33.

467 22 1
                                    

Jn: bu sefer elimden kurtulamazsınız!

Bu sefer üçümüz Jin oppa'dan kaçmaya başlamıştık. Koşarken ikisi merdivenlere yönelirken ben mutfağa doğru gitmiştim. Jin oppanın onların peşinden gitmesiyle derin nefes vermiştim.
Geri içeri girdiğim zaman hepsinin ayakta birşeye baktığını fark etmiştim

Eun: napıyosunuz?

Konuşmamla bana bakmışlardı. Gözüm yoongi oppanın elindeki kağıda kaymıştı.  Gözüm boştaki ellerime kaydığında yutkunup konuşmaya başladım.

Eun: oppa.. söyliycektim size

Jk: ne zaman eun?

Eun: boşuna telaşlındırmak istemedim, zaten benimle yeterince uğraşıyorsunuz

Yg: Eun!!

Eun: ne eun, ne! Farkında değil miyim sizce!! Benim yüzümden kaç gündür doğru dürüst çalışamadınız bile!! Size sadece yük oluyorum!

Gözlerimden akan ve artık çenemden damlayan yaşlarla arkamı döndüğümde diğer üçünün kapıda durmuş bize baktığını fark etmiştim. Hızlıca kapıya gidip askılıktan montumu ve maskemi aldığım gibi kendimi dışarı atmıştım arkamdaki bağrışmaları es geçerek. Yavaşça yürürken elimde sıkı sıkı tuttuğum telefonu sessize alıp montun cebine koymuştum, saçıma gelen ıslaklıkla başımı kaldırmıştım. Yağmurun başladığını fark etmiştim. Sanki benimle ağlıyordu. Bir boş parka gidip banka oturmuştum. Kendimi tutamayıp hıçkırarak ağlamaya başlamıştım. Bu sefer gizlemek için uğraşmıyordum.. sesli şekilde ağlarken kendimi bir süre sonra az da olsa dizginlemiştim. Cebime koyduğum telefonu çıkarıp aramalrda 'felix' e tıklamıştım. Çok geçmeden açmıştı.

(📞)

Felix: bebeğim

Eun: Felix (hıck) ben..

Felix: Eun, noldu iyimisin!?

Eun: Felix (hıck) yanıma gelirmisin?

Felix: nerdesin!?

Eun: konum atıyorum

(📞)

Konumu atıp beklemeye başlamıştım. Sakinleşsemde arada gözlerimden yaşlar akıyordu. Çok geçmeden araba sesinin gelmesiyle arkama bakmıştım. Felix arabadan inip direk bana doğru koşmaya başladı. Yanıma varınca elindeki şemsiyeyi açıp başıma tutmuştu.

Felix: şu haline bak, hadi arabaya bin yoksa hasta olucaksın

Başımı sallayıp ayaklandığımda Felix şemsiyeyi bırakıp, bi tepki vermemi beklemeden beni kucağına almıştı. İtiraz etmeden başımı omzuna yaslamıştım. Arabanın kapısını açıp beni ön koltuğa oturtturup kendiside şoför koltuğuna geçmişti. Burnumu çekip başımı cama yasladım. Yağmur sesi beni çok rahatlatıyordu. Gözlerim her saniye ağırlaşırken kendimi uykuya bırakmıştım.


Gözlerimi açtığımda yatakta olduğumu anlamıştım. Doğrulduğumda odayı süzmüştüm. Masanın üstünde olan resim dikkatimi çekmişti. Yorganı üstümden atıp ayaklanmıştım. Masanın önünde durup çerçeveyi ellerimin arasına almıştım. Bu fotoğrafta ben, Felix ve jungkook oppa vardı. Gülümseyip resmi eski yerine bırakıp kapıya doğru ilerlemiştim. Kapıyı açıp önüme çıkan merdivenlerden inerken aynı zamanda eve dikkatlice bakıyordum. Basamaklar bitince daha hareket edemeden bir el beni biyere çekmişti.

....

BTS ile hayal et shiftingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin