75. Bölüm: Solan Yaprak

16 11 0
                                    

Deniz ona bakarak atıldı.

- Neyse üzülme artık, hadi birazdan zil çalar sınıfa gidelim.
- Tamam gidelim.

Deniz ile Ares sınıfa çıktılar, Ares Deniz'in yanından ayrılıp sırada oturan Alara'nın yanına oturup ona seslendi.

- Ne yapıyorsun bakalım?
- Oturuyorum öyle sen?
- Yanına geldim öyle, hayırlı olsun demek için gelmiştim açıkçası.
- Teşekkür ederim balım, bu karar şey yaşanırken keşke sen de aramızda olabilseydin...
- Üzgünüm aranızda olamadığım için.
- Canım senin ne suçun var ki?
- Olsun ben kendimi suçlu hissediyorum yine de.
- Bir şey olmaz canıms dert etme.
- Artık manit de olursunuz eheheh.
- Zamanla birbirimizi tanırsak neden olmasın ki?
- Olur olur.

Alara ve Ares birbirilerine bakıp gülümsediler.
Alara atıldı.

- Ee okuldan sonra ne yapıyorsun?
- Bilmem eve geçerim herhalde.
- O da güzel.
- Sen ne yapacaksın?
- Bende eve geçerim ya.
- Efe?
- O da eve geçer.
- Anladım beybi
- Seninki napıyor hiç göremiyoruz onu.

Ares yutkundu üzülerek onu görmediğini söyledi.

- Ben bile görmüyorum hastaneye bile gelmedi zaten yakında biterse şaşırmam.
- Ares hiç neden olduğunu sorgulamadın mı kuşum?
- Gerek duymuyorum, suçlu olan o çünkü, zamana bırakacağım
- Canım bu böyle gitmez ki ama
- Biliyorum ama bitecekse de bitsin yani yapacak bir şeyim yok.

Ares iç çekti sinirli bir şekilde kendi sırasına oturdu. Bekledi, bekledi Berk'in gelmesini... Yaklaşık On dakika sonrasında Berk sınıfa girmişti. Ares ayağa kalkıp Berk'e doğru adım attı ve bağırmaya başladı.

- Naptığını sanıyorsun sen?
- Ne, ne oluyor Ares?
- Ne olmuyor ki.

Ares'in gözü dönmüştü adeta sinirden ne yaptığını bilememişti.
Berk şaşkın bakışlarla olayı anlamaya, içinde bulunduğu durumu anlamakta zorluk çekiyordu.
Atıldı.

- Ares ne yapmışım ben herkes bize bakıyor, sus lütfen!
- Susmuyorum, susmayacağım da.
- Ne yapmaya çalıştığını bir anlasam.
- Senin nasıl sorumsuz bir insan olduğunu anlatmaya çalışıyorum ama sen bunu anlamıyorsun bile yazık gerçekten çok yazık.
- Öyle mi düşünüyorsun gerçekten?
- Evet aynen böyle düşünüyorumz
- Peki. Bu zamana kadar iyi dayandım, artık yeter benim de sabrımın bir sınırı var.
- Neyin sınırından bahsediyorsun sen ya sen nasıl bir insansın anlamıyorum gerçekten
- İnsanlığımı sorgulamak sana mı kaldı?

Alara oturduğu yerden kalkıp koşarak yanlarına gitti. Atıldı.

- Evet ona kaldı, çocuğun doğru dürüst yanında olmadın, aramadın bile bu mu senin insanlığın?
- Of yeter, çok sıkıldım hepinizden sahte arkadaşlıklarınızda mide bulandırıcı hepiniz de öylesiniz.

Alara atıldı.

- Hayırdır oğlum sana, sen kime sahte arkadaş diyorsun?
- Size diyorum, hepiniz iğrençsiniz.

Ares atıldı.

- Ne diyorsun Berk? arkadaşlarımla doğru konuş ağır sözler söylemek istemiyorum.
- Söyleden de bir şey ifade etmeyecek benim için.
- Ne?
- Baya benim için hiçbir şey ifade etmiyorsun Ares.
- Berk kafana taş falan mı düştü?
- Düşmedi.

Berk iç çekti ve sinsi bir gülme ile sınıfa döndü.

- Arkadaşlar size bir haberim var, bu Ares var ya

Ares Berk'e baktı keskin bir şekilde. Berk sözüne devam etti.

- Bu Ares eşcinselmiş :D yumuşak yani.

Ares duyduklarına inanamadı. O koca birliktelik sona ermişti. İnandığı insan onu herkesin içinde rezil etmişti...

BİZ BİR "BİZ" OLAMAYIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin