[ÇILEM]
Bir ay gibi bir süre geçti ve ben Toprakla hiç konuşmadım. Oda benimle. Bunu nasıl becerdiğimizi bilmiyorum.
Her zamanki gibi normal bir gündü ve okula gidiyorduk. Ben müzik dinleyerek kızlar Ayça hariç hep beraber gidiyordu.
Ayça,Ekin ve Toprak ile beraber gidiyordu.
Ayça ve Ekin yakınlaşmışlardı,herşeyi beraber yapmaya başlamışlardı. Olan bana oldu çünkü Ayça Ekinle takılmaktan bana zaman ayırmayı neredeyse bıraktı.Okula geldiğimizde direkt işim sınıfa gitmek oldu. Sınıfta sevmediğim bir kız, arkadaşları ve sevgilisi vardı.
Kızı sevmememin nedeni, sevgilisine baktığımı sanması ve ikide bir gelip bana değişik hareketler taslaması. Ayrıca ikiside bir değişik sevgiliside tam bi yavşak. İkide bir gelip benimle konuşmaya çalışıyor. Umurumda olmadıkları icin ikisi ile de konuşmuyorum ama kız bana zorbalık tarzında şeyler yapmaya başladı.
Sırama oturdum ve hepsi bana bakmaya başladı. Umursamaz bi bakış attım ve kulaklığımın sesini arttırdım.*
3. Dersimiz boştu o yüzden Ayçanın sınıfına gittim. Onların hocaları ders saatinde genelde öğrenci almazdı, fakat bugün tadım yapmamız için izin vermişti. Ayça ve Ekinin yanına gittim. Kek yapıyorlardı ve onlarla konuşmaya çalıştım ama beni duymadılar. Bir süre daha onları izledim.
-Alo Ayça(Çilem)
...
-AYÇAA(Çilem)
-Yaaağ cevap ver!(Çilem)-NE VAR NE?!(Ayça)
...
*Çilem gözleri dolar*-Tamam üzgünüm rahatsız ettim.(Çilem)
Ordan kalkıp bahçeye doğru gittim. Bahçede bir banka oturdum ve müzik dinlemeye başladım.
Bazen bir bardak oluyorum,neredeyse dolmak üzere olan bir bardak. Bardağı dolduran şey aldığım darbeler. Çok dolunca bardak çatlayıp kırılıyor. Ben kırılmasına " patlama" diyorum. Patlama olduğu gün sadece dolu yağıyor. Ve bu yağmur bardağı tekrardan oluşturuyor ama bardak her seferinde kırılıyor.
Bankta otururken tamda hiç gelmesini istemediğim kişiler geldi. Yelloz kız ve çatlak arkadaşları.
-Şişt Çile,ben olsam kızlar soyunma odasındaki çantama bakardım.(kız)
*Hepsi gülemeye başlar*
Hemen kalkıp kızlar soyunma odasına gittim.
...-HAYIR OLAMAZ!
Resim malzemelerim,çizdiğim resimler ve arkadaşlarımla ilgili olan eşyalar,
fotoğraflar...
Hepsi yırtılmış parçalanmış!Arkadan gülme sesleri ile o kızla arkadaşları geldi.
-HAHAHAHA!(Kızlar)
Sadece ayakta durup yere bakıyordum. Ne bir ses nede bir hareket. Sadece durup gitmelerini bekledim.
Bir süre tepki vermediğimi görmedikleri için gittiler. Normalde asla tepkisiz kalmam ama zaten iyi değilim onlarda yani!Birden yere çöktüm ve sessiz çığlıklarımı attım.
Evet korktuğum şey oldu patlama yaklaşıyor.
Sadece oturduğum yerde ağlamaya başladım. Ne sesli ne sessizdi. Başka insanların beni kırması beni pek üzmüyor ama değer verdiğim biri beni kırarsa tüm dünya başıma yıkılıyor. Bunun için psikoloğa bile gittim. Ama şunu anladım ki beni benden başka iyi bilemez.
Ağlamaya devam ediyordum ki kapı birden gıcırdadı.-Merhaba girebilirmiyim?
Bi dakika bu bir erkek sesiydi. Hiç konuşmadan ağlamaya devam ettim.
-İyi misiniz? Lütfen eğer müsaitseniz içeri girebilirmiyim?
-GİT BURDAN!(Çilem)
...-Giriyorum.
...Lan!?
Harika tamda ihtiyacım olan kişi geldi!
Beni görünce içeri girmekte tereddüt etti ama sonra içeri girdi.
Dizlerimi kendime çektim ve kafamı kapattım.
Yanıma geldi ve oturdu.
Bir süre sessiz kaldı.-Biliyorum birbirimizi sevmiyoruz ama bu halin beni üzdü.(Topral)
Kafamı kaldırdım ve yüzüne baktım.-Yani demek istediğim bu değil. Neyse boşver. Neden ağlıyorsun?(Topraj)
...Toprak derin bir nefes aldı,verdi.
-Bak Çilem şuanda kalkıp burdan gidebilirim ama vicdanim izin vermez. Evet biz arkadaş değiliz ama sana yardım edebilirim. Bana güvenmek zorunda değilsin,ama sadece sana yardım etmek istediğimi bil.(Toprak)
Kafam karışmıştı ne tepki vereceğimi bilemedim. Sadece önümü döndüm ve ağlamayı bıraktım. Bir müddet böyle durduk. Sessiz ve hareketsiz.
Elimi açtım ve fotoğrafı Toprağa verdim. Toprak bir süre resime baktı. Ayağa kalktı.- Zil çaldı derse gitmem gerek. Teşekkür ederim.(Toprak)
Neden bana teşekkür etmiştiki ben ona hiç birşey anlatmadım? Resimde bendeydi hiç bir şey anlamamıştım.
*
Gün sonunda eve tek geldim çünkü resim kursum vardı. Resim hocasına boylarımın kuruduğunu o yüzden getiremediğimi söyledim. Eve gittiğimde herkesin birşeyle ilgilendiğini gördüm. Direkt yatağıma gittim yorganı başıma çektim ve sessizce ağladım.
Ağlaya ağlaya uyuya kaldım.*
Uyandığımda evde bir sessizlik vardı. Yataktan çıkıp lavaboya doğru gidicektimki Ayça yanıma gelip onunla gelmem gerektiğini söyledi. Elimden tutup beni mutfağa götürdü.
Mutfakta sadece kızlar vardı ve bir masaya oturmuşlardı. Ben oturunca bana nasıl olup olmadığımı sordular ve sohbet etmeye başladık.*
Yaklaşık 2 saat boyunca böyle geçti ve moralim birazda olsa düzelmişti.
Kapı açıldı ve içeri Toprak ve Ekin girdi. Hiç birşey demeden bize gülümseyerek odaya gittiler.
Yatma vakti geldiğinde hepimiz birbirimize sımsıkı sarılıp sonsuza kadar en iyi dost kalacağımıza söz verdik.Yatağa yattığımda içimde çiçekler açmaya başladığını fark ettim. Kötü bir gün geçirmiştim ama bu herşeyi unutmamı sağlamıştı. Anlamiştim bunun Toprağın işi olduğunu.Sanırım Toprak hakkında çok kötü düşündüm. Belkide biraz onu tanımaya çalışsaydım yakın arkadaş olabilirdik. Ama neden bana bu iyiliği yaptı. Sonuçta biz arkadaş değiliz.
Eğer ona borçlandığımı felan düşünüyorsa kendi hayallerinde yüzmeye devam etsin.
Sonuçta gel bana yardım et felan demedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞTEN 10 TAŞ
Teen FictionHem senden nefret ederken hem nasıl sevicem... ~ -Son sözünü söyle! -Seni seviyorum Çilem. Hayatımda geçirdiğim en çileli ve güzel günleri bana yaşattığın için teşekkürler... {Yeni bir okula başlayan 6 kız hep beraber bir yurda yerleşirler. Daha son...