Bize kısaca kendinizden bahseder misiniz?
Ben Müjde, ölene kadar sadece Müjde, öldükten sonra ünlü filozof, şair, yazar, araştırmacı yazar vs... Şu anda sadece Müjde'yim, iki ergene annelik eden, kendi gelişimini benimle tamamlamak için zorladığım sürecine ayak uyduran bir eş, çalışanlarına yol arkadaşı olmak için egosunu sürekli terbiye etmeye çalışan işveren, ailesinin her zaman takdir ettiği ama hiçbir zaman müjde olmaktan ileri görmediği bir Müjde...
Yazar olmaya nasıl karar verdiniz ve sizin kitaplarınızı diğerlerinden farklı kılan ne?
Benim çevremdeki insanlar hep rol yaparlardı. Mutluluk rolü, drama rolü, üzgün rolü, heyecanlı rolü. Çocukluğum çevremdeki o kadınların rollerini, maskelerini izlemekle geçti. O kadar iki yüzlüydüler iki kendine, o kadar riyakâr ve çıkarcı, bunu izlemek o çocuk zihniyle bile acıtıyordu geleceği. Burada bir es verip açayım konuyu. Şöyle, ev isterlerdi. Kiradan bıkmışlar ev diye her gün dua ederlerdi, peki gözlemlediğim sonuç, hiç evlerinin olmaması.
Mutlu olmayı isterlerdi, her gün bunun için dua ederler, hedefler koyarlardı. Sonuç hiç gerçekten mutlu olduklarına şahit olmadım, çünkü onlar hedefe koşarken anın içindeki o muhteşem mutlulukları kaçırmışlardı. Ve mütemadiyen hepsi ahlaklı, dürüst, zeki çocuklar yetiştirmek istemişlerdi, sonuç... Bir kişi evladını iyi yetiştirmek istiyorsa aynaya bakmalıydı... Hayır, gidip bir ayana değil, her çocuk bireyin aksıdır, yansımasıdır. Sen karşında nasıl bir evlat görmek istiyorsan aynaya bakmalıydın, yanı öyle olmalıydın ki çocuk istediğin olacaktı. Ben çocukken bunlarla yüzleştim, büyüyüp cesurca atılımlara hazır olduğumda zaman ilk işim onların maskelerini tek tek düşürmek oldu. Onların iç sesi oldum, onları anlattım, olmak istedikleri ama tembellikten olamadıkları insanları gösterdim...
Okurlarınızın isteklerinizi ve portföylerini nasıl yönetiyorsunuz?
Ben yazdım, oldu, başardım diyerek egoya yenilip kenara çekilerek kendi hayallerimi yazmak yerine, postlar açıp soruyorum, özelden guruplar açıp ilişkiler kurarak sosyalleşiyorum. Onları önce çözüyor, sonra çözüm üretmek için hangi alanda eksiksem o alanda eğitim alıyorum, araştırma yapıyorum, bilirkişilerin kitaplarını okuyorum...
Yazarken en çok neye dikkat edersiniz?
Eğlendirirken öğretmeye, öğrenirken düşündürmeye, düşündüklerinden çıkarım yapıp, güzel bir meziyeti, huyu, hasleti onların zihnine yerleştirmeye dikkat ederim. Tecrübeler, tarih araştırması, makalelerden alıntılar sunuyorum... Onlara somut delillerle yön veriyorum.
Sizin birden fazla alanda eğitim aldığınızı biliyoruz, bunlar yazım sürecinizi nasıl etkiliyor?
Her alanı öğrenemem ama networkümü ve vizyonumu geliştirmek için bilmediğim meslek dallarını, bilmediğim düşünce yapılarını araştırırsam, araştırdığım alana en uygun eğitimi alır ya da dediğim gibi okur, araştırır çözüm bulmaya çalışırım. Şu dünyaya gelen her insanın bir misyonu vardır, ne yazık ki misyonumuz yıkmak değil yapmak olmalı. Çözüm insanı olmalıyız, sorumluluk üstlenerek robotlaşmak yerine insan olmayı hatırlamalıyız.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇİRKİNİN AY IŞIĞI
Fiksi Sejarah"O... O karanlıklar Lordu denilen adam hakkında anlatılanlar..." dedi genç kız bayılacak gibi duran bedenini dik tutmaya çalışarak. "Bir canavarla evlenmeme izin mi vereceksiniz efendim?" "Bunu yapmak durumundayım..." "Ben sizin kızınızım!" "O zaman...