10. Bölüm

22 9 5
                                    

Gözlerimi açtım tamamen dinlemiştim. Kalktım ve hazırlanırken etrafın alışık olmadığım kadar temiz olduğunu gördüm. Bu kadar temiz tutamayacağımı biliyordum ama en azından zehirlenmeyeceğim kadar temiz tutacaktım. 

Evden çıkıp hastaneye giderken temizlik yapmaktan nefret etmeme rağmen günün büyük bir kısmını temizlikle geçirdiğimi düşündüm.

Harika bir hayatım vardı! 

Temizliğe başladıktan bir süre sonra Eline’nin  yanına gittim. Maalesef Eline o gün gelmemişti. Çoğu zaman hastaneye gelip babası ile dursada gelmediği çok gün oluyordu. 

Biraz babası ile konuştum adam bu sefer hiç hiç evlenmediğini, gelip giden kızın da onun kızı olmadığını söyledi. Bir süre Eline’nin onun kızı olduğunu anlatmaya çalıştıysam da bundan vazgeçtim. Ve söylediği şeyleri onaylar gibi dinledim. 

İşte geri dönerken babası tarafından hatırlanmamanın çok kötü bir şey olduğunu düşünüyordum. 

Sıkıcı bir kaç saatin ardından bir şeyler yemek için yemekhaneye gittim. Çok kalabalıktı zar zor boş bir masa bulup oturdum biraz böyle sevdiğimden biraz ise molamı uzatmak için son derece yavaş yiyordum. Yanıma biri geldi 

  "Selam buraya oturabilir miyim? Boş masa yok da." dedi. Ben de kabul ettim. Bir süre sessizlik oldu. 

Çocuğun yanağında büyük bir yara vardı. Sanki bir şey çok bastırarak çizmiş gibi. 

Sessizliği seviyordum ama insanların arasında oluşan sessizlik farklıydı. Bu sessizliği bozmak için yanağına ne olduğunu sordum. çocuk da bisiklet ile geçirdiği kazayı anlattı. Bisiklet sürerken salaklık edip bir dikkatsiz sürmüş ve köşeden dönen araba ona çarpmış.

  "Geçmiş olsun, ne zaman oldu?" dedim.

  "Sağ ol, 2 hafta oldu burayada kontrol için geldim. Peki sen Neden buradasın?"

  "Ben burada çalışıyorum." çocuğun meraklı bakışları görünce ekledim "Temizlik görevlisi olarak."

  "İyiymiş."  

  "Ne demezsin." 

  "Burada çalışmayı sevmiyor musun?"

  "Tüm günümü hastanenin koridorlarını silerek geçirmeyi mi? bayılıyorum."

  "O zaman neden başka bir iş buluyorsun?"

  "Aradım ama bulamadım. açıkçası burada yeniyim ve nasıl bulacağımı bilmiyorum."

  "Anlıyorum, burada yeni misin? peki ailen nerede nerede?"

  "Aliem olduğunu nerden çıkardın?" 

  "Yok mu? Ne oldu?"

  "Yok, bir gün ecel geldi ve hepsini aldı diyelim."

  "Üzüldüm. Yapabileceğim bir şey varsa yardım etmeyi çok isterim. Bence kimse yalnız kalmamalı."

  "Teşekkür ederim ama olduğunu sanmıyorum." 

  "Bir şeye ihtiyacın olmadığından emin misin?"

  "Ben dilenci değilim."

  "Biliyorum, ben öyle demek istememiştim. Sadece yalnız olmanın çok zor olduğunu biliyorum ve eğer yardımcı olabileceğim bir konu varsa yardım etmek isterim."

  "Tamam, teşekkür ederim ama kendi başımın çaresine bakabilirim." 

  "Tamam, ama burada çalışmaktan mutlu olmadığını söylemiştin. istersen iş bulmana yardım edebilirim?"

  "Ne gibi bir iş?" 

  "Ne gibi bir iş istersen."

  "Neden yardım etmekte bu kadar ısrarcısın?"

  "Diyorsun ki sana neden güveneyim haklısın. İzin ver ben de sana bir soru sorayım, neden güvenmeyesin?"

  "Tanımadığım için"

  "Olabilir tabii, hadi diyelim kötü niyetli biriyim Ne yapabilirim?"

  "Ciddi misin?"

  "Evet, gayet ciddiyim. ne yapabilirim ki? Hırsızım destek kurban olarak seni seçmezdim dolandırıcıyım destek yine seni seçmezdim. Katil olabilir miyim ki? Sence seni öldürmekte ne gibi bir çıkarım olabilir. Paran yok, düşmanın değilim, Bir intikam Peşinde de değilim. Ya organ mafyasına çalışıyorum ya da zevkine öldüren bir seri katilim. Sence seri katil olmam için kaç kişiyi öldürmüş olmam gerekiyor?" 

  "Bilmemki 5 falan herhalde." 

  "Ben kurtarıyorum o zaman." dedi. Ne yapmam gerektiğini bırak ne düşünmem gerektiğini bile bilmiyordum. Bir yandan kanım ısınmıştı, sevmiştim, güvenmek istiyordum. Bir yandan da kurduğu cümleler rahatsız ediyordu güvenmekten korkuyordum.

  "Seni tanıdığım için çok memnun oldum ama artık işe geri dönmem gerek." dedim. kalktım ve gittim.

                                ***
Tüm gün boyunca yemekhanedeki çocuğu düşünmüştüm. Gözlerinde bir şey vardı sanki, beni içine çekiyordu. İşin garibi gözlerinde her ne varsa Elna'nında gözlerinde de vardı. Ve ben bunu yeni fark ediyordum. 

Sanki bu dünyadan değilmiş gibi bir şey. Buralara ait olamayacak kadar güzel bir şey. 

Çoban YıldızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin