9. Nefha

157 10 1
                                    


Yellow- Coldplay

Benimle Kayboldun- Kaan Boşnak


Bir aşk itirafı normalde bir insanı çok fazla sarsmazdı. Ama bizim durumumuz daha değişikti. Özgür hayatıma girdiğinden beri beni çok şaşırtıyordu. Önce Selim abinin kardeşi çıkmıştı, ardından ben henüz bunu atlatamadan bana aşık olduğunu öğrenmiştim. Nasıl hemen ona tamam diyebilirdim ki? 

Önce kendi duygularımı tartmıştım. Düşününce benimde ondan hoşlanmaya başladığımı hissettim. Ama her şey duygulardan ibaret değildi. Her ne kadar abimi o kazadan sorumlu tutmasam bile, Özgür kazadan veya abisinden her bahsettiğinde içim acıyordu. Sanki kazayı ben yaptırmışım ve on dört yaşında bir erkek çocuğunun elinden abisini almışım gibi hissediyorum. Ergen bir erkek çocuğunun en çok abisine ihtiyaç duyacağı zamanda kaybetmişti Selim abiyi. Bizi suçlamadığını söylüyordu, ama içinde bir yerde belki de annesi gibi düşünüyordu. 

Aşk itirafından sonra yanımıza Koray gelmişti ve bizi sıraya çağırmıştı. Bu sayede bende ondan zaman isteyebilmiştim. İtirafı Çarşamba günü almıştım ve bugün Pazardı. Acildeyim, kolumdaki dikişleri alıyorlar. Uyuşturucu iğne yapıldı ama yine de canım acıyor. Annemin elini tutum ve yüzümü onun omzuna gömdüm. Üç gündür Özgür'ün itirafını düşünüyorum ama nasıl kabul edeceğimi bilmiyorum. Artık kendi kendime saçma sapan bahaneler uyduruyorum. Hatta iç sesimle konuşmaya başladım. Mesela Cuma günü okuldan sonra Mehmet Amcanın kitapçısına uğramıştım. Raflara kitap dizerken kavga ediyordum onunla. 

Nereden çıkardın aşık olduğunu?

O zaman neden bana ihanet etmediğini söyleyip yalvardığında hemen inandım? İnanmak istedim?

Bir tek bununla mı oluyor?

Bana izinsiz dokunması Emre kadar rahatsız etmiyor, sürekli elini tutmak istiyorum.

Bu da geçerli değil!

O zaman vurulduğumuzda onun yarasının derdine düşüp niye kendiminkini hissetmedim? 

Ya seni kullanıyorsa?

Sus artık!

Seslice ofladım elimdeki kitabı rafa koyarak. Kendi kendime kurdukça kuruyordum. Her an beynim patlayabilirdi. Ahşap merdivenden dikkatli adımlarla aşağı indiğimde Mehmet Amca bana seslendi. "Kızım, dikkat et bak. Kolun sakat birde düşeceksin ödüm kopuyor." dediğinde güldüm. "Bir şey olmaz bana, Mehmet Amca." diye seslendim ona. 

Yeni gelen kitapları yerleştirmede ona yardım ediyordum. Böylece biraz havam değişmişti. Düşüncelerimden arınamıyordum. Her türlü yolu deniyordum. Kitap okumak bile rahatlatmıyordu bu sefer beynimi. Satıları okurken beynimde Özgür'ün cümleleri dönüyordu,

"Belki de, o durumlardan biri etkileşimdedir ve Gece Başaran'ın hayattı kendiminkinden daha önemli gelmiştir."

"Seni sevmiyorum, sana aşığım Gece. Bunlar çok uzak kavramlar."

Neden ben? Git başkasına aşık ol. Ama yok, illa benim başıma patlayacak. Bir durakladım, Özgür ile başka bir kızı yan yana düşününce gözüm seğirdi. Doğru bir karar vermek için günlerdir düşünüyorum. Beynim ve kalbim ikiye ayrılmış durumda. Beynim diyor ki;

"Saçmalama, hayatımda sizin kadar saçma bir ikili görmedim. Biri 'abisi ölen çocuk', diğeri 'katilin kardeşi'. Bir gün dönüp dolaşıp seni suçlayacak ve sen bu üzüntünün altından kalkamayacaksın. Çünkü kalbin artık kaldıracak gücü bulamıyor. Birde aşk acısı eklenirse kalp nakli şart olur. Görünmez değil, görünen kaza!" 

Gece'nin Sakladıkları (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin