police man.[Hyunho]

çift bileklikleri

Darling dinleyebilirsiniz,medyaya koydum.

Okurken vote ve yorum atarsanız sevinirim.İyi okumalar<3

---

Tam odadan çıkacağımda Minho'nun anahtarlığını gördüm.

Ona verdiğim anahtarlığı takmıştım.İstemsizce gülümsedim.Saat 19.23'dü ve daha herkes ayaktaydı.Minho'nun üstünü güzelce örtüp kapıya adımladım.Sessiz olmasına özen göstererek açtım kapıyı ve çıkıp geri kapattım -sessiz olmasına yine özen göstererek.-.

Polislerin genel olarak takıldığı odaya girdiğimde şaşkınlıkla odaya baktım.Bomboştu.Odadan çıkıp polislerin kaldığı yere adımladım.Aşağıda odası olan tek kişi Minho'ydu.Ve yanındada ben.Beomgyular,Jeonginler,Yeonjunlar,Jiminler,Jungkooklar hepsinin kapısını çaldım ama açan olmadı.

Hayat belkide bir fırsat sunuyordu?

Bir yukarı kata adımladım.Odaya girdiğimde planım belliydi.

Polis üstleri alacak,Changbin'in eşyalarını alacak ve bir gece onu buradan çıkaracaktım.

Hızlıca girip odayı karıştırmaya başladım.

Seo Changbin.

Elimi o kutuya attım.Ne varsa cebime doldurdum.Onun telefonunuda açtım ve bizimkilere mesaj attım.

Ben Hyunjin,hazır olun.Hapishaneye yakın olun.Bir iki gün içinde onu bıradab çıkaracağım.

Mesajı attıktan sonra cebime koydum telefonu.Sonrasında ise aramaya devam ettim.

Ki bir anda kapı açıldı.Korkuyla oraya döndüğümde Minho'yu görmem kalbimin deli gibi atmasına sebep olmuştu.

Biri beni kurtarsın.

"Sam?" uykulu ve derin sesiyle konuşmuştu.
"Hyung?" dedim endişeyle.
"Ne yapıyorsun burada?" dedi kaşlarını çatarak.
"Şey," beyninin durmasının sırası değil şuan.
"Üstümdekilerden sıkıldım ve yıkamam lazım artık.O yüzden yedek forma arıyordum." YES BE.Başıyla onayladı beni ve yanıma ilerledi.Korkuyla baksamda bir yerden forma alıp bana verdi.
"Sakin ol panik yapma sevgilim."

...

"Hyung," dedim odaya girerken.
"Söyle bebeğim." kalbim,sende başlama dur bi'.
"Diğerleri nerede,hiç biri yoklar?" dedim.
"Rahat bir şeyler giy." bir anda önümde soyunmaya başladı.Kocaman gözlerimle ona bakarken o umursamadan ilk üstünü,sonra pantolonunu çıkardı.Bir süre o kısımlara gözüm takılsada hemen gözümü başka tarafa çevirdim.
"Sevmedin mi ya?Bakıyordun baya." utandığımı iliklerime kadar hissediyordum.
"Önümde soyunmasaydın sende,soyunursan bakarım!" diye savundum kendimi.
"Bak diye soyundum zaten.Şimdi daha fazla oyalanmadan sende soyunup rahat şeyler giysen iyi olur yoksa Beomgyu sikecek beni." kaşlarımı çattım
"Çık." dedim.Bana "ciddi misin?" bakışı attı.
"Uğraştırma beni çocuk.Giyin gidelim." dedi üstünü ararken.
"Kolaysa gel sen soy." dedim ve göz devirdim.

Hayır ben ciddi değildim.Nerede bu ironi işareti?Minho neden görmedi!

Çevik adımlarla yanıma ulaşıp tek hamlede üstümdeki formayı çıkarttı.Elleri kemerime gitti ve çıkardı.Ben şoktan tepki bile veremiyordum.

Düğmeyi açtı,tam fermuara elini attı elini tuttum.
"Ciddi olamazsın!" dedim.Yandan flörtöz bir gülüş sundu.
"Bebeğimi giydireceğim,ciddiyim." dedi.

Kendine gel Hyunjin,Sam olamaz bu.Kesin Hyunjin.Allah belanı Hyunjin.
"Kendim yapabilirim!" dedim ellerini ittirerken ki yaptığım büyük bir yanlıştı.Elleri sürtünerek fermuarımı açtığında gözlerimi kapattım.
"Sikeyim seni." dedim bir anda.Elleri çıplak belime yerleşti.
"Üstünde ben olacağım Sam Hwang." şuan cidden konuştuğumuz konu gerçek olamazdı değil mi?
"Sal beni." dedim gözlerimi açarken.Beni iyice kendine yasladığında çıplak üst bedenlerimiz birbirine çarpmıştı.
"Hayır." dedi o sırıtışını koruyarak.
"Şimdi adam gibi giyiniyor musun işime devam mı edeyim?" dedi tehtitkarca.
"İşin çok garip senin,uzak dur benden ben giyinirim." gülümsedi.
"Hadi ama,sadece değdi." dediğinde karnına çok set olmayacak şekilde vurdum.
"Dalga geçiyor birde şerefsiz." dedim ve göz devirdim.Onu ittirip dolabıma ilerledim.

Bir şort,birde kısa kollu bir tişört çıkarttıktan sonra pantolonumu çıkarıp şortumu giydim.Sonrada tişörtümü.Beni izlediğini biliyordum.
"Seni dışarıda bekliyorum." dedim ve odadan çıktım.

Çok geçmeden oda odadan çıktı.Önden yürümeye başladığında onu arkasından takip ettim.Hapishanenin arka tarafına getirmişti beni.

Çiçek doluydu burası.Tellerden tırmandı ve atladı.Bir kaç çiçek toplayıp bana uzattı.Çiçekleri ondan aldım ve tellerden tırmanıp yine yanıma geldi.

Sonrasında cebinden bileklik tarzı bir şey çıkardı.Çift bileklikleri.Ben şok ve heyecanla ona bakarken oda bana bakıyordu.
"Hayatına beşinci kişiyi alamayacağını söylemiştin bana." yutkundum.
"Sen öyle inanıyorsun.Ve ben sana daha önce demiştim,sen benim bebeğimsin ve ben sana en baştan yaşamayı öğreteceğim diye.Sana hayatına birini çıkarmadan başka birini almayı öğretmek istiyorum Sam,beşinci kişi olmak istiyorum.Sen bir şey yapma,ama benide ittirme." dediğinde canım acımaya başlamıştı.
"Canın yanacak,üzeceğim seni." dedim titrekçe.
"Üzülüyorsam sen üz,mutlu oluyorsam sen mutlu et.Yeterki sen ol Sam,sen." derin bir nefes aldı ve titrek sesiyle konuştu.
"Gerçekten kim olduğun umrumda değil,gerçek senide kabul ederim.Sorun değil." bana bir adım yaklaştı ve bilekliği uzattı.
"Ailene minnettarım,senin gibi birini dünyaya getirdikleri için.Ama Tanrı'ya daha çok minnettarım,bizi bir araya getirdiği için.İyi ki doğdun Sam Hwang."

---

AŞIKSIN AŞIKSIN ALOĞĞĞĞ

Ulan sende bi s hyuncin ya.Cinsin yeminle.LAN ADAM AŞIK SANA AŞIK ALO.

Evt normalde kfr ederim ama ficlerimde kullanmayı tercih etmiyom amma bugünki bölümlerfe küfür vra maalesef dün küfür modunu açtım valla djdhdhdhehhdjrh açık unutmuşum kapatamıorm bne zhshshdjjd

Arada girip bölüm atarım böle ya Allah izin verirse

ÖPTÜM SEVİLİYONUZ<3(fikirlerinizide belirtin pls)