Harin,
Seungri beni bekliyordu. Zarfı ona verdim, beraber otoparka indik ve arabasına bindik. Yola çıkmadan zarfı açıp baktı, bende ilk defa görüyordum.
Tahmin ettiğimiz gibi yine fotoğraf vardı hem benim evimin fotoğrafı hemde Jiyong'un. Seungri sinirlenmişti bense anlamaya çalışıyordum. Odama girebilmesi tamamen saçmalıktı çünkü. Ki gerçi kendi girmemişti çünkü zarftakileri görür görmez Seungri giren çıkan herkesin adını almıştı ve kamera kayıtlarını istemişti eve gidince incelemek üzere.
İkimizde hiç konuşmadık ve evine geldik. Arabadan indim eşyalarımı aldım ve yürümeye başladım fakat sürekli etrafıma bakma ihtiyacı duyuyordum artık. Seungri henüz arabadan inmemişti onun gelmesini bekledim o sırada telefonumu kontrol ediyordum, gelen her türlü mesaja, maile her şeye baktım şu anlık bir şey yoktu. Seungri'nin geldiğini bile fark etmemiştim koluma dokunduğunda ödüm kopmuştu.S: Burada kimse olmaz, güven bana. Halledicem en kısa sürede.
Kafamı salladım Seungri kapıyı açtı ve içeri girdik, elimdeki eşyaları bıraktım dosyamı yanıma aldım. Zaten ilk gelişim değildi ama hiç kalmamıştım burada.
S: Kamera kayıtları gelmiştir, yukarı çıkalım.
Hızlıca merdivenden çıkıp çalışma odasına geçtim, o da odasına gidip üstünü değiştirmişti. Yanıma geldi ve bilgisayarın başına oturdu. Kayıtları beraber neredeyse 3 kere izledik fakat kimse yoktu giren çıkan odama giren çalışandı fakat onun nasıl aldığı görünmüyordu. Sadece görünen şey çalışanı çağırıyorlardı o da zarfı alıp benim odama bırakıyordu. Ne içini açıyorlardı ne kontrol ediyorlardı.
Kayıtlardan bir şey çıkmayınca dosyamdaki kağıtları çıkardım ikimizde detaylıca bugün elimize geçenleri inceledik. İkimiz içinde yorucu bir gün olmuştu ve ben günlerdir uyumuyordum. Gözlerim yanıyordu artık. Ovuşturup ekrana tekrar baktığımda Seungri ekranı kapattı.S: Kıyafetlerini getirttim. Alt kattaki odada giyinebilirsin, orayı ayarladım gerçi ama istediğin yerde yatabilirsin.
H: Çalışanlar nerede?
S: Sen geldiğin için hepsi izinli, ne kadar sürer bilmiyorum. Sadece kapıda koruma var.
H: Teşekkür ederim.
Seungri gülümsedi o sırada kalkıp üstümü değiştirmeye gittim. Sonrasında tuvalete gidip makyajımı çıkarttım ve çıktım.
Alt katta salon ve bir oda daha vardı o odada yatacaktım. Salona geçtim ışıkları kısarak loş bir hale getirdim Seungri aşağı indi ve mutfağa geçip ikimiz için bira getirdi.S: Uyumana yardım eder.
H: Sen hep böyle mi uyuyorsun?
S: Uykum gelmiyorken evet.
Seungri birayı bana uzattı, cidden uyumam gerekiyordu artık hiçbir şeyi düşünmek istemiyordum. Kafamızı dağıtmak için saçma sapan şeylerden sohbet etmeye başladık, kapı çalana kadar. Evde çalışanları olmadığı için kalkıp kapıyı açtı. Tüm alkol ve sigara kokusuyla Jiyong içeri girdi, düzgün yürüyemiyordu bile. Seungri arkasından kapıyı kapatıp kolundan tuttu içeri geçmesini engellemek için. Jiyong kolunu kurtarıp salona girdi, onu gördüğümde nasıl tepki vereceğimi bilemedim sadece oturuşumu düzelttim. Etrafta bana ve Seungri'ye gelen zarf, Jiyong'a giden mesajların fotoğrafları vardı. Onları görmesi bu haldeyken imkansızdı zaten. Beni gördüğünde şaşırıp kahkaha attı, saçma sapan düşüncelerini belli eder şekilde bir kahkahaydı.
J: Evdeki işlerine de mi o bakıyor? Neydi adın bu arada?
S: Harin.
J: Ah, Harin doğru. Neredeyse seninle benden çok işi olan Harin. Söylesene Seungri şirketten aldığın tüm parayı bu orospuya mı yatırıyorsun artık? Kendini o kadar önemli görüyor ki bugün yanımdan geçerken selam bile vermedi.
Seungri sinirden konuşamıyordu Jiyong'a yaklaşıp kolundan tuttu evden atacaktı. O sırada Jiyong masadaki kağıtları gördü eline aldı, okuduklarından hiçbir şey anlamasa da kendi evini ve benim evimi gördü. Jiyong kolunu Seungri'den kurtarıp koltuğa oturdu. Bi süre kağıtlara bakıp ayağa kalktı, tüm kağıtları suratıma atıp bağırmaya başladı.
J: Senin evin bu! Siktiğimin olayının içinde sen varsın değil mi? Ama sana yemin ederim sırf şirkette kalmak için Seungri'ye yaranma amaçlı bi oyun oynuyosan seni bu dünyadan silerim, Harin.
Ayağa kalkıp ona doğru yürüdüm.
H: Bu olay benim yüzümden olsa burada mı kalırım sanıyorsun? O kadar da gerizekalısın işte Jiyong. Senin gibi birini nasıl o şirketin kapısından sokuyorlar anlamıyorum. Aptalın tekisin sen.
Jiyong bi adım daha atıp çenemi tuttu. Sinirden hızlı hızlı nefes alıp veriyordu. Seungri Jiyong'u itip beni kurtardı. O kadar içmişti ki dengesi yoktu zaten. Sendeleyip koltuktan destek aldı. Tekrar ayağa kalktı.
J: Eğer bu işin altından o çıkarsa,
Sözünü bitirmeden çıktı gitti evden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
• madden / kwon jiyong, lee seung hyun •
Novela JuvenilEve girerken Jiyong'u göreceğimi düşünmemiştim. Kapıyı açıp içeri girdiğimde bana arkası dönük bir şekilde oturuyor, sigarasını içiyordu. Balkonun kapısını açmamıştı ev karanlık ve dumandan boğulmuştu. Kapıyı kapattığımda hiçbir tepki göstermedi bil...