34.

462 26 1
                                    

Felix: uyanmışsın

Ben hayla ona bön bön bakarken burnumun ucuna öpücük kondurup ellerini belimden ayırıp beyaz bi masaya iteklemişti beni. Masayı görünce kaşlarım havalanmıştı, çünkü masayı ciddi manada doldurmuştu.

Eun: doğru söyle dışardan mı sipariş ettin

Felix: yoo ben kendim yaptım

Ona şaşkın şaşkın bakarken o masadan aldığı gimbap'ı ağzıma koymuştu. Gülümseyip ağzımdakini bitirince konuşmuştum

Eun: Mmm çok güzel

Hemen yanımdaki sandalyeye oturup önümdeki çubukları kavramıştım. Kimchi'ye uzanıp yerken Felix daha yeni oturmuştu masaya. Biraz dalgın gibiydi ama üzerine gitmek istemeyip önümdeki yemeğe dönmüştüm

Bulaşıkları makinaya yerleştirip çalıştırdıktan sonra çöp kutusunu açtığımda karşımda gördüğüm şeyle kaşlarım havalanmıştı. Çöpte yırtılmış paketler vardı, gözüme çarpan kağıtla eğilip elime almıştım. Bu yemek fişiydi. Anlaşılan felix hepsini dışardan söylemişti. Ağzımdan kaçan küçük kıkırtıyı durdurup elimle ağzımı örtmüştüm. Elimdeki fişle mutfaktan çıkıp salonun kapısına yaslanıp ona bakmıştım. Televizyondan oyun oynuyordu.

Eun: canımm

Felix: hm..

Eun: ben yaptığın yemekleri çok sevdim bir dahakine tekrar yap olur mu

Anlık duraksasada oyunundan gözlerini ayırmayıp bakmaya ve oynamaya devam etmişti

Felix: olur aşkım, yaparım

Eun: tamam yaparsın ama birdahakine bunları sipariş ettiğin yere gidip ordada yiyebiliriz

Ben bunu derdemez direk bakışarı beni bulmuştu. Kapı pervazına yaslanmış ve kollarımı kavuşturmuştum. Bana tek kaşı havada bakarken elimdeki kağıdı sallamıştım. Ağzı ufak açılsada eliyle örtüp ensesini kaşımıştı.

Felix: ya, yemek konusunda pek kabiliyetli değilim

Eun: onu anladım zaten canım

Ona hava öpücüğü gönderip onun araksındaki koltuğa doğru ilerlemiştim. Ben kendimi koltuğa atarken o oyununa devam etmişti.

Sıkkınlıkla oflayıp 2 saattir uğreştığım telefonu koltuğa atmıştım. Felix'e baktığımda hız kesmeden oyununu oynamaya devam ediyordu. Ben konuşmaya başladığımda bile..

Eun: aşkımm

Felix: hmm

Eun: ne hmm ya!

Felix: noldu sevgilim

Eun: canım sıkıldı..

Felix: -

Eun: dışarı falan mı çıksak

Felix: az kaldı şunu da bitireyim, çıkarız istersen sen hazırlan

Eun: ama benim burda eşyalarım yok ki

Felix: o zaman biraz bekle canım

Oyuna baktığı için görmesede başımı sallayıp mutfağa doğru adımlamıştım. Mutfağa girip eşyaların nerde olduğunu ve buzdolabında nelerin olduğuna bakmaya başlamıştım. Aklıma gelen fikirle kek malzemelerini çıkarıp kek yapmaya başlamıştım.

15dk sonra~

Keki ısınmış olan fırına koyup mutfaktan çıkmıştım. Gözüm felix'e kaydığında oyunun önünde telefonuyla uğraştığını gördüm. Aklıma gelen şeyle hızlıca üst kata çıkıp uyandığım odaya girmiştim. Telefonu alıp açtığımda toplam 101 arama olduğunu ve 30 da mesaj olduğunu görmüştüm, çoğuda jungkook oppadandı. Yutkunup jungkook oppayı aramıştım. Çalarçalmaz açması beni gülümsetirken onun endişeli ve yüksek sesi gülümsememi buruk hale getirmişti.

Jk: Eun! Nerdesin! Niye aramalara cevap vermedin!!

Eun: oppa bi sakin ol, cevap vericem hepsine

Telefonun arkasından derin nefes alışları duyduğumda gülümsemem büyümüştü

Jk: sakinim anlat hadi

Eun: ben dışarı çıktığımda evin aşağısında olan bi parka gitmiştim. Felix'i çağırdım oda beni kendi evine getirdi, ben iyiyim merak etme oppa

Jk: yanlız mısınız

Eun: yani evde yanlızız ama o aşağıda bende şuan odadayım

Jk: tamam konum at, geliyorum


....



BTS ile hayal et shiftingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin