Bu bölümü ben Han-Volcano dinleyerek yazdım sizinde onu dinleyerek okumanızı tavsiye ederim.
Okurken vote ve yorum atarsanız mutlu olurum.
İyi okumalar<3
---
Kaç saattir şu masanın başındaydım fikrim yoktu ama çoktan bir defter oluşturmuştum.Ne defteri mi?
Lee Minho'yu araştırmıştım ve bulduğum tüm bilgileri yazmıştım.
Lee Minho,hapishanedekilerin diyişiyle Lee Know,25 Ekim 1998 doğumluydu.Doğum yeri Gimpo ve kardeşi,ablası ya da abisi yoktu.Ailesinin tek çocuğuydu.Yaklaşık 2 yıldır bu hapishanede görev alıyordu.Ondan öncesi olay yeri incelemede çalışıyormuş.2 yıl önce bu hapishaneye saldırı olup neredeyse tüm polisler öldürülünce burada gönüllü olarak çalışmaya başlamış.
2 yıl önceki saldırının sebebi ise bir yıl önce tüm üyelerinin yakalandığını bildiğimiz ünlü mafya çetesinin bir üyesinin bu hapishanede tutulmasıymış.
Vay be,bizde mi aynısını yaparız acaba?Umarım öyle bir şey olmaz.
Artık gözlerim acımaya başlamıştım.Changbin'in dediklerini harfi harfine defterede geçirmiştim.Kendi telefonuma göndermiş,gruba özel özel bizimkilere falanda göndermiştim.
Normalde çok korunaklı olmayan bu hapishanede,Minho geldiğindendir uçan kuşun uçuş hızı bile bilinir hale gelmiş.Bu yüzden normalden bin kat daha dikkatli olmalıydık,çünkü kolay lokma olmadığı her türlü belliydi.
Planım şu şekildeydi,ben gece oraya gidecek ve bir polis kılığına girecektim.Yeni gelen polis kılığında olacaktım ve bunu bizim çocuklar çoktan halletmişlerdi.Yani gizlice giren bir polis değil,zaten geleceğim oradaki polislere çoktan ulaşmıştı.Bilmediğim iki üç şeye çalışacaktım o kadar.
Onada biraz çalıştıktan sonra uyumuştum.
...
Akşam altıda uyanmıştım.Uyumasam bin kat iyiymiş,şimdi daha fazla uykum vardı.
"Bay Sam!" diye bağıran ve odama baskın yapar gibi giren Jisungla yerimden sıçradım.
"Mahkumlar kaçıyor!" ayağa kalktım.
"Emredin komutanım!" kahkaha sesini duyduğumda gözlerimi ovuşturup ofladım ve yatağa geri oturdum.
"Lan,Seungmin bu çok iyi hazırlanmış lan!" dedi kahkahaları arasıda.
"Adamların yıllarca aldığı eğitimi saatlerde aldım çünkü geri zekalı!" diyip kafa derimi kaşıdım.
"İğrenç herif,bitli.Gidip yıkan asker!" dedi ve kahkaha atmaya tekrar başladı.
"Sen 2 haftadır duş almıyorsun,ben mi bitli oluyorum?" dedim ve göz devirdim.
"A ben unutmuşum duş almayı." kıkırdadım.
"Çekil Jisung ya,uğraşamam şuan seninle." kapıya ilerledim ve onu ittirip banyoya ilerledim.
"Emredersiniz Sam Hazretleri!" göz devirip banyoya girdim ve kapıyı kitledim.
"Bide kapıyıda kitliyor,çok mu meraklıyız sana lan!" diye bağırmaya devam eden Jisung'a göz devirdim.
"O yüzden geçen gün ben duştayken zorla banyoya girmeye çalıştın değil mi?" dedim tişörtümü çıkarırken.Altımdaki pantolonun düğmesini açarken Jisung'un kurduğu cümleye göz devirdim.
"Ben senin duşta olduğunu bilniyordum!" fermuarıda indirdiğimde pantolon belimden düşmüştü.
"Tamam Jisung tamam!" derken pantolonu bacaklarımdan çıkarmış ve duşakabine ilerliyordum.Cam kapısını açıp içerisine girdim ve arkamdan kapattım.Suyu açıp bir süre ısınmasını bekledim.Isındığında ise altına girdim.Bir süre elimi bile hareket ettirmeden suyun altında durdum.İçimde büyük bir korku vardı,sanki bana bunun bana bir görevden daha fazla bir yükü vardı.Sanki başıma bir iş açılacaktı,onun yüzünü gördüğümdendir içimde aynı korku vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
police man.[Hyunho]
FanfictionHyunjin,hapisanede ki arkadaşını çıkartmak için oradaki polis Minho'yu etkilemeye çalışır. düzyazı,,