🌼
KENAN'DA BİR
SÜVEYDA51. BÖLÜM: "KIRIK KALPLER DİYARI"
BERRİN ASİL
Büyük bir çığlıkla gözümü açtığımda kan ter içinde kalmıştım. Fakat etrafıma bakındığımda ne zincirlere vurulmuşum ne karşımda o adam vardı ne de bana tecavüz ediliyordu.
Sadece kabustu. Sadece kabus. Sadece ara sıra gördüğüm kabuslardan biriydi.
Şiddetli mide bulantısıyla yataktan çıkıp biraz gezinmeye başladığımda kendimi biraz da olsa toparlamayı başarmıştım.
Düşüncelerim daha da sakin bir hal almaya başladığında o sırada odamın kapısı açıldı ve Lider göründü.
Şaşırmış, "Ne işin var senin burada?" diye sormuştum.
"Uyumak için odama geldim." Kapıyı kapatıp ceketini çıkardı. "Senden izin mi alacağım?"
"Odama?"
"Evet, odama."
Yine sarhoştu çünkü ayakta zor duruyordu. Ve bu iki oluyordu. Her sarhoş olduğunda soluğu benim odamda mı alacaktı?
Ceketini yere bırakıp gömleğinin kol düğmelerini açtı ve sonra da gömleğin eteklerini pantolon arasından çıkarıp yatağa geçti. Kollarını yastığın altına, yüzünü de pencereye dönük bir şekilde yastığın üzerine bıraktı. Bıraktığı yorgun nefesi bile duymuştum.
Yine başka bir yerde uyumam gerektiğini anladığım gibi terliklerimi giyinip odadan çıkmak istedim ama kapıya ulaştığımda üstünün açık olduğunu hatırlayıp geriye döndüm. Kararsız da olsam yanına gitmekten kendimi alamamış, önce ayakkabılarını çıkarmış, sonra da altında kalan çarşafı üzerine örtmek için avcumu başının arkasına yaslayıp ileriye uzanarak çarşafın diğer ucundan tutmuştum.
Acaba kızı yüzünden mi içmişti?
Kulaklarına ve ensesine değen saçlarımın onu uyandırmasına izin vermeden üzerini örtüm örtmesine ama doğrulduğum gibi Lider de sırt üzeri dönüp önce beni inceledi sonra da gözlerini ovaladı.
"Özür dilerim," dedim sessizce. "Seni rahatsız etmek istemedim. Üzerini örtmek için..." Ne saçmalıyordum hiç bilmiyordum. "Neyse, gidiyorum. İyi geceler."
"Berrin," bileğimi yakalamıştı ama beni durdurmak için değildi. Beni kendine çektiği gibi yatağın diğer tarafına düşürmüş, saçlarımın yastığa dağılmasına sebep olmuş, dizini geceliğimin üzerine basarak bacaklarımın arasında kalmasına ve üzerime uzanmasına sebep olmuştu.
"Lider..." dedim korkuyla. Ondan zaten korkuyordum ama gecenin bu karanlığında yüzüne bu kadar yakın olmak daha da korkunçtu. Özellikle de gördüğüm kabustan hemen sonra bana böyle yakın durması... Çok ters tepecekti biliyordum. "Gerçekten kötü bir niyetim yoktu," dediğimde başımın hizasında, yastığın üzerinde tuttuğu bileklerimi avuçlarının içinden çıkarmaya çalışıyordum ama asla başarılı olamıyor, avuçlarının sıcaklığını biraz daha hissediyordum. "Sadece üzerini örtüp çıkacaktım."
"Şişt," deyip beni susturdu. Nefesi dudaklarıma dokunmuş, alkol kokusu içime akmıştı. "Üzerimi örttüğünü biliyorum. Sus iki dakika." Sustum susmasına da yumuşak bakışları gözlerimi delerken sessizlik bir hayli gürültülüydü.
Daha fazla yüzüne bakmak istemeyip bakışlarımı yüzünden uzaklaştırdığımda, "Kalk üzerimden," dedim. "Ne istiyorsun?"
Gülmüş, dudaklarını dudaklarıma yaklaştırmıştı ama dokundurmamıştı. "Yatağım sen kokuyor, Berrin." Kontrolsüz bir şekilde bakışlarım yüzüne çevrilmişti. Göğüs kafesimin kasılmasından ondan gerçekten de korktuğumu anlıyordum. "Hatta yastığım, çarşafım... Geçen gün uyandığımda üzerime bulaşmış, bir türlü kurtulamamıştım. Bütün gün sesinle gezmek zorunda kaldım. Saçlarım bile sen kokuyordu. Niye bu kadar derine yerleşen kokuya sahipsin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KENAN'DA BİR SÜVEYDA
RomanceGün; silahların ve güllerin kavgaya tutuştukları bir zaman. Saat; Gecenin şafağa uzayan saatleri. Nefretin düştüğü, aşkın çıkmaza savrulduğu dar bir vakit. Süveyda'nın Kenan'ıyla sınandığı, Kenan'ın Süveyda'sıyla kanadığı sancılı bir kış gecesinden...