Sabah olduğunda Görkem ve babası dükkana gelmişlerdi. Sinan'ın yine dükkanda yattığını gören adam "Günaydın. Ama bu böyle olmaz. Ailen nerede yaşıyorsa söyle. Konuşup barıştıralım sizi." dedi dudaklarını sıkarak.
Sinan korkuyla bakarak "Olmaz. Ben onların yanına ölürüm de dönmem bir daha. Size yük olduysam özür dilerim. Ben kendime kalacak başka yer bulurum!" dedikten sonra kapıya yöneldi.
"Tamam dur! Sana rahat edeceğin yeri biz buluruz. O iş kolay. Ama neden ailenin yanına dönmek istemiyorsun? Sadece onu öğrenmek istiyorum" diye sordu.
"O konu hakkında konuşmak istemiyorum!"
"Peki. Siz kahvaltınızı yapın. Ben de gidip şu Remzi'yle bir konuşayım yer işini. Dükkan köşelerinde yaşanmaz böyle" diyerek yanlarından ayrıldı.
Babası dükkandan çıkınca Polat "Kahvaltı için çayı koyayım" diyerek dükkanın mutfağına yönelirken Sinan "Ben çayı siz gelmeden koydum. Hatta hazır olmuştur bile" diyerek gülümsedi.
Görkem "Eline sağlık" derken tebessüm etti ona.
"İyi bari o kadar kafan çalışmış!" dedi sinirle Polat. Bu sırada içeriye elinde poşetlerle girdi Adem "Kıymalı börek aldım bugün" diyerek.
Sinan üzgün bir şekilde "Çaydanlığı getireyim" dedikten sonra mutfağa giderken Görkem "Biz gelmeden çayı hazırlamış işte. Teşekkür edeceğin yerde laf sokuyorsun. Ne derdin var senin bu çocukla?" diye sordu.
"Abi ılık olması aklıma geldikçe cinlerim tepeme çıkıyor işte ne yapayım?"
"Senden benden bir farkı yok çocuğun. Sana da bir zararı yok. Bırak artık onunla uğraşmayı. Ona iyi davran bundan sonra" dedi Görkem omzunu sıkarak.
"Akşam salak gibi bisiklet sürmeyi öğretirim diyen benim. Sen niye takıyorsun kafaya bu kadar. Ben ne yapayım?" dedi Adem tenekenin üzerine oturup oflarken.
Polat alaycı bir şekilde gülerek "Oğlum sana ağzınla iç şu birayı diyorum her zaman. İçince ne diyeceğini bilmiyorsun. Söz verdin bir kere. Artık öğreteceksin" dedi
Yanlarına gelen Sinan konuşulanları duymuş olmalı ki üzgün bir şekilde "Gerek yok. Bugüne kadar öğrenmedim. Bundan sonra da öğrenmesem fazla bir kaybım olmaz" diyerek çaydanlığı tenekenin üzerine koydu.
Görkem ve Polat gözlerini Adem'e çevirdiler. Genç, arkadaşlarının bakışlarından bir şey söylemesi gerektiğini anladı hemen. Durumu toparlamak için "Söz verdim bir kere sana. Bisikleti de vereceğim. Sürmesini de öğreteceğim. Sonra da motosiklet kullanmasını öğretirim" diyerek gülümsedi Sinan'a bakarak.
Gençler kahvaltılarını bitirdikten sonra hepsi dağılıp işlerinin başlarına geçip çalışmaya başladılar. Görkem yeni gelen arabanın başında, sahibiyle arızanın ne olduğunu ve tamirinin ne kadar zaman alacağını konuşuyordu.
"Anladım abi. Motorunu açıp bakmak lazım. Bir iki gün sürer işi gibi duruyor yalnız" dedi dudaklarını sıkarak.
"Tamam o zaman. Gereği neyse yaparsınız. Benim işe geri dönmem lazım."
"Sen merak etme abi. Açıp bakalım. Sorun neyse ben sizi arayıp bilgi veririm" diyerek arabanın kaputunu kapattı.
Adam dükkandan ayrılırken, sırt çantalarıyla okula gitmek için dükkanın önünden geçen Çınar ve Kerem'i gördüler.
"Polat sen motorun kapağını sökmek için takımları ayarla. Ben birazdan geliyorum" dedi arkadaşının omzuna vurarak.
"Tamam."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇINARIN GÖLGESİ //BxB//Final Yaptı
Fiksi RemajaÇınar'ın son günlerde içine kapanması ve kimseyle konuşmaması ailesini tedirgin eder. Babası, arkadaşının tavsiyesiyle mahallenin gençlerinden yardım ister. Görkem ve arkadaşları bu teklifi kabul eder ve Çınar'ın ne gibi bir sıkıntısı olduğunu öğren...