Eserler

58 8 2
                                    

Farklı sevilmek istedim ben, ayrı duygularla farklı kelimelerle hiç sevmemiş gibi sevilmek. Bu zamana kadar sevilmemiş ben Kendime kabul ettirmiştim zorda olsa. Şimdi ki sorunumda ya beni olduğum gibi sevemezseydi. Onun bana gelişi beni kollarına alışı benim aksime yüzündeki masumluğu herşeyi ya giderse benden, sizin için bunları konuşmak erken degil mi daha ortada bişey yokken diyorsunuzdur ama öyle değil işte o bana karıştı bir kere hayatıma girdi o gün adımı söylediği o gün benim hayatıma girdi. Aslında o bana bir hayat verdi. Onur, bu İsim artık bana bi ifade vericekti her harfinde bir anlam. Adını her ağzıma alışında bir heyecan.
" Nida, ne düşünüyosun bu kadar ? Anlatta beraber düşünelim"
Ben yine uçsuz bucaksız düşüncelerdeydim Evet. Masaya yasladığım kafamı kaldırarak homurdanmaya başladım.
"okul diyorum ne güzel baksana Onur ne güzel "
Beyfendi evden çıkartıp okula getirmişti beni üstüne üstlük Zorunlu olmadığım derslere girmeye zorlamıştı ona o zaman öyle bi çıkıştım ki arkasını dönüp" okulun kantinine gidiyoruz Nida " diye trip atmıştı. Bana işkence çektirmeye çalışan bi hali vardı. Şimdi ise kös kös oturmuş kaybolan yıllarımızı arıyoruz pardon bekliyorduk. Ama olsun onun yanında olabilmekte güzel.
Neden bu duygu simdi ?
Onu kollarimin arasina alip sıkıca sarmak istiyorum. O bakışlarını gözlerime kilitlemek istiyorum. Canını canıma katmak istiyorum.
Kendime inanamıyorum ne bu haller, tavırlar. Umutsuzluğum bitkin halim onun yanındayken engel olamadığım şımarık bi mutluluğa dönüşüyor.
" Nida! Gülüyorsun "
" Nidaaa "
" niye ben gülemezmiyim ? "
Sırıtarak bana niye bakıyo bu Onurrr, yüzümde bişey mi var acaba.
" Nida dudaklarıma bakıp gülüyosun "
Neyy
Kendimi toparlayıp sertçe yüzüne baktım.
" ne be dalmışım farketmedim bile "
" hııı öyle mii "
" öyle Onur. Pis pis sırıtmayıda kes "
" Tamam patron, eee ne zaman gidiyoruz başlamaya "
" neye ?"
kaşlarını kaldırıp kafasını hafifçe salladı.
Aahh salak ben.
" he hee tamam tamam "
Sandalyeyi kabaca ittirip kalktım, çıkış kapısına doğru ilerledim. Şimdiki durak; hayalleri gerçeklerle resmetmekti, yani bizim atölye.
Heyy heeyy aklıma geldi vazgeçebilirmiyiz. O atölye sadece benim eserim olmalı. Şimdi bittim ben.
Atolyenin kapısına yaslanıp Onur'un içeri girmesini engelleyebilirim sanmıştım. Ama o tenini tenime değdire değdire kapı kulbuna ulaşıp o lanet kapıyı açtı.
" Şeyyy... Onur nasılsın ? "
O duvardaki benim eserime bakarken. Hiç bişey söylemedi. Kafasını bir o yana bir bu yana çevirip onun motorunun çizdiğim her detayını bu detayların içinde boydan boya olan o çizikte var tabi. Şimdi herşeyi anlamıştı. Bitmiştim. Bu o kişi olmamalıydı. Ona ait hiç birşeyi incitmemeliydim ben.
" Nida! "
Sert ses tonuyla irkildim. Ben kimseden çekinmeyen korkmayan ben bu adama hep yenik düşüyordum.
Bana dönerek yapmacık ama bi o kadar sert bi şekilde kaşlarını çattı.
Yeterliydi bu kadar, olan olmuştu beni öldürecek değildi ya. Duruşumu toparlayarak başladım, bilsin artık.
" Onur evet motorunu ben o hale getirdim, bilmem nedeninide sorma canım öyle istedi özür falanda bekleme benden neyse faturası öderim sana "
Acayip el kol haraketleriyle bir solukta konuşmuştum.
Birşey söylemeden aynı yüz ifadesiyle yaklaştı.
Tamam kabul kalbim atıyor. Hemde çok.
Gülümsedi.
" Biliyorum Nida "
Ha ?
" nasıl yani "
" seni gördüm "
" çizerken mi ?"
Şaşkınlığıma gizleyemeyecek durumdaydım.
" O çocuklarla tartıştığını gördüm yanına geliyordum ama sen benden daha önce davrandın Nida "
" gördün bana niye engel olmadın ? Yani o motor şeyy çok güzel ve pahalı "
Öyleydi hayal ettiğim gibi. Siyah ve gerisi zamanla öğrenicez...
" hoşuma gitmiş olamaz mı ? "
" motorunu çizmem mi ? "
Ya sen nasıl bi adamsın.
" yani, senden başka öyle bi deseni kim çizebilir Nida. Başarılısın "
Dalga mı geçiyor benimle bu velet. Ne tarz bi konuşma böyle, yoksa ciddi mi.
" Nida duvara çizdiğinde bi harika olmuş, ama bişey eksik gibi "
Onurla eserime bakarken eksik olan şeyin ne olduğunu öğrenmek için Onura döndüm. Onurla onura döndüm mü oldu şimdi. Hahah komik.
" neymiş o "
Öyle bakma nolur. Ya gözlerini yerim senin.
" Biz "
Gülüşünü koklarım bak.
Ya bu çocuğu benden uzaklaştırın benim bütün devreler yandı.
Yerde duran kalemlerden birini uzatıp elime tutuşturdu.
" Hadi "
Birşey söylemeden elinden kalemi aldım.
" beni yalnız bırak o zaman "
" bizi çizerken yalnız olucaksın öyle mi bu kulağa hiç mantıklı gelmiyor Nida. "
Duraksadı.
" Bende karşı duvara başlarım rahatsız etmem seni, arada bi kesişiriz o kadar "
Muzipçe gülümsedi. Benide güldürdü. Başımla onayladım.
      

     Sonunda bitirdiğim bize bakıyordum. Nedense içimde bi burukluk olmuştu, hiç fotoğrafım yoktu benim ailemle sevdiğim birşeyle yada, tabi şu zamana dek sevdiğim birşeyde yoktu o ayrı bi konu.
Omzumda teninin sıcaklığını hissettim, ürperdim.
" Biz bu kadar güzel olucaz Nida "
Öyle mi olucaz der gibi baktım. Oda gözleriyle beni onayladı.
" Benimkini görmek ister misin Nida ? Eserimi "
Önümde durduğu için göremediğim o eserini, kenara çekilip bakmak varken parmak uçlarıma yükselere omzunun arkasından baktım.
Kalbimi teklettin be adam.
" O resmi benimle kalbime yazar mısın ? "
Hayatımda duyup duyabileceğim hatta bir daha duyamıyacağım kadar güzel kelimelerle bu cümle aklıma sığmadı ordan burdan taştı. Sen bana böyle, ol özel ol bana, biz bu tarifi olmayan adı aşk  denilen veleti biz olarak yaşayalım.
Kollarımı omzuna dolayıp sarıldım o adama. O kokusunu çektim hücrelerime burnumu boynunda dolaştırdım.
Kulağına fısıldadım.
" yazarım "
Hafifçe kafamı kaldırıp ona bakmamı sağladı.
Ya bu kadar yaklaşmasana.
Gözlerimi kapadım.
Nefesini hissederken kalbim kan pompalamaktan başka her türlü ibneliği yapıyordu bana.
Ufak bi dokunuş.
Boomm !
" öhöömm "
Ben burdayım sinyali veren bi dangalak.
Pardon.
" Ayten hocam "
Bu bakışlar nedir ?

Son SigaramHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin