SELAAAM!
Öncelikle bu kitabı yazmamda beni destekleyen herkese çok teşekkür ederimm
Hiç oy vermiyorsunuz cık cık cık cok ayıp lütfen oy ve yorumlarınızı bırakın :D
Keyifli okumalar
Büyük bir köşkün önünde elimde küçük bir çanta ile duruyordum. Neden bilmiyorum ama eşyalarımı sadece ufak bir çantaya koymuştum.
Karşımda duran beyaz villa resmen ben buradayım diye parlıyordu. Taner Bey ve Güneş Hanım'a haber vermemiştim. Çat kapı içeri girince beni nasıl karşılayacaklarını bile bilmiyordum.
Ailem ile uzun uzun sarılmış ve veda konuşmaları yapmıştık. Abim kırk kez eğer bana kötü davranırlarsa onu aramamı ve anında buraya gelip hepsinin suyunu çıkaracağını söylemişti. Pekala, suyunu çıkarma bölümünü yapamayacağını biliyordum.
İçeri doğru adımlamaya başladım. Kapının önüne geldiğimde orada bekleyen koruma gözlüğünü çıkartıp bana baktı. "Hayranları hiç çekemeyeceğiz lütfen zorluk çıkarmadan gidin."
Babababababa paşama bak!
"Ben Akyel ailesini görmeye geldim. Emin olun beni tanıyorlar. Hatta onları arayıp haber verirseniz içeri geçmeme izin vereceklerdir."
Koruma beni hiç takmayıp gözlüğünü düzeltti ve eski pozisyonuna geçti. Ben ağzımı iki karış açmış ona bakarken o karşıya baktı. "Ya arasanız-"
"Arıyorum Hanımefendi."
Arkamdan gelen sesle oraya döndüm. Başka bir koruma elinde telefonuyla konuşuyordu. Omuzlarım rahatlamış gibi çökerken o karşı taraftaki adama baş selamı verdi.
Bahçe kapısı açılırken içeri adımladım. Her bir adımımla daha çok geriliyor, sanki birazdan her şey yerle bir olacakmış gibi hissediyordum.
En sonunda siyah kapının önünde durdum ve derin bir nefes aldım. Elim kapıyı çalmak için uzanırken kapı açıldı.
"Anne! Çıkıyorum ben."
Kumral dağınık saçları olan bir çocuk kapıyı açmış arkasına bakarak konuşuyordu. Benden küçük duruyordu ama boyu benimle aynı gibiydi.
Önüne döndüğünde göz göze geldik. Yine arkasını döndü ve "Anne! Kapıda bir kızıl duruyor." dedi.
Güneş Hanım da kapıda görününce gülümsemeye çalıştım. Elimi salladım ve sahte bir gülümseme ile "Merhaba." diye mırıldandım.
Beni görünce önce şaşırdı daha sonra gözleri parladı.
"K-kızım?
"Benim."
Karışık saçlara sahip olan çocuk "Anne bu kim ya?" dedi.
Güneş Hanım şokta gibi görünüyordu. Çocuğun sorusunu cevaplamayınca ben konuştum. "Burada sadece bir sene kalacak biriyim."