12 (1. Kısım)

305 43 29
                                    

Eser'in cahilliğin mutluluk olduğunu kabul ettiği mucizevi bölüm -1-

Ruhi'nin zekâsı ve insanı manipüle etme yeteneği beni çoğu zaman korkuturdu. Ben, ağlamaya çeyrek kala çözmeye başladığım ilk testimi bitirmişken annemin odama girip yatağıma oturmasının ve sessizce bana bakmasının tek sebebi Ruhi ve söyledikleriydi.

"Bir şey mi oldu?" dedim, yerimden kımıldamadan anneme bakarken.

"Ne zamandır oturuyorsun böyle?" dedi annem. Bir an yalan söylemeyi düşündüm ya da yalan demeyelim, abartı diyelim. Bir an abartıp gerçekten de bayadır oturup test çözdüğümü söylemeyi düşündüm ama sonra bunun bana bir şey katmayacağına karar verdim ve annemin inanıp inanmama riskine de girecek hâlim yoktu. "Çok olmadı." dedim, testime dönerken.

"Güzel." dedi annem de. "İki saat daha oturursan böyle, cezan bitebilir."

"Yani istediğim zaman dışarı çıkabilir miyim?" dedim hevesle.

"İzin aldığın müddetçe evet." dedi annem. Sesinde tehdit vardı. "Bir daha habersiz çıkıp gidersen üniversiteye kadar evden çıkamazsın."

"Tamam o zaman." dedim biraz fazla heyecanlı bir şekilde. Dediği tehdide takılmadım çünkü benim annem de benim gibi bir şeyleri abartmayı severdi. Sonra da annem cezalı olduğumdan beri yapmadığı bir şeyi yaparak telefonumu istedi. Bu biraz kötüydü tabii ama yine de keyfimi bozmayacaktım. Hızla testime dönüp sıradaki soruyu çözerken keyifli hâlim biraz daha sürdü. Annem de odamdan çıkmıştı ama birkaç soru sonra anlamadığımı düşünüp zorlanmaya başladığımda sinirlenip ağlamaya başlamam geç olmadı.

O akşam Ruhi'ye nasıl yaptığını sorduğumda bana şöyle bir baktı ve sınıfından bir kızın ailesi tarafından çok baskılandığı için evden kaçtığını anlattığını söyledi. Annem belli etmek istemese de benden baya korkmuş. Bir süre bu fikir benim aklıma neden gelmedi diye düşünürken "Sen anlatsaydın inandırıcı olmazdı zaten." dedi Ruhi.

Şeytan.

Daha sonra Eser'le -annemden geri aldığım- telefonumla konuştuk ve hemen ertesi güne buluşacağımıza dair sözleştik. İlk buluşmamızda yanımızda Yeşim ve Yoyo vardı. Şimdi sadece ben ve Eser olacaktık ve dediğine göre benim biricik sevgilim her şeyi planlamıştı. Öğlen saatlerinden akşama kadar geçecek sürede her şey onun konrolü altındaydı. Derin araştırması sonrasında sevgililerin yaptığı ve bizim de hoşumuza gidecek şeylerin bir listesini yapmıştı. Ona göre ilerleyecektik.

Verdiğim ani kararlardan her zaman pişman olmuşumdur. O zaman da öyle oldu çünkü neyime güvenip de ne giyeceğime karar vermeden ertesi güne buluşmak için sözleştim acaba. Ama en sonunda çok da abartmamaya karar verdim çünkü yani genel olarak bir AVM'de takılacaktık. Belki AVM çıkışı başka bir yere giderdik ama o da muhtemelen banklarla dolu bir yürüyüş parkı olurdu. Bacaklarımı kalın göstermeyecek derecede sıkı ve siyah bir tayt giymiştim ve üzerimde de kalçamı örtecek kadar uzun ve bol koyu lacivert bir tişört vardı. Bu koyuluğu da takılarımla, ayakkabılarımla ve çantamla renklendirmiştim. Ayrıca saçımın maşalı olması da dağınık bir hava katmıştı. Ertesi gün, cumartesi günü, Ruhi'nin beni sabırsızca beklediği saatlerde aynada kendime baktığımda hem zayıf, hem neşeli, hem de samimi birini görmek istedim ama bir türlü tatmin olamadığım için Yeşim'e fotoğrafımı atmayı düşündüm. Ona durumu anlattığım ve beni onaylamasını rica ettiğimi söylediğim birkaç mesajdan sonra geri dönmeyince çaresiz kaldım ve istediğim gibi giyinmeye razı oldum.

Ruhi de yedi aylık olduğu için beni bir türlü salmadı ve ben de onun beni süzüp duran gözlerine bakarak "Olmamış mı?" dedim, neredeyse sızlanmıştım.

Arılar ve Erkekler | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin