50. Bölüm: İspiyoncu

26 14 0
                                    

Öğretmen Ares'in söyledikleriyle gururlanmıştı. Ares bu saygısızlığı yapan sınıf için öğretmen adına özür diledi. İzin isteyerek sınıftan çıktı. Doğru müdür beyin odasına gitti, Kapıyı tıklatıp çeri girdi.

- Merhaba müdürüm, gelebilir miyim?
- Tabii  gel oğlum.

Ares müdüre doğru yaklaştı, sözüne başlamak üzere boğazını temizledi.

- Hocam benim rahatsız olduğum bir konu var onu konuşmak için geldim de
- Dinliyorum evladım anlat.
- Hocam 10/ A sınıfından  geliyorum, Dersimiz biyoloji öğretmenimiz uygulamalı bir ders yaptıracaktı ki ben çok beğenmiştim.Öğretmenimiz de bizim uygulama daha iyi anlayacağımızı düşündüğü için böyle bir karar almış. Tahtaya dört öğrenci almak istedi, fakat kimse el kaldırmadı. Öyle olunca da öğretmenimiz kendisi seçti. Ben ve diğer üç kişi tahtaya çıktık. Ve bekledik dersin konusu besin zinciriydi ve öğretmen kağıda birkaç hayvan ismi yazmış, bize vermişti. Arkadaşlarımdan biri kağıdı açtığında hayvan ismi yazdığını gördü ve dediki;

" Hocam neden bize hayvanların isminin yazılı
olduğu bir kağıt veriyorsunuz? "
dedi.

Öğretmenin kendisini açıklamaya çalıştı fakat berk ve sınıf sadece onunla dalga geçip güldüler ben de duruma dayanamayıp müdahale ettim. Ve şöyle dedim;

" O bir öğretmen onun yaptığı şeyleri sorgusuz sualsiz saygı duyup onu dinlememiz gerek. Ama akıllanacaklarını sanmam müdürüm sizi bu olay nedeniyle rahatsız ettim beni bağışlayın. Çünkü öğretmenimin öğrencileri karşısında küçük düşürülmüş, dalga geçilmiş halde görmek hoşuma gitmiyor. Gereğinin yapılması için bir uyarı adına size geldim. Ne olur bu duruma bir el atın."

Müdür bey, Ares'i dinledi ve müdahale edeceğini söyledi. Ares sınıfa döndü ve yerine oturdu.

Yaklaşık on dakika sonra müdür sınıfa girdi.

- Oturun çocuklar

Öğretmen söze atıldı.

- Hocam buyurun ne oldu?
- Hocam kameradan baktım da bu çocuklar sizinle dalga geçip gülüyor, benim de tepem attı. Bir öğretmenin ders anlatışına gülmek nedir?
Sizi uyarıyorum birdaha başka öğretmeniniz olsa bile dalga geçemezsiniz.

Öğretmen teşekkür etti, Müdür sınıftan ayrıldı.

Öğretmen konuşmasına devam etti.

- Umarım bazı şeyleri yapmamayı ve dersi bölmemeyi öğrenirsiniz.

Zil çalmış öğretmen öğrencilerine seslenmişti.

- Çıkabilirsiniz, birdahaki dersime konuyu çalışıp gelin anlattıracağım.

Sınıf oflayıp pufladı

" Oflayıp puflamayın, Müdür'ün dediklerini de duydunuz umarım haftaya kadar düzelirsiniz temennim bu... "

Öğretmen sınıftan çıktı, sınıftaki bütün öğrenciler Ares'in sırasında çember oluşturmuş onun ispiyonladığını düşünüyorlardı. Birden herkes üstüne yürüdü. Bağırış, çağırışlar bütün bina'nın girişinden duyuluyordu.

Birinin bu gürültüye dur demesi gerekirdi. Alara o kalabalık topluluğun içine dolmuş. Ares'i kolundan tutup kenara aldı. Ne olduğunu sordu.

- Ne oluyor burda arkadaşlar ne bu yaptığınız toplanmışsınız çocuğun etrafına?
- Her şeyin bir açıklaması var Alara emin ol.
- Neymiş söylesene.
- Bu savunduğun çocuk bizi Müdüre ispitledi.
- Kanıtınız var mı?

Ortam sessizleşti, daha sonra biri çıkıp yok dedi.

- Yok Alara, onun hiçbir suçu yok. Olsa da bizim kanıtımız yok.

Ares atıldı.

"Evet ben yaptım belki biraz olsun yaptığınız şeyin doğru olmadığını anlar da hatanızdan dönersiniz diye bekledim ama siz onu da anlamadınız. Belki bir uyarı sizi bu kötü davranıştan uzaklaştırırda özür dilemeye yakınlaştırır." Diye düşünmüştüm.

Ama sizi tanıyorum siz onu da beceremezsiniz... Şimdi yerinize oturun başımdan da gidin lütfen.

BİZ BİR "BİZ" OLAMAYIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin