Bölümü idfc dinleyerek yazdım.Medyaya koydum sizde dinleyebilirsiniz
Okurken vote ve yorum atmayı unutmayın.
İyi okumalar<3
---
Sadece kandıracağım.
Hadi ama Jisung,bu kadar endişelenme.
Zaten âşık bana,şimdiyse bende ona âşık gibi yapıp kendimr bağlayacağım.
Sonrada Changbin'i alıp gideceğim buradan.
Eğer sana zarar gelirse
2 yıl önceki gibi yakarım o hapishaneyi
Duydun mu beni?
Merak etme
her şey kontrolüm altında
minho dahil:)
dikkat edin birbirinize ve bizi bekleyin
...
Düşünüyordum.
En uygun günü,en uygun geceyi.
"Ah,Sam sen nöbetçisin Salı günü."Tanrım sesimi falan mı duydun?
"Peki kimle?" dedim gülümseyip kahvemden bir yudum alırken.
"Benimle tabii ki bebeğim." dedi ve alnıma dudaklarını bastırdı Minho.
"Mükemmel." dedim ve bende çenesine bastırdım dudaklarımı.Elini yanağıma yerleştirip bana bir melekmişim gibi baktı.Çok değerli bir sanat eseri gibi.
"Seni çok seviyorum." gülümsedim.
"Bende seni çok seviyorum Lee Minho." gözlerinin en derinine bakmıştım bunları söylerken.Ve kalbimi durduran o hareketi yaptı,dudaklarını dudaklarıma bastırdı.Bastırıp çektiğinde gülümsüyordu.Bende gülümsedim.
"Öhm,öhm." Chan hyungun sesiyle ona baktık.
"Lütfen odanızda sevişir misiniz?" dedi Beomgyu.
"Niye siz banyoda sevişirken iyiydi?" dediğimde herkes şokla bana baktı.
"Sen nerden biliyorsun lan onu?" dedi Beomgyu.
"Sizin sayenizde inleme sesli bri duş aldığımdan olabilir mi?" dedim ve göz devirdim.
"Saygısız köpekler,insana açık alanda sevişilir mi?Çoluk çocuk var burada." dedi Minho.
"Allah Allah,o çoluk çocuğu biz niye göremiyoruz Minho Bey?" dedi Taehyun.
"Sam kesin hamile." dedi Yeonjun.
"Çocuk olan benim bebeğim zaten.Kirletmeyin benim bebişimin aklını." dedi ve beni koruyor gibi yaptı Minho.
"Onun aklı zaten kirli ki hyung." dedi Jeongin.
"Aaaa,ne münasebet?" dedim ve elimi kalbime koydum.
"Bana ne dedi duydun mu?" dedim Minho'ya.
"Öldürürüm sizi,düzgün konuşacaksınız benim bebeğimle."diye tısladı odadakilere.
"Sam sen şu sevgiline âşk iksiri falan mı içirdin?" dedi Niki.
"Yoo." dedim.
"Tamam boş yapmayı bırakında saat geliyor." dedi Jungwon.Hepimiz kalktık.
...
Plan basitti,Salı günü gece her şeyi bitirecektim.
Minho odada yoktu.Hemen telefonu elime aldım.
Buraya bakın
planı yaptım
Salı günü hapishaneye baya yakın olun
gecesinde changbini alıp çıkacağımOdaya Minho'nun girmesiyle telefonu bıraktım ve gülümsedim.
"Ne yapıyormuş benim bebeğim?" diyip yanıma oturdu ve kollarını açtı.Gidip ona sarıldım.
"Sana sarılıyormuş." dedim başımı onun boyum boşluğuna gömerken.Boynuma nemli dudaklarıyla bir öpücük kondurdu.
"Eğer bana 1 buçuk ay önce bu kadar âşık olacaksın deselerdi,kahkahalarla gülerdim biliyor musun?"Âşık olduğunu itiraf etmişti.
Ona bir şey hissetmezkrn nasıl kalbimi bu kadar hızlı attırıyordu?
"Neden ki?" dedim yutkunarak.
"Âşka inanmazdım,seninle tanışana kadar." gülümsedim.Dudaklarımızı birleştirdim.Üst dudağımı dudakları arasına alırken vereceğim minik öpücük,bir öpüşmeye dönmüştü.Dudaklarımız ayrıldığında dudaklarını yanaklarıma,gözlerime,alnıma,çeneme ve boynuma bastırmıştı teker teker.Elim ensesine gittiğinde dövmesini hatırladım.
"Minho,senin çizdiklerin silinniş mi?" dedim ve arkamı döndüm.
"Hayır güzelim,silinmemiş." dedi.
"Nasıl ya?" dedim ve şaşkınlıkls ona döndüm.Burnuma hafifçe vurdu.
"Sana bir öpücüğün sonsuz yapacağını söylemiştim." heyecanla gülümsemiştim.
"Gerçekten yapmış!" dedim.Bu çocuksu heyecanıma kıkırdadı.
"Ben yorgunum,yemek saati gelene kadar uyusam olur mu?" dediğinde burnunun ucuna dudaklarımı bastırdum.
"Uyu bebeğim." benden bu tarz tepki ve sözcükleri fazlasıyla az duyduğu için heyecanı gözlerinden bile belli oluyordu her seferinde.Dudaklarını çeneme bastırıp kalktı ve yatağına geçti.Bense ona dışarı çıkacağımı haber verip alnına bir öpücük kondurduktan sonra kapıyı açıp çıktım.Odadan çıktığım anda titrek bir nefes almam ve gözlerimin dolması bir olmuştu.Hızlı adımlarla bahçeye ilerledim.
Hayır,canım acımamalıydı.Hani çok kolay olacaktı?Planı yaparken canım bir kez olsun acımamıştı.Peki neden şimdi yapmak istemiyordum?Neden buradan gitmek istemiyordum?
Çiçeklerin olduğu arka bahçeye gidip sırtımı tellere yasladım ve yere bıraktım kendimi.
İstemiyordum.Onu bırakmak istemiyordum.Arkadaşlarımı bırakmak istemiyordum.Ama asıl arkadaşımıda kurtarmam gerekiyordu.Nasıl yapacaktım?Ne yapacaktım?
Yapacağın şey belli,göz yaşları gözlerimden akmaya devam ederken sildim yanaklarımı.
yakacaksın her şeyi ve en sonunda çekip gideceksin.Biz olamazdık.Bu dünyada,bu kaderde biz olamazdık.O O ise ben X'dim.Biz sadece birbirimizin yollarını kesmek için vardık.
İlk defa kötü biri olmak canımı bu kadar yakmıştı.
İyi biri olsaydım,dedim kendi kendime.
o zaman olabilir miydik?Ama eğer ben iyi biri olsaydım,onla asla tanışamazdım.
"İmkansızın içinde bile imkan vardır." demişti bir kere bana.
"Eğer farklı bir kaderde olsaydık asla tanışamazdık.Biz bu kaderde tanışıp biz,olacağız."Biz asla olamayacaktık.Çünkü O,o iken ben x'dim.
X o oynuyorduk sanki.
Ben x olarak ilerlerken o yolumu kesmişti.Bende onun yolunu kesmiştim.
Ve ikimizinde gittiği o yolun sonunda birbirimiz vardık.
---
Yirmi yıl sonra yb atmaya geldim.
İlham perilerimle kavgalıyız idare edin.
Sam sende karar ver.Aşık mısın değil misin?Bi bölüm aşıksın diğer bölüm değilsin.Yeter bizde şaşırdık.
Amcamın adı ismail tam mı biz depremin ilk haftası köye gittiğimizde onu uyandırmak için İsmail şarkısını açmıştık zhdhsjdshdhw
Ne alakaydı bu şimdi????Abi kime mesaj atsam cevap vermiyor çok sıkılıyorum konuşcak kimse yok kimse bakmıor mesajlarıma amk
Bakalım,nasıl bitecek bu hikayenin sonu.
Bölüm hakkında fikirlerinizi merakla bekliyorum.Sizi seviyor ve öpüyorum<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
police man.[Hyunho]
FanfictionHyunjin,hapisanede ki arkadaşını çıkartmak için oradaki polis Minho'yu etkilemeye çalışır. düzyazı,,