6. SICAK KURŞUNLAR

806 54 10
                                    



KENAN'DA BİR
SÜVEYDA

6. BÖLÜM: "SICAK KURŞUNLAR"




13 Kasım 2018

Bazı geceler vardır; idam sehpasını hazırlayan, bazı günler vardır; sessiz çığlıklarını boğazına tıkayan, bazı hayatlar vardır; yoktan yere umut var eden, bazı insanlar vardır; umutları titrek mum ışığı gibi iki parmağıyla söndüren.

Bazı insanlar, bazı hayatların yaşama istediğini, yarına dair hayallerini sömürürken, hiçbir aha ak düşmeden hesap sorulacaktı.

Güzin ve Süveyda ağır adımlarla üniversitenin bahçesinden dışarıya doğru yürürken, Güzin Süveyda'nın bozuk suratıyla telefonun ekran ışığına bakıp bakıp durduğunu gördü. "Neye bakıyorsun öyle?"

Süveyda daldığı düşüncelerden Güzin'in sesiyle sıyrılıp omzunun üzerinden ona baktığında, "Kenan'a mesaj atmıştım da," dedi bozuk sesiyle. "Mesajımı görmüş ama cevap vermemiş."

Güzin bıkkınca önüne döndü. "Yapma şunu dedikçe aynısını yapıp duruyorsun."

"Ne yapıyorum?" sinirlenerek konuştu Süveyda "Ne varmış yaptığımda?"

"Adam seni istemiyor," dedi sertçe. "Anla artık..."

"İstiyor!" diye çatık kaşlarıyla karışık verdi Süveyda. "Sadece babamdan ve İhsan'dan dolayı uzak duruyor."

"Haklı değil mi sence?"

"Ne haklı değil mi?"

"Adam her gün İhsan'la boğaz boğaza," dedi Güzin kısık sesle. "Babanla güç gösterisi yapıp duruyor, onunla bir geleceğin olacağını mı zannediyorsun?"

"Güzin..." uyarı dolu çıkan Süveyda'nın sesi biraz da kırgındı. "Kenan'la evlenme planları kurmuyorum, bana bir gelecek vermesinin derdinde de değilim... Sen de bunu anla artık."

"O zaman ne istiyorsun bu adamdan?" Sabrının son demlerine gelen Güzin, ses tonuna dikkat etmediğinin farkında değildi. "Gün aşırı çalıştığı yere gidiyorsun, yolunu kesiyorsun, karşısına çıkıyorsun... Neden?"

"Sadece öylesine takılıyoruz," dedi Süveyda umursamaz bir tavırla. Biraz da geçiştirmek istemişti. "Aramızda ciddi bir şey yok."

Güzin bakışlarını arkadaşından koparıp önüne baktı ve dışarıya sıkıntılı bir nefes bıraktığında, "Seni hiç anlamıyorum," diye ağzının içinden söylendi. "Bir hiç uğruna kendini düşürüyorsun. Kendine dışarıdan bakacak olsaydın kendinden utanırdın."

"Kendini küçük düşürecek hiçbir şey yapmıyorum," dedi Süveyda Güzin'in yarım görünen gergin yüzüne bakarken. "Konuşmakla, buluşmakla da küçük düşülmez."

Güzin dönüp Süveyda'ya bakınca, "Kenan'ın yerinde olsam senin şimdiye kadar İhsan'a ve babana şikayet etmiştim bile," dedi çekinmeden. "Adamın eline öyle bir koz veriyorsun ki günü geldiğinde İhsan'a ve babana olan nefreti yüzünden bunu kullanacak. O gün geldiğinde de, sana söylemiştim diyeceğim."

"Böyle bir şey asla yapmaz," dedi Süveyda net bir sesle. "Öyle biri değil, yapsaydı ilk gün yapardı. Her defasında benden uzak duranın o olduğunu unutarak konuşuyorsun."

"Bir gün gelecek ve ben sana bunu hatırlatacağım."

"Öyle bir gün asla gelmeyecek," dediğinde Süveyda, sesindeki bariz netlik Güzin'in dikkatini çekmişti. "Babam neler yaptığımı asla öğrenmeyecek. Bundan öncekilere izin vermedim, bundan sonrakilere de asla izin vermem..."

KENAN'DA BİR SÜVEYDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin