Ölümlü dünya

Anla Artık!

"Özlemişim Bellam'ı"dedi ve yanağımdan öpücük kondurdu.

Çok tatlı bir öpücüktü çok masum bir öpücük.

Yüzüm kıpkırmızı olmuştu yine.

"Günaydın Micheal"dedim gülümsemeye çalışarak.

"Günaydın utangaç sevgilim"dedi gülerek.Bu çocuk ne yapsa ne etse beni utandırmayı başarıyordu.

Micheal...

"Ben utangaç değilim bir kere"dedi utangaç bir sesle.Bu halini çok seviyordum.

"Öylesin,utangaçım benim"dedim gülerek.Gittikçe dahada tatlı olmaya başlamıştı.

Bella...

Zil çalmıştı hemen sıramıza oturduk.Micheal ders boyu ellerimi tuttu.Bu durum beni çok utandırıyordu.

"Evet arkadaşlar geçen sene görmüştünüz bu konuyu hatırlayan var mı?"dedi Hoca.

Parmak kaldırdım.

"Evet söyle bakalım Bella Greene!"dedi Hoca,gülümseyerek.Ayağı kalktım.

Konuyu anlattım.

"Aferin Bella,benden sana 100"dedi gülümseyerek.

"Çok teşekkür ederim hocam"dedim gülümseyerek.

Sonra dersi anlatmaya devam etti.Çok mutluydum yüz almıştım benden mutlusu yoktu.

Zil çaldı çantamı topladım her gün yaptığımız gibi Emmayla Sınıftan çıktık.Eve doğru yürümeye koyulduk.

Arkama etrafa bakmak için kafamı döndürmüştüm döndürmez olaydım.Soul bizi takip ediyordu.

Hemen önüme döndüm Emma'ya bir şey söylemicektim.

"Bella arkamızda biri var bizi takip ediyor!"dedi Emma.Nerden anlatmıştı ki?

"Ne! Bizi mi takip ediyor"dedim yalandan.

"Arkaya bakma sakın 3 dediğimde koşarak beni takip et!"dedi.

"Tamam"dedi.Soulun ayak sesleri yaklaşmaya başlamıştı.

"1"

"2"

"3"

"Koş!"

Hızlı Bir şekilde koşarak Ordan kaçmaya çalıştık.Arkamızdan koştura koştura geliyordu.

En sonunda onu atlatmıştık.Ormanda bir yere gelmiştik.Heryer ağaç doluydu kaybolmuştuk ve telefon çekmiyordu.

"Napıcaz şimdi!?"dedim saniyede birisi beni kucakladı ve bir yere ışınlandık.

Her yer simsiyahtı dün gördüğüm rüyayla aynısıydı her yer simsiyahtı.Bir anda yere düştüm.

Uyanır...

"Nerdeyim ben?"dedim karşımda bir sandalyede oturmuş Bir Soul gördüm.Beni sandalyeye bağlamıştı.

"Vay vay vay bu güzellik ne böyle!?"dedi gülümseyerek.

Yanıma yaklaştı ve saçlarımla oynamaya başladı.Kedi sever gibi saçlarımı seviyordu.Defalarca kafamı çekmeye çalıştım ama nafile.

Sandalyeye doğru yürüdü.Elline sandalye alıp karşıma oturdu çok yakındık.Suratını bana doğru yaklaştırdı ve anlamlı anlamlı gözlerime bakmaya başladı.

Gözüm istemsizce kapanmıştı ve dudağımda bir şey hissetim.Soul beni öpüyordu.Elini belime koydu diğer ellide aynı şekilde belime koydu.Çok rahatsız ediciydi.Hemen kafamı çektim ve sandalyeyle beraber düştüm.

"Benden nefret mi ediyorsun!"dedi bağırarak.

"Senden nasıl nefret etmeyim beni bir sandalyeye bağladın ve beni öpmeye çalışıyorsun!"dedim bağırarak.

"Bella sana tek bir şey söyleyeceğim,Ben seni çok seviyorum ANLA ARTIK! Sensiz yaşayamıyorum lütfen benimle gel buralardan beraber gidelim!"dedi.

"Seninle ölürümde gelmem Soul SENİ SEVMEYECEĞİM HİÇ BİR ZAMAN! Seninle gelmeyeceğim SENDEN NEFRET EDİYORUM! Hayatıma girdiğinden beri huzursuzluktan başka bir şey vermedin ve gelmiş diyorsun ki 'Sensiz Yaşayamam'"dedim bağırarak.Yüzü düştü ve Sinirlenmeye başladı.

"BENİMLE GELİCEKSİN!"dedi bağırarak.

"HAYIR ÖLÜRÜMDE GELMEM"dedim bağırarak.Yanıma geldi iplerimi açtı kolumdan tutup beni götürmeye başladı.

"NAPIYORSUN SEN!"dedim.Cebinden bant çıkardı ağzımı bantladı.

Yürümeye devam ettik bir anda durduk Soul parmağını şıklattı ve Ormanda uyandım.

Son

Bölümü nasıl buldunuz?

Kitaba vote atmayı ve yorum yapmaya unutmayın!

Yeni kitabım olan 'Yanlız Gölge' ye göz atmayı unutmayın!

Seviliyorsunuz❤️