Evimdeki koltukta uyandım. Hiçbir şey düşünmeden banyoya gittim. Serin suyla yüzümü yıkadım. Kafamı kaldırdığımda hiç kaldırmamış olmayı diledim.
Nefesim kesilmişti, damarlarımın kalbimin hızına yetişemediğini hissediyordum.
Aynada kendi yüzüme baktım, bembeyaz olmuştu. Gözlerimi biraz kaydırdım arkamda bir şey vardı. Daha önce gördüğüm hiçbir şeye benzemiyordu.
Daha sonra birine anlatmak istesem anlatamazdım çünkü gördüğüm şeyi ifade edebilecek kelimelere sahip değildim. Korkuyordum zaten hissettiğinden emin olduğum tek duygu buydu.
Bir anda koşmaya başladım, kapıyı açtım ve kendini dışarıya attım.
Otogardaydım, kalabalığın ortasında, bir boşlukta. Sesimi duyurabileceğim tek bir kişi vardı, daha doğrusu iki kişi. 30’lu yaşlarda bir kadın ve kucağında ufak bir bebek.
O anda kalbim tekrar hızlandı. Kadının yanında daha yeni aynada gördüğüm şey vardı. Ve kesinlikle aynadakinden daha korkunçtu. Bir anda her yer kapkara oldu, tekrardan bir şeyler görebildiğimde o şey gitmişti. Ama iki tane kadın vardı biri daha yeni gördüğüm kucağında bebek olan kadın, diğeri ise onun tıpatıp aynısı. İkisi birden bana baktı, ve beynimi patlatabilceğini düşündüğüm bir ses duydum.
Gözlerini açtım, otobüsteydim. Bir süre durup ne olduğunu idrak etmeye çalıştım. Rüya görmüştüm. Kan ter içindeydim, elimdeki kağıt ıslanmıştı. Daha önce hiç bu kadar korktuğumu hatırlamıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çoban Yıldızı
FantasyBir kız düşünün, kimsesi yok. yeni bir hayat, yani şanslar için yola çıkıyor. Yepyeni bir hikayesi oluyor ve yeni insanlarla tanışıyor... Ya da tanıştığını sanıyor. ~Başları fantastik değil fakat sonu öyle.~
