam için bana yardım edeceğini falan söyledi."
"Ve bundan haberim yoktu."
"Abla dur boş ver bunları. GİZLİ NUMARA KİMMİŞ BİLİYOR MUSUN? Bu arada o buldu notları yazan kişiyi de."
"Kimmiş?"
"ÇINAR!"
Ablam soru işareti şeklinde gözleriyle baktı bana."Şu hoşlandığım çocuk işte abla."
"CİDDİ MİSİN?"
"Evet onun yanından geliyorum şimdi."
"Çok sevindim bebeğim. Umarım bir şeyler olur da hevesin kursağında kalmaz."
"Yaşamadan bilemeyiz!" derken ayağa kalkmış üstümü değişiyordum.
"Hala şaka gibi geliyor abla."
"Tahmin edebiliyorum."
"Sizin ne oldu?"
"Bu sabah kahvaltıya gittik birlikte. İlerliyor bir şeyler ama bakalım, hayırlısı..."
"A sen bu sabah o yüzden yoktun."
"Aynen öyle, tabii sessiz oluyoruz. Evdeki küçük oğlanlara çıtlatmıyoruz. Yankı abin ve babamlar biliyor sadece."
"Benden sır çıkmaz."Gülümsedim.
"Büyüyorsun, duygulanıyorum."Ablamı öptüm ve aşağıya indik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖZTÜRK AİLESİ (ABİLERİM) (texting)
Teen FictionAslında bildiğiniz 'abi' kitabı sadece çok fazla klasikleşmesin diye bir de abla ekledim. Şans verirseniz pişman olacağınızı sanmıyorum.