Bazen zamanın akmadığını düşündüğümüz anlar olur ya ,hani böyle bir bilgisayarın ekranında gür bir sesle error yazısının çıkmasına benzeyen o anlar ,işte şuan tam olarak öyle bir kıskaçtayım.
Çünkü ben saf bir tebessümle 'Elif kim ?'diye sormuştum dimahıma ,o da
"Şafak'ın karısı ."dedi ciddiyetle.Evet ,o error sesi şuan tam zihnimin orta yerinde ramazan davulu gibi pata küte çalıyor .
Dan .Dan .Dan .
"Kim ? Kim?"
"Korumanın karısı ."dedi Hazerani,çenemi alttan iterek kapatırken de "Abin gibi gördüğün Şafak'ın karısı desem hatta senin gelinin desem Hanım ağa, daha doğru olur sanki ."
Şaşkınlığım pekişsede sakin bir sesle
"Sen ona uygun bir kız mı buldun Beylerbeyi?Beni onunla mı tanıştıracaksın?"diye sordum.Başka seçenek mi vardı ?
Tabii böyle olmuştu .
Ben aylardır Şafak'ı evlenmeye ikna etmeye çalışıyorum.O da bunu görüp sonunda el atmaya karar vermiş olmalı ."Hayır ."dedi keyifli bir sesle .
"Senin koruma bayadır evliymiş Geşa Sultan ,nasıl olduysa hiç haberin yok .""Ha?"
Diyen dudaklarıma bakarken iç çekti .
Dikkatini olması gereken yere çekmek için "Heyyy!Ne demek bayadır evliymiş Hazerani?"diye sordum.
Aptal aptal bakıyordum ona ama bu hamile ve aptal bakışı epey keyifle izliyordu .
Ellerini belimin iki yanına koyarken yine "Allah'ım aklımı koru ."diye mırıldandı .
"Benimde !benimde !"diye cırladım.
"Anlatsana be adam !Ne demek evliymiş ? Nasıl evliymiş ?İmdattt!"İmdatt mı?
Aklımdaki soruları dile getiremeyecek durumdaydım .
Ben resmen yerimde çırpınarak gözlerine bakıyordum o ise bebeğini elleriyle hissedip gözleriyle de yüzümü sevmekle meşguldü.
Dalıyordu bazen .
Hamileliğimin ilk gününden beri arada her şeyi unuturcasına bakardı böyle .
Ve tenime dokunurdu şöyle kalbimin yerini yoklar gibi .Ama şuan hiç hiç hiç hiçççç vakti değildi.
"Senin konuşacağın yok Hazerani !Ben meraktan çatlayacağım."deyip kapıya yöneldim hızla .
Eğer tam kapıdan çıkacakken elimi tutmamış olsa şimdi koşarak olay yerine ulaşmıştım.
"Ya bıraksana beni Ağa."
Ardıma geçti yavaşça .
Gülen nefesini enseme değdirdi usulca .
Tek elini karnımın altına destek gibi yerleştirdi.Ve diğer eliyle Saçlarımı tek omuzumdan aşağı döktü.Sonra iki avucuyla birlikte karnımın altından destekledi.Bu inanılmaz güzel hissettiriyor,her zaman.Sanki bebeğimizi avuçlarına alıyor gibi .Aşağı da olanları deli gibi merak ediyordum.
Ama başımı göğüsüne yatırmadan edememiştim.Ellerimde ellerinin üstünü örtmüşken Hazerani yüzüğü ile Mardini yüzüğü birbirine çarptı.Ýüzüğün dışını avuç içime doğru çevirmiştim .
"Merak ediyorum , Hazerani"dedim mızmız ve diğer yandan hemen mayışmış bir sesimle.
"Çok hızlı hareket ediyorsun ,"dedi boynuma dudaklarını değdirirken
"Bu iyi bir şey değil .Hiç iyi değil ."Burnunun ucu tenime sürtünüp yanağıma kadar ulaştığında yüzümü dudaklarına ittim.
"Söz veriyorum yavaş olacağım ."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEYLERBEYİ HAZERANİ
Ficção GeralEl değse dikişsiz yaraya çok acır,sevgilim.Ağır söz bile daha çok kanatır. Aşk Şeriatı'nın kuralıdır bu: Seven sevdiğine kesik bir yürek bırakır . Ben sana ; belimdeki silahı ,dik başımı ve tenimin ardındaki canı da bırakıyorum. Buyur al ! Beylerin...