Bu cesaret nerden gelmişti bana. Yüzünün her yerinde gezdirdiğim parmaklarımı şimdi annesinden azar yiğen çocuk misali oynatıyordum. Ona bakmaya yüzüm yoktu, utanma duygusunuda ilk defa bu kadar hissetmiştim. Ona dokunarak suç işlemişim gibi hissediyordum. Sen kimsin sorusuna cevabı ben Onur olacak kadar gerizekalı bir insandı ve şimdi oturmuş benimle yarım saattir yerdeki halıyı izliyordu, hiç konuşmadan. Ne ben ona bişey söyliyecek kadar salaktım nede o konuşacak kadar akıllı itiraf etmeliyim ki gitmesini istemiyorum varlığı bile huzur veriyor bana. Nefes alışverişi, rahatsız edici olmayan yutkunması hatta burnunu çekti o bile onun varlığının kanıtı.
Ama ben bu yabancı duygularla ne yapıcaktım. Kafayı yiğebilecek kadar takıntılı ve psikopat biriyim. Geri dönüşü olmayan sonunun kötü biteceği bir hayalin gerçek olmasını istiyorum.
Boğazını temizliyerek " Nida seni bekliyorum, bana hayatını anlat, kendini herşeyini " duraksadı. "Seni tanımak istiyorum."
Başımı hafifçe kaldırarak kahvenin en koyusu gözlerine baktım. Burukça gülümsedi. Şu masum çocuk havası, ona nerden geliyordu acaba. Ve benim hayatımı neden merak ediyordu. Seni merak ediyor aptal. İç sesim tepinerek hiç bilmediğim bişey söyledi.
" Benim sana sormam gerekiyor Nida. Sen kimsin ? "
Ben kimdim biliyormuyum kim olduğumu şu hayattaki amacımı, çaresizliğimi, yalnızlığımı, terk edilişlerimi, yeniden tutunmaya çalışırken hayata dahada fazla dibe çöktüğümü, yaralarımı, kimsesizliğimi. Evet anlatmak istediklerim buydu belkide içimi dökmek istediğim kurtulmak istediklerim bunlardı.
" Ben sana güvenmelimiyim ? "
Ayağa kalktı ve önüme durarak diz çöktü. Ellerini dizlerimin üzerindeki ellerimle buluşturdu, gözlerini gözlerime dikerek.
" istiyor musun ? "
Anlamadığımı ifade eden gözlerle. " neyi " diye sordum.
Dudağının kenarı kıvrılarak hafifçe gülümsedi. Elimi sıkarak. " güvenmeyi " dedi.
Dudağımı bükerek " bilmem" dedim.
" sana güvenirsem ilk olursun, güvenirsem benden gidemezsin, eğer benden gitmessen benimle ya batarsın yada "
Sözümü kesti. Kaşlarını çatarak " Ya ben seni kurtarırsam, gitmek yok yanındayım. Yanında olmak istiyorum. Bu kadar. "
Adını söylemek ne kadar da güzel. "Onur, sana sarılabilirmiyim ? "
Cevap vermeden gülümsedi ve kafasını salladı. O bana sarılmasada ben kollarımı onun boynuna doladım. Islak saçlarım onu gıdıklamış olucak ki saçlarıma doğru üfledi. Kollarımı gevşeterek aramızdaki az mesafeden nefesini hissettim. Yüzündeki akıllara zarar o ifadeyi görüpte gülmemek kaçınılmazdı.
" Niye gülüyorsun ? "
Aynı şekilde gülerek sordu. Elleriylede saçını düzeltti. Sanki bozulmuşta çirkinmiş gibi. Her hali onun muhtesemmis gibi geliyordu bana, onu küçük yaramaz bi çocukken altına kaçırırken düşündüm, yada tuvaletteyken, kusarken ne biliyim her türlü bi etkisi vardı bana karşı. Onu her türlü sevebilmeye hazırdım. Sevmek bu kelime yabancılaşmaktan çıkmıştı artık. Ruhumda ve bedenimde hissediyordum her zerresini.
Ne oldunu anlamadan onun kollarının arasında buldum kendimi. Kafamı gövdesine yaslamıştı, kokusu ta içimdeydi. O bana sarılmıştı. İlk defa. Ona saklamak istedim kendimi, kimsenin görmemesini bilmemesini istedim. Kimselerin ona bakmaması derken aklıma gelen o düşünceyle kendimi onun bedeninden hızla uzaklaştırarak kaşlarımı çatıp ona baktım. Ne oldu ifadesi bakışlarıyla beni süzdü. Üzerimde hala bornoz vardı ve benim oturma pozisyonum hiçte müsait değildi, kendimi düzelterek toparlandım.
" o kız kimdi ? "
Ben ona hesap mı soruyordum. Kimdim ki ben.
" Kız -kız kimden bahsediyorsun Nida "
" Neyse beni ilgilendirmiyor, şimdi odamdan çıkar mısın üzerimi değiştiricem"
Kapıyı göstererek " çıkıyorum ama bekliyorum, dışarı çıkarıcam seni "
"Çık hadii!."
Köpekmiydim ben evcil hayvanmıydım dışarı çıkarıcam senide neydi. Gerizekalı mısın ? Buna sevinmen gerekiyordu. Tekrardan iç sesime şükranları mı sundum.
Üzerimi hızla değiştirip odadan çıktım. Salondaki koltukta oturuyordu gözlerini duvardaki çizdiğim resme dikmişti, geldiğimi bile farketmemişti. Önüne geçip görmesini engelledim, gözlerimi açarak ona baktım. Gülümsedi "sen güzel çiziyorsun".
" güzeli çiziyorum diyelim "
Oyleydi şu boş hayatımda bana güzel gelen şeyleri çizer durardım sahip olamadığım herşeyi.
" Beni çizmeni isterdim ama olmaz, bizi çizmeni isterim çünkü güzel olan o "
Bu biz kelimesi sen ben biz birlikte ne olağan dışı bir durum. Ahhh beynim yandı. Be adam sen bana ne yapıyorsun böyle. Beni değiştirmiyosun beni baştan yaratıyorsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Sigaram
RandomYaşamaktan zevk almayan bir genç kız. Asabi, suratsız, kaba, umursamaz kötü bir karakter. Ve en önemlisi " büyük konuşuyor. " Başına geliceklerden haberi olsa konuşur mu dersiniz ? - Hayır. " KÖTÜYÜM AMA FAHİŞE DEĞİLİM "