beş

6.7K 367 51
                                    

Poyraz Bey: Sabah 11 ve sen hala ortalarda yoksun.

Poyraz Bey: Ben bilmeden izin mi verdim sana haberim yok?

Hale: Gözüme gözükme demiştiniz iki saat önce.

Poyraz Bey: Niye dedim ben onu sana?

Hale: Çizimlerin üzerine yanlışlıkla kahve döktüğüm için.

Poyraz Bey: Hale derhal odama!

Aman bu da bir antika. Sanki bile bile aldım kahveyi yuvarladım masaya. Zaten dün gece sabaha kadar çalışmış dört saatlik uykuyla ayakta durmaya çabalıyordum, hep bir gerginlik hep bir agresiflik.

"Hale bir sorun mu var?"

"Yok bir sorun. Ne olsun ki yani? Ne olabilir? En fazla Poyraz Bey'in azarlarına göğüs geriyorumdur. En fazla bakışlarına meydan okuyordumdur. Ne olabilir değil mi ama bana? Sonucunda o patron," derken sonradan farkına vardığım gerçekle karşımda şok içinde kalan Yakup Bey'e baktım. Adam sorduğuna soracağına bin pişman.

Mahçup bir tavırla elimdeki dosyaları sıktım. "Kusura bakmayın Yakup Bey. Biraz sinirlerim bozuldu. Gerçekten çok üzgünüm."

Kafasını geriye yatırarak şen bir kahkaha savurdu. "Bizimki senin ayarları fena bozmuş. Az önce esip gürlüyordu. Sen git bak ona bir."

"Evet gideyim ben. Kusura bakmayın tekrar," dedim ve koşar adımlarla Poyraz Bey'in odasına tıklatıp girdim. Kulağında kulaklık telefon görüşmesi yapıyordu. Kaşları çatılı, içeri girişimle beklememi işaret etti. Zaten gitmiyordum ya neyse.

"Tamamdır Pınar, mekanın konumunu at. Birazdan çıkar son kontrolleri yaparız. Herhangi bir aksilik çıksın istemem."

Sonra telefonu kapattı ve eliyle kucağımdaki dosyaları işaret etti. "Onları odana bırak ve hazırlan. Çıkıyoruz. Beklemeyi sevmem hızlı ol. Azarını sonraya saklıyorum," diyerek bir yandan ceketini giydi. "Neden hala bekliyorsun? Duymadın mı dediklerimi?"

Herhangi bir şey söylemeden direkt odama koştum. Konuşmaya başlasam yine bir ton azar yiyecektim. Adama cevap versek ayrı vermesek ayrı dert. "Patron olup şirketi kurmayı başarmışta insanlık dersi yarım kalmış."

"Tamamlamaya ne dersin?" diyen sesle korkuyla gözlerimi kapattım. Hale sen konuşma yavrum ya. Sen bir ömür sus.

"Poy-"

"Cezaların birikiyor. Hepsi hanene borç olarak yazılıyor. Merak ediyorum nereden bu özgüven?"

Tam cevap verecekken cümlenin içindeki borç kelimesinde takılı kaldım. Bu da benim cevap vermeme engel oldu. Çünkü kovulmamam gerektiğini hatırlattı. Dayanmam gerektiğini. Başka bir işe girsem o borcu ödeyemeyeceğimi.

Gözlerinin içine bakıp sessiz kaldım. Rahatsız olmuş olacakki boğazını temizleyip "Çıkalım," dedi ve son defa bakarak çıktı odadan.

...

Masadan bir avuç çekirdek alıp sinirimi onlardan çıkarmaya devam ettim. "Kızım sakin olsana," diyen Sinan'a öfkeyle soludum. "Olamıyorum Sinan, olamıyorum. Bana sakin ol demeyin hiçbiriniz. Adam resmen benim günümü katlederek geçiriyor. Normal tek bir iletişimimiz söz konusu bile olamaz. Yok çünkü, yok."

"Git konuş Şengül cadısıyla," diyen Gülay'a şaka yapmasını umarak baktım.

"O kadın belanın teki. Gün boyu mesajlarıyla canıma okuyor. Aman kalsın. Geçen oğluna laf söyledim diye bir ton şey söyledi. Neymiş oğluşu tam bir beyefendiymiş. Yersen tabi." 

Ve beklenen son. Masadaki telefonum çalmaya başladı. Arayan Şengül diyecekken Poyraz Bey olması yerimden fırlamama sebep oldu. "Lan niye arıyor bu beni? Ay kesin bir şey oldu. Al canımı al ya."

"Açsana kızım telefonu. Ne bekliyorsun?" diyen Gülay'a masumcana bakıp uzaklaştım yanlarından.

"Efendim Poyraz Bey?" derken oldukça sakin ve ılımlı bir giriş yapmaya çalışmıştım.

"Müsait miydin?" demesiyle telefonun ekranına baktım. Harbi harbi Poyraz Ekinci'ye aitti numara. "Evet müsaittim. Bir sorun mu var?"

"Hayır, bazı bugün odamdan dosya aldın mı diye soracaktım. Eksik var ama burada bıraktığıma da eminim. Bilgin var mı?"

Dosya eksik ve bu adam bu kadar sakin. Ölecek miyim?

"Sadece tamamlanmamış çizimlerin olduğu dosyanın kopyasını Yakup Bey'e vermiştim. Yani o istemişti. Onun dışında hayır."

"Yakup mu? Ne alaka, neden?"

"Bir bilgim yok. Benden istedi siz de odanızda olmayınca ben sorun olmayacağını düşünüp verdim. Önemli bir şey yok değil mi?"

"Sana verdiğim dosya yok Hale. Yeni koleksiyon serisinin olduğu dosya kayıp," dedi ve durup devam etti. "Dosya en son sendeydi ve şu anda ortalıkta yok."

👠

Desteklerinizi bekliyorum. Yorum yapmaktan çekinmeyin lütfen.

Seviliyorsunuz<3

İSTANBUL BEYEFENDİSİ | Yarı Texting ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin