Alice in Borderland x Reader

-☆ Valentine's day

Sevgililer gününde ne yaparlardı?

Arisu Ryohei,

Arisu'nun tek bildiği şey ramenin nasıl yapılacağıydı. Büyülü mikrodalganın güvenilir yardımı olmasına rağmen, yemek pişirmek için ocağı denerdi. Başlangıçta bir kase pirinç ve miso çorbasıyla rulo omlet yapmayı planlıyordu; Yumurtayı çevirme girişimi bir felakete dönüştü ve sözde rulo omlet çırpılmış yumurtaya dönüştü. Miso çorbası için yeterli malzemesi yoktu, evde pirinci de yoktu ve Arisu'nun arkasını kollayan yere gitmesi gerekiyordu -mahalle marketi-

"Bunu nasıl yaptın?" Ona soruyorsun, miso çorbasının tadının ne kadar güzel olduğuna şaşırdın.

"Bunu bu kadar iyi yapabileceğini bilmiyordum."

"Marketten aldım." Kocaman bir gülümsemeyle söylerdi, ama önemli olan şey doymandı, değil mi?

Chishiya Shuntaro,

Midelerinizi kremalı makarna ve bir kadeh şarapla doldurduktan sonra hem siz hem de Chishiya yemek masasına oturup kaldınız, yuvarlak şekilli çikolatalı pastayı çeşitli meyvelerle, küçük renkli mumlarla ve süs olarak yenilebilir çiçeklerle süslediniz.

Chishiya, yüz ifadenizi gördüğünde kıkırdayarak "Bunlar yenilebilir." diyor.

"Ha, iyi." Diyorsunuz, son rötuşları yaptıktan sonra eğiliyor. "Seni bundan kurtarıyorum çünkü tatlısın." Parmağını pastanın üzerine sürüp kremayı tadıyorsun.

"(Y/N)" diyor Chishiya, sana en büyük günahı işlemişsin gibi bakıyor. "Pastayı süslemeyi yeni bitirdik."

"Ama ikimiz onu yiyecektik zaten." Hafif bir omuz silkme ile karşılık verdin. Derin bir nefes alarak gülümsüyor çünkü sevimlisin.

Niragi Suguru,

Sevgililer Gününde gelip sizi göremeyeceğini söyleyen bir kısa mesaj gönderdikten sonra, Niragi sizi işte şaşırtmadan önce çiçekçiden sipariş ettiği çiçekleri almak için hemen işten çıkar. "Sevgililer günün kutlu olsun. Lütfen beni affet." Binanın zemin katında senin önünde dururken çiçekleri yüzüne uzatırken söylerdi. Gecenin geri kalanında Niragi sana bir prens / prenses gibi davrandı. Kendi seçtiği bir elbiseyle seni akşam yemeğine götürdü ve gece bitene kadar ne kadar güzel olduğunu tekrarladı.

Last Boss,

Büyük bir şey planlayacak tip değil ama o, sizi kırmızı güller veya ayçiçeği hediye edip güzel bir akşam yemeği randevusuna çıkararak sevgililer gününü sizinle birlikte geçirecekti. İki kişilik bir masada otururken, içten ve derin konuşmalar ortaya çıkacak. Rahatsız edici hayatının ortasında onunla tanıştığın için sana teşekkür etti.

Karube Daikichi,

Karube yapışkan ve sevecen olurdu, yapıştırıcı gibi size yapışmayı tercih ederdi. Uyanır uyanmaz burununuzdan süzülen krep ve taze meyve kokusunu alırdınız. Seni film izlemeye götürürdü, uzun zamandır istediğin şeyleri alırdı, en sevdiğin kafede takılırdı ve sonra günü güneşin batışını izleyerek bitirirdi. Seni eve bıraktığında, sana en tatlı öpücüğü vermeden önce elini hafifçe sıkardı.

Ödül falan verin lütfen, yazabileceğim en uzun bölümü yazdım da söylemesi ayıptır😦