Öznurun kafa patlatmasıyla zorla getirildiğim üniversitenin önündeyim şuan. Bir insan bu kadar mı nefret eder burdan, tabi nefret edilemiyecek kadar iyi anılarım da yok burda. Halbuki hayallerime ilk adımımı atabileceğim yer burasıydı bir zamanlar.
Merdivenlerden seri adımlarla çıkarak Ayten hocanın odasının olduğu koridora girip devam ettim. Ayten hoca bu okulda güvenebileceğim tek insandı. Geçen sene yaşanan olaylardan sonra okuldan atılabilmem yüzde yüzdü ama Ayten hocanın sayesinde hala burdaydım. Tabi burda olmuş halin buysa diyorsunuz. Evet bu kadar geliyor elimden. Tiksinidiğim insanların yüzlerine bakmak istemiyorum. Benim hakkımda söyledikleri iğrenç dedikoduları duymak hiç istemiyorum. Ben bunları kafa takan birisi değildim ama taki o güne dek o sürtükler beni buna çok zorladılar en sonunda çılgına dönerek kızlar tuvaletinde onlara bıçak salladım. Klozete kafalarını soktum. O yalvarışları ağlayışları acizlikleri o kadar çok memnun etti ki beni anlatamam. Kızlardan birinin o sahte sarı saçlarını kesip eline verince dahada memnun oldum kendimden. Haketmişlerdi.
Sabrımı taşırmışlardı. İlla akıllanmaları için böyle birşey yapmam gerekseydi baştan yapardım. O günden sonra herkes benden kaçar oldu zaten kimseyle muhabbetim yoktu ama hepten canavar görmüş gibi bakıyorlardı, bu benim biraz olsun işime gelsede bi zamandan sonra bunaltmaya başladı ve kızlardan birinin ötmesiyle dekan ve disiplin kurulunun kararıyla okuldan atılacaktım, Ayten hoca devreye girerek beni aka çıkardı. Ben ne kadar okula gelmek istemesemde Ayten hoca beni hep destekledi ve hayallerimin pesinden gitmemi soyledi. Bende en azından sınavlara giriyordum onun haricinde okula fazla uğramazdım. Ama bugün Ayten hoca beni çağırmıştı ve önemli birşey söyliyeceği kesindi.
Kapıyı tıklatarak içeri girdim. Ayten hoca samimi bir sekilde gülümsedi her zamanki sevecenliğiyle.
" Nidacım ne zamandır seni göremiyoruz hayırdır ? "
İmalı bakışlarından beni yakaladı.
" hocam, kalan derslerimi veriyorum ve gidiyorum biliyorsunuz tabi bu aralar onun için bile gelmiyorum ama... "
" gelmelisin. Herkes benim gibi değil seni senden çok düşünmez Nida "
Düşünmesinler düşünmelerini isteyen mi var derdim ama demiyeceğim o kadar hakkı var kadının. Zaten beni bu kadar düşünmeside gençliğini bana benzetmesinden. Ayten hocayı benim gibi hayal edemiyorum. Zaten gerçek karakteri tarzı öyle olsaydı şuan böyle olmazdı değil mi ? Haklıyım yani.
Hiç birşey demeden boş boş yüzüne baktım. Konuşmayacağımı anlamış olacakki devam etti.
" neyse şimdi asıl konumuza gelelim. Çok sevineceğine eminim. Okulda yeni bir atölye açılacak resim atölyesi, senin gibi ilgi duyan öğrencilerin biraz kafa dağıtabilmeleri için "
Ben gözlerimi şaşkınlıkla açarak bakıyordum bu süper bi haberdi.
" ve sende bize katkıda bulunmak istersin diye düşündüm mesela atolyeyi sihirli parmaklarınla istediğin gibi boyayabilir dizayn edebilirsin. "
İçimden kopmalık müzikle dans ederken sevinç çığlıklarıda atıyordum.
" peki ya graffıti ? " diye sordum Ayten hocaya.
Gülümseyerek gözlerini kıstı ve " ıımm olabilir ama bunlar bir şartla olacak Nida. Derslerine ve sınavlarına zamanında gireceksin. Sonra bir bakmışsın atölye senin " diye göz kırptı. Tüm hayallerim suya düşerken Ayten hocayı boğazlamak sonrada kafasını kesip sektirmek istedim sana ne benden sınavımdan dersimden mal karı.
Ama eninde sonunda o sınavlara girecektim biraz sabreder derslerede girmeye çalışırdım. Kafam şuan dolabım kadar karışık.
Ne yapmalıyım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Sigaram
RandomYaşamaktan zevk almayan bir genç kız. Asabi, suratsız, kaba, umursamaz kötü bir karakter. Ve en önemlisi " büyük konuşuyor. " Başına geliceklerden haberi olsa konuşur mu dersiniz ? - Hayır. " KÖTÜYÜM AMA FAHİŞE DEĞİLİM "