ALASKA

"O sadece bana ait."

"Evet"

Onunla bir ömür boyu aynı evde yaşamak nefes kesiciydi. Ellerimiz buruşuk, kalplerimiz hala eskisi gibi orantisiz bir şekilde atmasini isterdim. Evde kanepemizde oturup en sevdiğim kitaplardan birini okurken gözlüğünü takıp onunla ilgilenmem için homurdanmasını, torunlarımızın oyuncaklarla oynamasını izlemek isterdim. Ne kadar hamile kalma ihtimalim olmasa bile bunları düşümek midemin yanmasına neden oldu.Aynadan yansımasına bakarken onunla çok güzel bir çift olabileceğimizi düşündüm.Gözümden bir damla daha yaş akınca Evren omuzlarimdan tutup beni kendisine doğru çevirdi. Alınımda balımsı dudaklarını hissedince gözlerim kısıldı.

"O zaman bunun sende olması lazım" gözlerimi yavaş hareketlerle açıp bana uzattığı şeye baktım.Gözlerim kocaman açılırken bunu ne zaman aldığıyla ilgili kendime sorular sordum. Ama bu çok pahalı birşeye benziyordu. Bu benim için oldukça abartılıydı. Birşey dememe izin vermeden ellimi tutup yüzüğü parmağımdan geçirdi.

"Ama bu çok pahalı ve çok güzel" Evren parmağımdaki yüzüğe bakmayı kesip bana doğru baktı.

"Bunların milyonlarcası bir sen edemez" bu haline gülümserken boynuma atladım. Beni nasıl mutlu ettiğini bilemezsin askim. Kokusunu içime hapsederken onunla evleneceğimiz aklıma ilişti. Ya şaka gibi.Allahım nolur şurdan biri çıkıp 'BU BİR ŞAKA BAKIN KAMERADA ORDA' demesin. Evren elliyle saçlarımı okşuyor bende huzurlu olduğumu hissediyordum.

"Ne kadar sade bir evlenme teklifide olsa da, benim için unutamacağım ve hiç unutmayacağ ım bir evlenme teklifi ettin" Evren ile ayrıldığızda bu dediğime piçce sırıttı.

"Beni çok zorluyorsun hatun" onun için fazlaydı bile yaptığı. Normalde hiçbir şey demeden kolumdan tutup nikah masasına oturtturabilirdi.Ama yapmadı özel olsun istedi. Unutmayacağım bir şey ve bunu başarmıştı da. Dudağıma küçük bir buse kondurdu. Dudağım yandı kavruldu.

"Hadi karnim acikti biseyler hazirlada yiyelim" oha resmen türk erkeği olduğunu belli etti.Bu haline gülüp onun bu halinin bile muhteşem olduğunu düşündüm.

"Tamam sen git üstümü giyinip gelicem ben" onun gitmesine beklerken o yatağa oturdu.

"Ben beklerim seni" yüzünde ki sırıtış genişledi.

"Oldu canım başka" odayı sadece dışarıdan gelen ışık aydınlatıyordu.

"Hadi hadi" sırtını yatağın baslığına yaslayıp bana bakmaya devam etti. Abaza demekte haklıyım ama ben. Yalan mı şimdi? Onu kolundan tutup kaldırmaya çalıştım.

"Evren olmaz hadi in aşağıya hemen gelicem ben" Evren omuz silkip vücudumu süzmeye devam etti.

"En azından evlenene kadar idare etmek amaçlı" diye söylendi. Bende o göz var mı¿ Olmaz.

"Başka beyfendi!" Evren bu halime ıslık çaldı.

"Evde sütyeninle dolaşabilirsin" Oha hayvan. Aklından neler geçiyor.Ya iki dakika önce neydi şimdi ne oldu. Ama çok tatli. Of be.

" Ha ha ha" göz devirdim ve bavuldan eşya alıp banyoya tekrar girdim. Sen gitmezsen ben başka biryerde giyinirim yakışıklı. Üzerime rahat birşeyler giyinip ıslak saçımı havluyla kurutmaya çalıştım. Saçlarım nemlenince daha fazla uğraşamayacağımı anlayıp kendimi banyodan dışarı attım. Evren odada yoktu. Pis sapık. Yavaş yavaş alt kata inerken bugünün ne kadar güzel bir gün olduğu hakkında düşünüyordum. Açlıktan midem kazınıyordu.Evren'i gördüğümde mutfakta birşeyler yaptığını fark ettim. Mutfağa yanına girdiğim de beni fark etmedi bile. Elinde ki eti tavaya atarken ona gülümseyerek baktım.Bu haliyle ne kadar şanslı olduğumu tekrar ve tekrar hatırlattım. Kekik diye tahmin ettiğim baharatı etin üzerine serperken ne kadarda hayallerime uyduğunu anladım. O hayatımda yaptığım en güzel seçimdi. Gözlerin sırt kaslarına kaydı. Bu kadar belli olması ve ilgi çekici olması adil değildi. Sessiz bir şekilde ona doğru ilerleyip beline sarıldım. Yüzümü kaslarına dayayarak bu anin tadinı çıkarmaya başladım.